İslam Memiş "Seçimler bahane ediliyor" diyerek uyardı
Para piyasaları uzmanı İslam Memiş, dolar, euro, Borsa İstanbul ve gram altın ekseninde 1 Nisan ve sonrası için değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye, 31 Mart seçimleri için sandık başına giderken en çok merak edilen konulardan biri de 1 Nisan günü piyasalarda neler yaşanacağı. Finansal analist İslam Memiş 1 Nisan ve sonrasını dolar, euro, Borsa İstanbul ve gram altın ekseninde değerlendirdi. Söylediklerinin yatırım tavsiyesi olmadığının altını çizen Memiş'in kişisel Youtube kanalında yer alan tahminleri şöyle:
Seçimler bahane edilerek ekonomiye dair her şey manipüle ediliyor. Korku pompalanıyor. Bu hep böyledir. "Seçimden sonra ne olacak?" algısı yapılıyor. Bizim asıl problemimiz ekonomik kriz değil, iletişim ve ahlak. İletişim konusunda ciddi problemlerimiz var. Birbirimizle anlaşamayan, ayrışan, her geçen gün sosyal ahlaksızlığa itildiğimiz bir süreçten geçiyoruz
Güven de ikincil problemimiz. Güven problemini çözmeden insanların kendi parasına güvenmemesi kadar doğal bir şey yoktur. Güveni de faiz artırarak, farklı enstrümanlar açıklayarak kazanamazsınız. Güven parayla da satın alınmaz.
Güven kaybolunca insanlar varlıklarını farklı ülkeleri paraları satın almakta ararlar. Yasal olmayan bahis sitelerinde ararlar. Emtialara yönelirler. Finansal okuryazarlık zaten yok.
Verilen mesajların hepsi korku, endişe yönünde. Sanki onlar aynı gemide değiller. Siz kuraklıktan etkileneceksiniz biz etkilenmeyecek miyiz? Her seçim öncesi bir algı vardır.
Bankaya gidin, paraları çekin, bankalar batacak algısı. Bu siyasi kindarlıktır. Akıllı insanlar zaten buna inanmıyor. Ama inanmaya devam edenler de var. İnsanlar uyanık olmalı.
Dolar kurunda 40 üzeri, euro'da 50 TL üzeri, gram altında 3000 lira üzeri, borsada 12-15 bin puan seviyelerini aktardım. Bunda problem, güncelleme yok.
Ama uyanıklar dolar 32 liradan 33'e yükseldiğinde fırsat kollayıp koptu gidiyor diyorlar. Bunlar yanlış şeyler. Konuşan herkesin ülkeye sorumluluğu var. Bizim de vatandaş olarak sorumluluklarımız var.
Ekonomik kriz var evet, iletişim kanalları da yanlış, karar vericiler halka bağını kopardığı için biz ayrıştık. Biz birbirimizi dinleyemiyoruz ve doğru karar veremiyoruz. Bu ayrışmayı normalleştirmemiz lazım."