Kadın işçiler için devrim niteliğinde sözleşme geliyor!
Konferans süresince tartışılacak taslak, 21 Haziran’da da üye devletlerin onayına sunulacak.
ILO’nun 100. yılına denk gelen bu yılki konferansına “işyerlerinde şiddet ve tacizin sona erdirilmesi” sözleşmesi damga vuracak.
Konferans süresince tartışılacak taslak, 21 Haziran’da da üye devletlerin onayına sunulacak.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), 100. yılında ağırlıklı olarak kadın işçiler için devrim niteliğinde bir sözleşmeye imza atmaya hazırlanıyor.
Her ne kadar sözleşmenin kabulü, hemen benimseme ve uygulama anlamına gelmese de kadın çalışanlar için önemli bir adım atılmış olacak.
ILO, 10-21 Haziran tarihleri arasında devam eden bu yılki konferansta “İşyerlerinde şiddet ve tacizin sona erdirilmesi” sözleşmesini konferans delegasyonunun onayına sunuyor. Başta Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) olmak üzere pek çok küresel sendika ve ILO uzun bir hazırlık sürecinden sonra bir sözleşme taslağı hazırladı. ILO’nun Standart Belirleme Komitesi tarafından hazırlanan sözleşme taslağı konferans süresince düzenlenen oturumlarda tartışılacak. Son hazırlıkları tamamlandıktan sonra 21 Haziran’da üye devletlerin onayına sunulacak.
Yüzde 89’a çıkıyor
ITUC’un hazırladığı dokümanlarda “İşyerinde şiddete ve tacize son vermek için kaybedecek bir dakikamız bile yok” deniliyor. ILO’nun ve küresel sendikaların yaptığı çalışmalara ve Birleşik Metal İş sendikası uzmanı Nuran Gülenç’in ILO dokümanlarından, çalışma raporlarından derlediği verilere göre, işyerinde sözlü ya da fiili cinsel taciz, istismar ve şiddete maruz kalan kadın emekçi sayısı son derece yüksek.
ABD’den Güney Afrika’ya milyonlarca kadın cinsel istismara maruz kalıyor. Güney Afrika’da yapılan bir çalışmaya göre, kadınların yüzde 77’si hayatlarının bir döneminde cinsel taciz yaşadıklarını söylüyor. Doğu Afrika çiftliklerinde çalışan kadınların yüzde 89’u, Kenya’da yüzde 90’ı cinsel istismar mağduru. En büyük mağduriyet çiçek kesme sektöründe Afrika’da görülüyor. 2002’de Japonya’da işçilerin yüzde 45.2’si psikolojik tacize maruz kalırken, 2018’de ABD’de 36 milyondan fazla kişi hayatları boyunca işyerinde istismar edici davranışa maruz kaldığını anlattı.
ITUC belgelerine göre, dünya genelinde 800 milyon kadın her gün şiddetin farklı biçimlerini yaşıyor. Fiziksel saldırıdan sözlü şiddete, kabadayılık ve tehditten cinsel tacize kadar her türlü şiddet işyerinde karşımıza çıkıyor.
Şiddetten ve tacizden esas olarak kadınlar etkileniyor ama erkekler de şiddet görüyor. Ayrımcı ve ırkçı politikalar şiddeti körüklüyor. Özel veya kamu sektörü, kadrolu veya taşeron fark etmeksizin bütün işçiler şiddetten ve tacizden etkileniyor. İstisnasız bütün sektörlerde şiddet yaşanıyor. Ama taşımacılık, sağlık, sosyal hizmetler, turizm, medya, eğlence, tarım ve ev işleri gibi sektörlerde çalışanlar daha çok etkileniyor.
Gelin engel olalım
Şiddet ve tacizin failleri bazen patron veya müdür, bazen iş arkadaşı veya müşteri olabiliyor. Bazen işyerinde bazen işe giderken yaşanıyor. Mesleki eğitimde, fazla mesaide sürekli suiistimaller yaşanıyor. Sadece fiziksel değil psikolojik yöntem ve sonuçları olabiliyor.
Cumhuriyet'ten Olcay Büyüktaş'ın haberine göre, bu verilerden yola çıkan sendikalar diyor ki, “Ümit ediyoruz ki konferans sonunda yeni bir uluslararası sözleşme yayımlanacak. Bu konuda uluslararası sendika hareketi çok çaba sarf etti. Hükümetler ve işveren örgütleri de gereğini yaparsa ‘işyerinde şiddet ve tacizi’ belli ölçüde engelleyebilecek yeni bir uluslararası belgemiz olacak. Bu nedenle konferansa katılan delegasyonun bu sözleşmeyi kabul etmesi büyük önem taşıyor.”