Ünlü analistten 'altın' tahmini: Faiz artışları altının önünü kesemeyecek!
Altın fiyatlarının bu yıl yükselmesini bekleyen analist Adam Hamilton, "Altın 1971'den bu yana 12 faiz artışı döngüsünün 6'sından güçlenerek çıktı. Faiz artışı borsalardan çıkış tetikleyerek altını destekleyebilir" dedi.
Dünya'dan Evrim Küçük'ün haberine göre, Gelişmiş ekonomilerde yüksek enflasyon ve Omicron varyantının hızla yayılmasının yarattığı endişeler altın fiyatında ivmeyi engelliyor. Fed'in mart ayı toplantısı sonrasında mayıs ayına kadar faiz artırımına gideceği yönünde beklentiler ons altın fiyatlarının güç kazanmakta zorlanmasına yol açıyor. Finans piyasaları araştırma şirketi Zeal LLC’nin kurucusu Adam Hamilton ise altının yeniden parlamaya başlayacağını savunuyor.
Hamilton, Fed’in parasal sıkılaştırmasının piyasaya 2019’dan bu yana pompalanın paranın azalacağı anlamına gelmediğini hatırlatıyor. Ekim 2019’dan bu yana Fed tarafından piyasalara enjekte edilen 4.84 trilyon doların yaratacağı enflasyonun altının cazibesini artıracağını söyleyen Hamilton’a göre, faiz artışları altının önünü kesemeyecek. Enflasyonla mücadele için yeni bir faiz artırımı döngüsü yaklaşıyor ancak Hamilton, “Fed faiz artırımı döngüleri altın için bir tehdit oluşturmuyor, çünkü 1971’den bu yana şahit olduğumuz faiz artışı döngülerinin bazılarında altın güçlü kazançlar elde etti. Yükselen oranlar borsalara satış getirip altını talebini körükleyebilir” diyor. Fed’in para politikasını sıkılaştırmasının ve faiz artışlarının neden altını engelleyemeyeceğini Zeal LLC’nin kurucusu Hamilton şöyle anlatıyor:
■ Yatırımcılar Fed'in faiz artırımlarının altını düşürme eğiliminde olduğunu varsayar. Çünkü faiz artışı dolara yönelimi artırır. Ancak tarihsel olarak altın, Fed faiz artırım döngüleri sırasında gerçekten iyi bir performans gösterdi. Son faiz artışı döngüsü Aralık 2015'ten Aralık 2018'e kadar sürdü, Fed federal fonlama oranını toplam 225 baz puan olacak şekilde üst üste 9 kez artırdı, ama altın yine de tırmandı. Söz konusu dönemde ons altın yüzde 17 prim yaptı.
■ Altının 1971'den bu yana faiz artırım döngülerindeki performans analizine bakalım: Yukarıda bahsettiğimiz 12’inci hariç, 11 faiz artırımı döneminde altın ortalama yüzde 26.9 kazanç elde etti. Bu dönemlerin 6’sında çok daha başarılı bir görünüm sergileyen altın, bunların her birinde ortalama yüzde 61 yükseliş sağladı. Altın geri kalan 5 faiz artışı döneminde gerileme gösterdi. Düşüş ise ortalama yüzde 13.9 idi. Altının faiz artışı dönemlerindeki performansı iki temel faktöre bağlı; bu döngülere nasıl bir fiyatlanma ile girdiği ve Fed’in ne kadar hızlı sıkılaşmaya gittiği. Nispeten düşük fiyat ve kademeli artış dönemlerinde altın daha iyi görünüm sergiliyor.
■ Fed’in 13’üncü faiz artırma ortamında her iki seçenek de geçerli. Altın, Ağustos 2020'deki 2,062 dolarlık zirvesine kıyasla nispeten düşük seviyede kalıyor ve aşırı alımdan uzak. Fed, kırılgan borsalarda yıkım yaratmakla suçlanmaktan korkuyor, bu yüzden hızlı bir faiz artışına gitmesi beklenemez. Her bir toplantıda çeyrek puanın üzerinde artışa gidilmesi ya da FOMC toplantı takvimine uymadan faiz artırılması ‘hızlı’ olarak nitelendirilebilir.
■ Fed'in faiz artırımları altın fiyatını artırabilir çünkü yüksek faiz ortamında borsalar düşüş eğilimi gösteriyor. Hisse senetleri Fed'in sıkılaşma dönemlerinde gerilerken, portföylerin çeşitlendirmesi için altın yatırım talebi artıyor.
FED DOLAR SELİ YARATTI
■ Fed 3 büyük parasal genişleme hamlesi sonrasında Ekim 2019'da muslukları yeniden açarak 4’üncü parasal genişlemeye (QE4) start verdi. Mart 2020'de pandemiyle mücadele amacıyla Fed'in bastığı para muazzam seviyelere yükseldi. Fed, o zamandan bu yana geçen 22 ayda 4.63 trilyon dolarlık tahvil alımı yaptı. ABD ekonomisine saçılan para Fed'in bilançosunu yüzde 111.4 daha yüksek bir seviyeye çıkardı! Bu dolar tufanı, o zamandan beri şiddetli enflasyonunu körükledi.
■ Altın her zaman nihai enflasyon koruması olmuştur, çünkü arz artışı sınırlı bir metaldir. Küresel altın madenciliği arzı, enflasyon oranlarının çok gerisinde artıyor. Piyasaya sürülen tüm yeni para sınırlı miktarda altın için rekabet ediyor ve bu da altını cazip kılıyor.
■ Parasal büyüme, Mart 2020'deki hisse senedi paniğinden sonra daha da arttı. Altının 2020 ortasındaki yüzde 40.0'lık büyük yükselişi, yeni ortaya çıkan Amerikan Doları selinin yansımasıydı. 2021'de ise altın çok geride kaldı. Söz konusu para akışıyla bir dengeye oturması için altının önümüzdeki yıllarda çok daha yüksek seviyelere çıkması gerekiyor.
■ QE4’ün 26.5 ayı boyunca, Fed'in bilançosu yüzde 122.5 yükseldi yani 4.84 trilyon dolar artarak 8.75 trilyon dolara ulaştı. Şimdi Fed’in devasa bilançosunu yansıtmak için altının çarpıcı bir şekilde yükselmesi gerekiyor. QE4 başlamadan bir yıl önce Fed’in bilançosu ortalama 3.9 trilyon dolardı. Şimdi bunun 2.2 katı arz var. Bu altının görünümü için güçlü bir boğa sinyali veriyor.
■ QE4 öncesindeki yıl altın ortalama 1.337 dolardı. Bu devasa yeni para seliyle orantılı olarak yükselmesi için altının 2.980 dolara gelmesi gerekiyor. Bu rakam ise altını son haftalarda fl ört ettiği 1.800 dolar bandının çok üzerinde.
■ Fed’in varlık alımlarını azaltması, piyasadaki paranın daraldığı anlamına gelmiyor. Sadece varlık alım hızı yavaşlıyor. Yani QE4 ile piyasaya gelen para çıkmıyor.