Bu Borçların Hepsi Silinecek, Boşuna Ödemeyin: TBMM'de Görüşmeler Başladı

Milyonlarca vatandaşı ilgilendiren Genel Sağlık Sigortası (GSS) borç silme düzenlemesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kabul edilmek üzere görüşülüyor. Bu düzenlemeyle, 2014 yılına kadar olan GSS prim borçları silinerek milyonlarca vatandaşın borç yükünden kurtulması hedefleniyor. Ancak, düzenlemenin 2014 yılından sonraki borçları kapsamaması, ciddi eleştirilere neden oluyor.

2014 SONRASI BORÇLULARI KAPSAMIYOR

TBMM'de kabul edilen teklifle, yaklaşık 1,8 milyon vatandaşın 2014 yılına kadar olan toplam 2 milyar TL'lik GSS prim borcu silinecek. Bu düzenleme, özellikle düşük gelirli vatandaşlar ve ekonomik zorluk yaşayanlar için büyük bir rahatlama sağlayacak. Ancak, düzenlemenin 2014 yılından sonraki borçları kapsamaması, birçok siyasetçi ve vatandaş tarafından eleştiriliyor. Muhalefet partilerinden gelen tepkilerde, bu durumun adaletsizliğe yol açacağı ve birçok vatandaşın mağdur olacağı belirtiliyor. Özellikle pandemi döneminde ekonomik sıkıntı yaşayan vatandaşlar, bu durumdan en çok etkilenenler arasında yer alıyor.

"BORCU OLANLAR YİNE PERİŞAN"

Gelecek Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ, yaptığı konuşmada, bu düzenlemenin adaletsizliğe yol açacağını ve 2014'ten sonra borcu olan vatandaşların mağdur edileceğini belirtti. Özdağ, "2014'ten bugüne kadar da borcu olanlar yine hastanelere giderek orada perişan oluyorlar." diyerek, düzenlemenin eksik kaldığını vurguladı.

TBMM Genel Kurulu'nda; Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Teklif'in birinci bölümü üzerine görüşmeler sona erdi. Teklifin maddeleri üzerine söz alan Gelecek-Saadet Grubu Grup Başkanı Selçuk Özdağ, SGK borçlarının bir kısmının silinmesinin adaletsizlik yaratacağına dikkati çekti.

"GÖZÜNÜN ÜSTÜNDE KAŞIN VAR VERGİSİ"

Özdağ, "2025 yılı itibarıyla 781 lira olan, hiç de az olmayan bir miktar parayı işi gücü olmayan vatandaşlarımıza zorla ödetmek ne insani ne vicdani ne de sosyal devlet anlayışına yakışan bir uygulamadır. Zaten uygulamada faiz ve cezalarla da biriken bu borçların ödenemediğini görüyoruz. Yandaşlara sağladığı milyarlarca dolarlık vergi afları, hibe ve teşvikler, ihaleler, aktarılan kamu kaynakları gariban vatandaşa gelince bir anda gözünün üstünde kaşın var vergisine dönüşmektedir" dedi.

Konuşmasının devamında Özdağ şunları söyledi:
"Kurtarıcı Mehmet Şimşek'e verilen bir görev var. Nedir o? 'Seçimlere belli bir süre kalıncaya kadar vatandaşın boğazını mı sıkarsın kafasını mı ezersin mutfağındaki tenceresine mi göz dikersin sofrasındaki ekmeğine mi ortak olursun beni ilgilendirmez, seçim sathımahalline girmeden evvel toplayabildiğin kadar parayı milletten topla. Bunun için iki kere motorlu taşıtlar vergisi de alabilirsin; harçları, vergileri, memurlara yaptığınız zammın 4-5 katından fazla mı artırırsın, asgari ücretliyi ve emekliyi süründüren bir maaş zammını mı layık görürsün, umurumda bile değil.

Yeter ki seçimlerde güya bol kepçe dağıtabileceğim bir parayı hazineye depo et. O zaman geldiğinde ben seni kötü adam ilan eder, kapının önüne koyarım. Tekrar nas ekonomisine mi geçerim, pas ekonomisine mi o zaman düşünürüz.' Aslında Mehmet Şimşek, kötü polis rolünü oynayan ve kendisine verilen görevi yerine getiren bir tahsildardır; zamanı gelince yaptıklarının karşılığı olarak kendisine güzel bir emeklilik ve imkân verilecek bir haciz memurudur."