Ünlü ekonomist Türkiye ekonomisinin durumunu özetledi: 'Ev alana nargile hediye'
Sözcü yazarı Murat Muratoğlu, Türkiye ekonomisinin nasıl batırıldığını anlattı.
Murat Muratoğlu, "Ülkeyi yönetmek kolay mı sandın? Kolay olsa sen yapardın." diyerek iktidarın Türkiye ekonomisinin nasıl çöktüğünü böyle anlattı:
İŞTE O YAZI:
"Ülkeyi yönetmeyi kolay mı sandın?"
Sen git ülkeyi 17 yıldır tek başına yönet, sonra durumdan şikayet et! Bulduğun çözümler ile insan aklıyla alay et. Ekonomiyi mahvet. İşte budur maharet!
Döviz artınca “Türkiye düşmanlarının işi” diyelim. Çok yoğun ekonomik saldırıyamaruz kaldığımızı söyleyip sorumluluğu üzerimizden atalım.
Çaktırmadan faizleri artırıp, “Artırmadık” diyelim. Faizden haz etmediğimizi de belirtelim.
★★★
Kamu bankalarına her gün döviz satması için emir verelim. Sattığı dövizin, kimin dövizi olduğunu açıklamasın. Üzümünü yiyen bağını sormasın!
Bankalar kâr etti, hepsi faiz düşürsün. Bankalar herkese kredi versin. Kredi vermeyen banka müfteri ilan edilsin.
Diğer yandan herkes para biriktirsin, tasarruf etsin. İşsizlik Fonu'nu zaten yemişsin. Onun yerine zorunlu BES gelsin. Yanına da Kıdem Tazminatı Fonu eklensin. Bunları birleştirip “fon” yapalım. Hükümetin emrine kaynak olarak sunalım.
★★★
Para yetmeyince Merkez Bankası'na başvuralım. İhtiyaç akçesinde biriken 46 milyar lirayı normalde piyasaya sürülmeyecek bu parayı bir sonraki torba yasada Hazineye aktaralım. Bir anlamda para basalım. Ayda bir paket açalım, bunu televizyonlarda işadamlarına yorumlatalım. Hepsi çok beğensin, hükümete teşekkür etsin. Şirketi batarken de kimseye söylemesin.
★★★
İşsizlik, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kötü seviyesine ulaşsın, çözüm olarak her şirket 1 işçi alsın. Bir de yetmez 5 alsın. 5 de yetmedi 25 alsın. En son 50 dedi… Ben orada kaldım.
Yolları köprüleri özel sektör yapsın, İktidar bedavaymış gibi davransın. 20 yıllık garanti verip 20 yılda kat be kat fazlasını ödeyelim.
★★★
Vergiyi artıralım. Cep telefonu alınca devletin de bir yeri şişmesin, ona da alalım. Tekne, yat, kotra alandan vergi alınmasın. Herkes işe yatıyla gitsin.
Zam yapılsın, zam denilmesin. Ayarlama, düzenleme denilsin. Ayıp olmasın.
Varlık Fonu kuralım, ülkeyi yöneteni başkan olarak atayalım. Damadını yardımcısı yapalım. “Bugüne kadar hiçbir şey yapmasa bile bir şey yapmıştır illa” diyelim, şans dileyelim. Varlık Fonu'nu Sayıştay denetlemesin, ihaleyi kafasına göre versin ama vergi vermesin.
★★★
Ülkenin sınırları kontrolsüzce açılsın, ipini koparan ülkeye gelsin. Bayramlarda ülkelerine tatile gitsin.
Ülkeyi yöneten, “Valiliklerimiz yoluyla Suriyelileri aynen yedirmeye, içirmeye, giydirmeye devam edeceğiz” desin. Millet karnını doyurmak için pazarda çöplerin başında beklesin.
250 bin dolarlık ev alan Türk vatandaşı yapılsın. Pazarlıkla indirim hakkı tanınsın. Hatta takside bağlansın. “Ev alana nargile hediye” kampanyası başlatılsın.
★★★
Olmadı mı? Her türlü yetki tek bir kişide toplansın. Beğenmediği seçimi iptal yetkisiverilsin. Meclis'te 600 milletvekili ne iş yapıyor, kimse bilmesin.
Ülkeyi yönetmek kolay mı sandın? Kolay olsa sen yapardın.