Giyim sektöründe yeni zamlar yolda
TGSD Yönetim Kurulu Müşterek Başkanı Ramazan Kaya, "Eskiden tüketici olarak beş giysiye 20 liradan 100 lira ödüyordunuz. Şimdi iki ürünü 100 liraya alacaksınız. Firmalar ciroyu tutturacaklar ama adet bazlı geri geleceğiz" dedi.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Yönetim Kurulu Müşterek Başkanı Ramazan Kaya, 2022’nin maliyet, finansman ve performans dahil her anlamda çetin bir yıl olacağını vurguladı.
Cumhuriyet gazetesinden Şehriban Kıraç'ın haberine göre Kaya, “Kur 18 liraya çıktığında çok inanmamıştık. Bu tarz aşağı ve yukarı gidişler grafiğimizi bozuyor, fiyat tutturamıyoruz. Şu anda doların 13.50, Avro’nun 15 lira olduğu seviye en dip seviye olması gerektiğini düşünüyoruz, bunun bir tık yukarıya çıkması gerekiyor ki daha iyi ve doğru fiyatlar verelim” ifadelerini kullandı.
Kıraç'ın yönelttiği sorular ve Kaya'nın bunlara verdiği yanıtlardan bazıları şöyle:
- Müşteriyle sürekli fiyat kavgası olunca siparişlerin başka ülkelere kayma riski yok mu?
Son dönemlerde Türkiye’deki sipariş artışları Vietnam, Srilanka, Bangladeş gibi ülkelerden geldi. Hem katma değerli ürünler hem de beyzik ürünler geldi. Ama fiyat ve maliyet artışlarıyla beyzig ürünler Türkiye’den geri gidecek. Onları elimizde tutma şansımız yok. Katma değerli ürünleri yapmaya devam edeceğiz, ama burada üreticinin biraz kârsızlığı oluşacak.
'EN AZ YÜZDE 50 ZAM'
- ÜFE de yüzde 93’e çıktı. Bu artışlar yakın zamanda fiyatlara yansıyacak mı?
Markalar bir fiyat etiketiyle gelip dönemsel indirimler yapar. Son zamanlarda fiyat indirimleriyle karşılaşmıyoruz. Fiyat artırmıyoruz ama indirmiyoruz da. Baharla beraber kesinlikle fiyat etiketleri artacak. Bu kaçınılmaz. Minimum fiyat artışı yüzde 50 olacak.
- Halkın alım gücü eriyor, nasıl alacak ki?
Enflasyon zaten yüzde 48. Genel giderlerimizi de düşündüğümüzde yüzde 50 zam yüksek bir artış gibi görünmemeli.
- Bu yıl iç piyasada bir büyüme olacak mı?
Ciro anlamında ciddi büyümeler olmayabilir, yerinde de sayabilir. Ama adet bazında küçülmeler olacaktır. Eskiden tüketici olarak beş ürüne 20 liradan 100 lira ödüyordunuz. Şimdi iki ürünü 100 liraya alacaksınız. O yüzden ciroyu tutturacaklar ama adet bazlı geri geleceğiz. Bu da kapasite kullanım oranlarını düşürecek. Bunun için firmaların alternatifler üzerinde çalışması gerekiyor. Ya mağaza sayılarını artıracaklar, ya farklı pazarlara açılacaklar ya da kapasite kullanımını geri çekecekler. Başka çıkış yolu yok.
- Var mı mağaza sayısı artırma isteği?
Pandemiyle satışların online kanala kaymasıyla mağaza kapanmaları oldu. Ama yeni pazarlar ve farklı bölgelerde mağaza açılışları var, açmaya da devam edecekler.
'PİYASA PEŞİNE DÖNDÜ'
- Finansmana ulaşma noktasında ne tür sorunlar var?
Politika faizi yüzde 14. Ama devlet bankalarına gittiğinizde bile faizler yüzde 19-25 arası özel bankalarda yüzde 25-35 arası değişiyor. Eskiden daha kısa süreli vadelerle paraya ihtiyacımız oluyordu, pandemide hammaddede tamamen peşine dönen bir süreci yaşadık. Önceden piyasa kredisi oluyordu şimdi o da yok, tamamen peşinle dönen bir sistem var. Krediye ulaşmak şimdi daha zor.
Burada üç düzeltme yapılması lazım; Kredilerin geri dönüşlerini daha uzun vadeye yaymak gerekiyor. Faiz oranı inmeli. İşletmelerin sermaye yapılarının erdiğini görüyoruz, emtia fiyatları iki katına çıktı, işletme sermayen yetmiyor, piyasa kredisi yok. Bu nedenle bilanço ve varlıkların güncellenmesi gerekiyor. Bankaların limitlerini yenilemesi lazım. Bu çalışmaların yılın ilk çeyreğinde olacağını düşünüyorum.
Şimdi yeşil çerçeve ve karbon salımı ile ilgili ciddi yatırımlar var. Bunlar kısa vadeli olmayacağı için orta ve uzun vadeli krediye ihtiyacımız var. 2022 her anlamda çetin bir yıl olacak. Hem maliyet, hem finansman hem performans anlamında. Bu, sadece üretmekle ilgili değil, tüketicinin de seçme şansı daha az olacak. Bu yıl yeni bir marka doğar mı, doğmaz.
- Giden ya da batan marka olur mu?
Zannetmiyorum. Son zamanlarda en güzel şey zarar ettim işi bırakıyorum diyenle çok karşılaşmıyoruz.
'KÂRSIZLIKLA İŞ YÜRÜMEZ'
- İhracatta siz müşteriye ne kadar zam yapmak istiyorsunuz da kabul edilmiyor?
Genel giderler yüzde 50-60 arttı. Hammadde yüzde 100’e varan artışlar var. Döviz kurunu da düşündüğümüzde kâğıt üzerinde bizim ürün fiyatına yüzde 20-25 zam koymamız gerekiyor. Ama alınan rakamlar yüzde 10-12’de kalıyor. Bizim sektörde de yüzde 10 kâr yaptığınızda ya başa baş gidiyorsunuzdur ya da bir miktar zarar ediyorsunuz. Son dönemlerde hep üreticiler daha çok otomasyona, teknolojiye, verimliliğe odaklanıyorlar. Yoksa bu kârsızlıkla işi devam ettirme şansı yok.