Hazine ve Maliye Bakanı Nebati yanılacak mı?
TÜİK'in yıllık enflasyonu yüzde 48,69 olarak açıklaması, Hazine ve Maliye Bakanı Nebati'nin "Yüzde 50'yi aşacağını düşünmüyorum, umarım yanılmam" açıklamasını akıllara getirdi. Göstergelere göre Nebati, büyük ihtimalle gelecek ay itibariyle ‘yanılacak.'
GERÇEK GÜNDEM
Yayınladığı her veriyle tartışma yaratan ve kamuoyunca gerçekçi bulunmayan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yıllık enflasyonu yüzde 48,69 olarak açıkladı.
Devlet kurumunun açıkladığı bu oran AKP iktidarında görülen en yüksek seviyeyi ifade ederken, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin açıklamalarıyla birlikte düşünüldüğünde ekonomi yönetiminin konu üzerindeki hakimiyetini tartışmaya açtı.
AKP iktidarında görülen en yüksek seviye: TÜİK'e göre enflasyon yüzde 50'ye dayandı!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'faiz sebep, enflasyon neticedir' şeklindeki tezinin en büyük savunucularından biri olan Nebati, Japon haber ajansı Nikkei'ye bu sabah saatlerinde yaptığı açıklamada enflasyonun nisan ayında zirve yapacağını söyledi. Ve ekledi: "Yüzde 50 seviyelerini göreceğimizi düşünmüyorum. Umarım yanılmam."
Bu noktada uzmanların, Erdoğan'ın faizle ilgili tezine bilimsel bir dayanak bulmakta zorlandığını hatırlatalım.
‘ŞUBAT AYINDA YÜZDE 50’YE ÇIKAR’
Nebati'nin aksine kimi ekonomistler, enflasyonun nisana kalmadan, şubat ayında yüzde 50'yi aşacağı görüşünde.
T24 yayınında değerlendirmelerde bulunan Uğur Gürses, "Nisanda pik olması mümkün mü? Bu gidişle mümkün diye düşünüyorum. Yüzde 50'lik bir enflasyona muhtemelen gelecek ay çıkacağız. Aylık yüzde 2'lik enflasyon devam ederse, yüzde 55-60'lara doğru çıkmış olacağız" diyor.
Elektrik, doğalgaz ve kiranın payı azaldı: TÜİK sepeti değiştirmese enflasyon yüzde 50’nin üzerine çıkacaktıPİYASAYA 'FAİZ ARTIRIMI YAPMAYACAĞIZ' MESAJI VERECEKLER
Öte yandan Nebati, az önce sözünü ettiğimiz söyleşisinde gelecek hafta pazartesi ve salı yatırımcılarla buluşmak için Londra’ya gideceğini söyledi, 'faiz artırımı yapmayacaklarının' mesajını vereceklerini belirtti:
"İzlediğimiz politikalardan geri dönüşün olmayacağını ve takvimimizde faiz artırımı olmadığını söyleceğiz. Bunu konuyla ilgili en yetkili otoriteden duyduklarından emin olacağız. Nasıl bir ekonomiyle karşılaşacaklarını şeffaf bir şekilde anlatacağız."
Ancak son dönemde yaşanan hayat pahalılığı, büyük ölçüde 2021'in eylül, ekim, kasım ve aralık aylarında yapılan faiz indirimlerinden kaynaklanıyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), tüm uyarılara rağmen dört ay üst üste toplam 500 baz puan faiz indirimine girmişti. Serinin başladığı eylül ayında 8,30 dolaylarında bulunan dolar/TL kuru, aralık ayına gelindiğinde 18 seviyesini aşmıştı.
Bu da beraberinde elektrik, akaryakıt ve gıda olmak üzere pek çok alanda ardı arkası kesilmeyen zamlara yol açmıştı.
Türk lirasındaki değer kaybını durdurmak için kur korumalı TL mevduat desteği devreye sokulsa da gerileme sınırlı kaldı. Dolar/TL, aralık ayı sonundan bu yana 13-24 dolaylarında seyrediyor. Ürünlere yapılan zamlar ise geri alınmadı.
Bu kapsamda yatırımcıların "Faiz artırımı yapılmayacak" mesajına nasıl bir tepki vereceği merak konusu.
