Havalimanı işçileri bugün ilk kez hakim karşısında

Zeynep Kuray / Birgün 3. Havalimanı inşaatında insanlık dışı çalışma koşullarını protesto ettikleri için tutuklanan işçiler bugün hâkim karşısına çıkıyor. İşçi yakınları, “Katiller dışarıda ama çocuklarımız 2,5 aydır tutuklu! Bir an önce serbest bırakılmalarını istiyoruz” diyor.

Yalnızca bu yılın ilk 11 ayında bin 800’e yakın işçinin çalışırken hayatını kaybettiği Türkiye’de, işçi sağlığı ve iş güvenliği talebiyle eylem yaptıkları için 2,5 aydır tutuklu olan 3. Havalimanı işçileri, bugün ilk kez hâkim karşısına çıkıyor. Aralarında 5 sendika yöneticisinin de bulunduğu 31’i tutuklu 62 işçi hakkında açılan davanın ilk duruşması, bugün saat 09.30’da Gaziosmanpaşa Adliyesi 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Duruşma öncesi konuşan işçi yakınları, çocuklarının insanca çalışma koşulları istedikleri için hapsedildiğini belirterek, “Katiller dışarıda ama çocuklarımız tutuklu! Bir an önce serbest bırakılmalarını istiyoruz” diyor.

Okul harçlığını çıkarıyordu

Tutuklu işçilerden biri, 23 yaşındaki Mustafa A. İşçinin Urfa’da yaşayan ailesi, oğulları tutuklandığından beri gözlerine uyku girmediğini söyledi. Silivri Cezaevi’nde tutulan oğlunu görebilmek Urfa-İstanbul arasında mekik dokuyan 8 çocuk babası Şerif A., üniversite üçüncü sınıf öğrencisi olan oğlunun okul harçlığını çıkarabilmek için havalimanı inşaatında çalışmaya başladığını belirtti.

Oğlunun çalışmaya başladıktan 20 gün sonra apar topar gözaltına alınıp tutuklandığını söyleyen Şerif A., “Protestolar sürerken uyumak için koğuşa giden oğlum terliklerini çıkarma fırsatı bile bulamadan kapıyı kıran jandarma tarafından atılan gaz bombalarının hedefi oluyor. Boğulmamak için dışarıya fırlıyor ve peş peşe sıkılan gazlardan kaçmak için şantiyenin tel örgüsünü kaldırıyor. Bu gerekçeyle gözaltına alıp tutukluyorlar” dedi.

7 kişilik koğuşta 45 kişi

Oğlunu keyfi biçimde tutuklayan yargının tüm ailesini mağdur ettiğini ifade eden Şerif A. bu mağduriyetin bir an önce son bulmasını istedi. Oğlunun cezaevinde de kötü koşullarda tutulduğunu, 7 kişilik koğuşta 45 kişi kaldıklarını söyleyen Şerif A., “İşçilerin insanca koşullarda çalışmak istemesi kadar doğal bir talep olabilir mi? Bu talebin suç olarak gösterilmesi kabul edilemez. Bu duruşmada tüm işçilerin özgürlüğüne kavuşması gerek” diye konuştu.

Çocuklarımız neden içeride?

Tutuklu işçilerden Özkan Ö.’nün annesi Raife Ö. de oğlunun ve diğer işçilerin haksız yere 2,5 aydır cezaevinde tutulduğunu dile getirdi. Havalimanında bir taşeron firmaya bağlı çalışan oğlunun sadece 3 gün çalıştığını söyleyen Raife Ö., “Oğlum omzundan ameliyat oldu ve yaklaşık 3 ay çalışmadı. Havalimanında iş alan taşeron firmanın çağırması üzerine gitti, işe başlamasıyla tutuklanması bir oldu. Ben Cumhurbaşkanı’na seslenmek istiyorum: Katiller dışarıda elini kolunu sallayarak dolaşırken, bizim çocuklarımız niye içeride? Ne yapmışlar?” dedi.

Jandarmanın kırdığı kapı delil oldu!

Eylemlerin ardından 4 yöneticisi tutuklanan İnşaat-İş Sendikası’nın avukatı Ekin Güneş Saygılı, dosyadaki hukuksuzluklara dikkat çekti. İşçilerin çektiği halayın ve attıkları sloganların bile iddianamede suç unsuru olarak gösterildiğine işaret eden Saygılı, “İşçilerin çalışmaktan alıkonulduğu gibi asılsız iddialar da yer alıyor. Bu kesinlikle doğru değil. İGA şirketinin CEO’su zaten işçilerin taleplerinde haklı olduğunu beyan etti. Ama iddianamede sanki 10 bin işçi zorla yürütülmüş gibi bir algı yaratılmak isteniyor” dedi. Olay günü koğuşları basan jandarmanın koçbaşıyla kırdığı kapıların faturasının bile işçilere çıkarıldığını söyleyen Saygılı, şunları kaydetti: “Son açıklanan resmi rakamlara göre bu inşaatta 52 işçi can verdi. Yasaya göre işçileri insani olmayan koşullarda çalıştırmak, işçilerin maaşlarını vermemek suçtur. Ama işçileri bu koşullarda çalıştıran patronlar değil, haklarını talep eden işçiler cezalandırılıyor. Böylece hakkını arayan herkese gözdağı veriliyor.”

İşçi yakınları Meclis’teydi

Tutuklu havalimanı işçilerinin aileleri ile 3. Havalimanı İşçileriyle Dayanışma Platformu üyeleri, dün Meclis’teydi. İşçi yakınları ve Platform temsilcileri önce Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş ile görüştü, ardından HDP ve CHP’nin grup toplantılarına katıldı. Aileler, vekillerden duruşmaya katılmalarını, duruşma için çağrı yapmalarını ve konuyu Meclis’in gündemine taşımalarını istedi.