Büyük otoyolda skandal ek sözleşme
Sözcü yazarı, gazeteci Çiğdem Toker, otoyoldaki gizli sözleşmeyi ortaya çıkardı.
Çiğdem Toker, bugünkü yazısında Sayıştay raporlarında ortaya çıkan Karayolları Genel Müdürlüğü'nün gizli anlaşmasına yer verdi.
Çiğdem Toker'in bugünkü yazısından ilgili bölüm şöyle:
İstanbul-İzmir arasını 3.5 saate indirecek Gebze–Orhangazi-İzmir Otoyolu'nu biliyorsunuz.
Hani devletin araç başına 35 dolar artı KDV'den günlük 40 bin araç garantisi verdiği Osmangazi Köprüsü'nü kapsayan büyük proje.
Büyük ulaştırma projelerinin çoğunda olduğu gibi bu da yap-işlet-devret (YİD) yöntemiyle yaptırılıyor, malum. Finansmanı şirket buluyor, devlet de garanti buluyor yani.
Hatırlayalım: Nurol, Özaltın, Makyol, Astaldi, Yüksel ve Göçay şirketlerince kurulan Otoyol A.Ş. de dokuz banka grubundan 5 milyar dolar kredi sağlamıştı.
Fakat bu projeye halkın çıkarlarına ve “milli bütçe”ye aykırı çok ağır bir sayfa gizlenmiş.
Meğerse Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) Otoyol A.Ş. ile yaptığı YİD sözleşmesi dışında, bir de bankalarla ek sözleşme imzalamış.
ADETA KAPİTÜLASYON
Adı, “doğrudan sözleşme”.
KGM, bu sözleşmeyle YİD sözleşmesinin uygulanmasına açıklık kazandırmak ve kreditörlere ekstradan bilgi vermeyi taahhüt etmiş.
Bitmedi. İnanması zor ama bu sözleşmeyle, asli taraf olmayan bankalara fesih hakkı tanınmış.
Normalde, YİD uygulama sözleşmesini, imza atan iki taraf feshedebiliyor.
Yani KGM ve Otoyol A.Ş. Her ikisinin de fesih sebepleri sözleşmede tek tek yazılı.
İşte bu doğrudan sözleşme ile asıl sözleşmenin tarafı olmayan bankalara da fesih hakkı tanınmış. Ve doğrudan sözleşme, ana YİD sözleşmesinin ayrılmaz parçası, eki olarak tanımlanmış.
Skandalı, KGM'nin 2017 yılı hesaplarını denetleyen Sayıştay raporu belgeliyor.
Sayıştay, sözleşmenin yasaya usule aykırı olduğunu ve YİD sözleşmesinin üstünlüğünü ortadan kaldırdığını söylüyor. Ama “Dinleyen kim” derseniz, siz de haklısınız.
Ezcümle, dolar üzerinden günlük 40 bin araç garantisi, kredi borcunun Hazine'ce üstlenilmesi yetmiyormuş gibi bir de kapitülasyon gibi ek sözleşmenin varlığını öğrendik.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın “mali disiplin”i vurguladığı bir günde enteresan oldu tabii.