Ekonomist Uğur Gürses, alım gücünde yaşanan kaybı tek tek anlattı: Bunu övünç duyulacak bir durum olarak sunuyorlar

T24 yazarı Ekonomist Uğur Gürses, ekonomiye ilişkin değerlendirmede bulundu. Alım gücünde yaşanan düşüşe dikkat çeken Gürses, "Ucuz ülkenin' siyasetçileri ise bunu övünç duyulacak bir durum olarak sunuyor" dedi.

Ekonomist Uğur Gürses, alım gücünde yaşanan kaybı tek tek anlattı: Bunu övünç duyulacak bir durum olarak sunuyorlar

T24 yazarı Ekonomist Uğur Gürses, 'Gurbetçinin refah sendromu' başlıklı yazısında alım gücünde yaşanan düşüşe dikkat çekti.

Gürses, "Bundan 4-5 yıl önce Türkiye’de bayram tatilinin gündeminde, binlerce kişinin bayram tatilinde ‘Yunan adalarına göçü’ yer alıyordu. 2017 Eylül ayındaki gazetelerde yer alan haberlerde, “Muğla, İzmir, Balıkesir ve Aydın'dan Yunanistan’a ait Midilli, İstanköy, Sakız, Sisam ve Rodos adalarına tatile giden Türk tatilcilerin sayısının 1 milyonu aştığı yer alıyordu. Sayılar abartılı idi. Ama bir eğilimi yansıtıyordu. Yunanistan Merkez Bankası’nın verilerine göre, Türkiye’den Yunanistan’a gelip otel ya da benzeri yerlerde geceleme yapan ziyaretçi sayısı 2010’da 80 bin civarında iken, 2013’te 200 bine, 2017’de ise 303 bine çıkmış. 2018 kriziyle düşüş olduğu, 2019’da bu sayının 271 bine gerilediği gözleniyor" dedi.

"DÖRT KİŞİLİK BİR AİLENİN GİDİŞ DÖNÜŞ MASRAFI 4 BİN TL"

"Gelirlerinin enflasyona erimesi karşısında bu bayramın konusu geçim zorluğu" diyen Gürses, "Bugün İstanbul’dan Kayseri’ye ya da İzmir’e otobüs bileti yaklaşık 500 TL. Dört kişilik bir ailenin gidiş dönüş masrafı 4 bin TL tutuyor. Henüz yeni 5 bin 500 TL ilan edilen asgari ücret veya çevresinde geliri olan bir ailenin böyle bir seyahati yapması çok zor, geçimi zorlaştırıcı. Dört yıl önce ‘ülkeyi şahlandıracağı’ iddiasıyla eşi benzeri olmayan bir başkanlık rejimi kuran egemen Ankara siyasetinin jargonu ile bakıldığında “nereden nereye” gelinmişti böyle?" ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE EN UCUZ ÜLKE"

"Son bir yılda sosyal medyada sokak söyleşilerinde en çok tepki çeken sahneler, yurtdışından izne gelen gurbetçilerin söyledikleri oluyor" diyen Gürses, "Türkiye, OECD=100 kabul edildiğinde fiyat seviyesinin 34 olduğu hesaplanmış. Böylece OECD ülkeleri içinde en ucuz ülke çıkıyor. Oysa 2008’de 64 seviyesinde hesaplanmıştı. OECD ortalaması 100’ün üzerinde olan ülkelerde, ki çoğu kişi başı milli gelir seviyesi olarak zengin olan bu ülkelerde kazanıp Türkiye’de harcamak çok cazip. İşte ülkelerdeki bu genel fiyat seviyesi ve döviz kuru paritesi esas alınarak hesaplanan satın alma gücü paritesi hesabına dayanarak bolca kullanılan milli gelir karşılaştırmalarının temeli bu. Türkiye için 2021 yılında 1 ABD doları için hesaplanan satın alma gücü paritesi 2.61 bulunuyor. Bu parite 2008’de 0.88 idi" dedi.

"TL'NİN DEĞER KAYBI TÜRKİYE'Yİ UCUZLATII"

OECD verilerini paylaşan Gürses, "2008’de Türkiye’nin kişi başı milli geliri 10 bin 843 dolar iken, satın alma gücü paritesine göre hesaplanan kişi başı milli gelir 16 bin 38 dolar idi. 2013 sonrasında Türkiye’nin ödemeler dengesi sorunları, kötü yönetim ile kur ve enflasyonun yükselmesi sonucu kişi başı milli gelir 2021’de 2008’deki seviyesinin altına gerileyerek 9 bin 680 dolara düştü. Küresel düzeyde enflasyon düşük seyrederken, TL’nin değer kaybı Türkiye’yi ‘ucuzlattı’. Bu da satın alma gücü paritesine göre milli geliri, 2008’deki seviyenin neredeyse iki katına yükseltti" ifadelerini kullandı.

Gürses'in yazısının tamamı için tıklayınız: