CHP'li Kani Beko: '23 bin işçiyi iş yerlerinde kaybettik'
CHP İzmir Milletvekili Kani Beko: "AKP iktidara geldiğinden bu yana 23 bin işçiyi iş yerlerinde kaybettik. Uluslar arası Çalışma Örgütü’nün kriterlerine uymazsanız bu ölümler maalesef devam edecek çünkü iş güvenliği yok, yaptırım yok!"
CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, ekonomik krizin işsizliği artırarak toplumsal bir travma yarattığını belirterek, “Tarlasından para kazanamayan 3,5 milyon köylü şehirlere göç etti. Ne iş olsa yaparım dediler inşaatlarda çalıştılar ve tecrübesiz oldukları için iş kazalarında en çok onlar hayatını kaybetti. Şehir hayatı 3,5 milyon köylüyü öldürdü” dedi.
Emekli-Sen Salihli Şubesi'nin düzenlediği etkinlikte üyeler ile bir araya gelen CHP’li Beko, her yerini dolaştığı ülkede manzaranın ekonomik verileri kendisine sunduğunu ifade etti ve “AKP iktidarında geçen 16 yılda tütün bitmiş, pamuk bitmiş, zeytin bitmiş. İç ve dış politika çökmüş. 551 milyarı betona gömdüler, Araplar gelecek, şeyhler, şıhlar gelecek bu parayı kurtaracak. Gelen giden olmadı ve 551 milyar betona gömüldü” dedi.
Çaresizlikten kente gelen 3,5 milyon köylünün içinde bulunduğu durumu da anlatan Beko, “Ne iş verirsen yaparız abi dediler. İşsiz adam ne yapsın. İnşaat işlerinde çalışmaya başladılar ama deneyim, tecrübe, birikim sahibi olmadıkları için iş kazalarında en çok onlar hayatını kaybetti. Şehir hayatı 3,5 milyon köylüyü öldürdü! AKP iktidara geldiğinden bu yana 23 bin işçiyi iş yerlerinde kaybettik. Yazıklar olsun. Uluslar arası Çalışma Örgütü’nün kriterlerine uymazsanız bu ölümler maalesef devam edecek çünkü iş güvenliği yok, yaptırım yok! 3. Havalimanında 53 işçi öldü. Ben DİSK başkanıyken bu işçilerle bir araya geliyordum orada kayıt dışı çok işçi vardı. Bana göre orada 100’e yakın işçi kardeşimiz öldü. Memlekette yüzde 35 kayıt dışı var” dedi.
AKP iktidarının Türkiye’nin hemen hemen bütün kamu varlıklarını yabancı sermayeye sattığını savunan CHP’li Beko, şunları söyledi:
“2002 yılında Kamu Yönetimi Temel Kanunu diye bir kanun çıkardılar. Biz çok karşı çıktık, eylemler yaptık. Neydi bu kanunun içeriği; kamu işletmelerini ve tüm fabrikaları uluslar arası sermayeye teslim etmekti. Karayolları, havayolları, deniz yolları, Sümerbanklar, tekel fabrikaları, şeker fabrikaları tek tek uluslar arası sermayeye satıldı. Bunlar ne yerli ne milli. Satılan bazı işletmelerin isim listesi var. Şeker fabrikalarını, tekel fabrikalarını İsrail’e satmış. Pektim’i, Tüpraş’ı, Tekelekom’u Amerika’ya satmış. Limanlar ve Seka kağıt fabrikası Yunanlılara satılmış. Bugün bankaların yüzde 75’i yabancı sermayede. Son Varlık Fonuna baktığımızda kanun hükmünde kararname ile fonun başına atayan Recep Tayyip Erdoğan, atanan Recep Tayyip Erdoğan, onaylayan Recep Tayyip Erdoğan. Ziraat Bankası, Halk Bank, Botaş, PTT, Eti Maden, Çaykur, Borsa İstanbul, Türk Hava Yolları, at yarışları, Milli Piyango ve 200 milyar para var bu fonda. Yetki ise damadın elinde. Olacak iş değil, akıl tutulması var. Bunlar bizim elimizde kalan son varlıklarımız. Ama karşımızda tam bir ihanet şebekesi var.”