Altın Sahiplerine Son Uyarı
Türkiye'de değişen ekonomi politikalarıyla birlikte artan faiz oranları, yatırım alışkanlıklarının tamamen değişmesine neden oldu. Bireysel yatırımcı ve şirketler, varlıklarını değerlendirmek için Türk lirası mevduatını tercih ederken, fiziki altına yönelik talep tarihin en düşük seviyelerine geriledi.
Yılın ilk çeyreğinde piyasalarda oluşan talep patlaması nedeniyle darphanelerin altın basmaya yetişememesi, sarrafiye türü altınlarda işçilik masrafının tarihi seviyelere yükselmesine neden olmuştu.
Ancak değişen ekonomi politikaları ve parasal sıkılaşma adımlarının ardından fiziki altına yönelik talep tarihin en düşük seviyelerine inmek üzere. Halk arasında 'yastık altı altın' denilen fiziki altına yönelik talep hem bireysel hem de şirketler açısından dip seviyeleri görürken, altından vazgeçenlerin yatırım tercihinde TL mevduatı ilk sırada yer alıyor.
CUMHURİYET TARİHİNDE BİR İLK YAŞANDI
Geçtiğimiz günlerde bu değişimin bir sonucu olarak Kapalıçarşı'daki altın fiyatları, Cumhuriyet tarihinde ilk kez Merkez Bankası'nın belirlediği gösterge kurun altına düşmüştü.
Fiziki altına yönelik ilginin tamamen düşmesine gerekçe olarak altın ithalatına yönelik kota ve vergilendirme kararları gösterilirken, kuyumculuk ve mücevherat sektörünün bu yöndeki tepkilerine Bakan Şimşek'ten sert yanıt gelmişti.
Şimşek, geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklamada "Altına yönelik biz bir kota uygulamasına gittik. Tabii ki çıkar çevreleri memnun değil... Valla kusura bakmasınlar, bir metali ülkede olmayan döviz kaynaklarıyla ithal edeceksiniz, sonra bir köşede atıl olarak duracak. Bunun neresi memleketin menfaatine? Vatandaşlarımızın tercihine saygılıyım. Bu noktada hiçbir tereddüt yok ancak biz burada kaynaklarımızı ülkemizin menfaatine ve yatırıma, üretime, dolayısıyla istihdama ve ağırlıklı olarak ihracata dönüştüreceğiz" ifadelerini kullanmıştı.