Mahfi Eğilmez'den Kritik Uyarı: Büyük Darbe Aldı
İktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez, ekonomik sorunların yalnızca para politikasıyla çözülemeyeceğini vurgulayarak, vergi reformu, kamu harcama reformu ve teşvik sisteminin etkin kullanımını sağlayacak yapısal reformlara ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Kaynak: mahfiegilmez.com

Mahfi Eğilmez, kendi blogunda yayımladığı “Faiz Tek Başına Ekonomiyi Kurtaramaz” başlıklı analizinde, mevcut ekonomik koşulları değerlendirdi. Sanayi üretiminin ciddi bir darbe aldığını ve 2024 sonunda yaşanan kısa süreli toparlanmanın “ölü kedi sıçraması” olarak adlandırılabilecek geçici bir hareket olduğunu ifade etti. Enflasyondaki düşüşün de kalıcı olmadığını savunan Eğilmez, acilen yapısal reformlara gidilmesi gerektiğini dile getirdi.
PARA POLİTİKASI NEDEN YETERSİZ?
Eğilmez, faiz politikası, karşılıklar ve makro ihtiyati önlemlerin, yapısal sorunları olmayan ekonomilerde işe yaradığını, ancak Türkiye gibi ülkelerde daha köklü adımlara ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Gelişmiş ülkelerin küresel krizlerde para politikasıyla sorunlarını çözdüğünü, örneğin ABD ve Avrupa’nın sıfır faiz ve parasal genişleme ile toparlandığını anlatan Eğilmez, bu ülkelerin rezerv para avantajı sayesinde enflasyon yaratmadan bu adımları atabildiğini söyledi. Ancak Türkiye’nin benzer politikaları uygularken yapısal reformları ihmal ettiğini ve bunun sorunları derinleştirdiğini vurguladı.

2001 KRİZİ VE SONRASI
Türkiye’nin 2001 krizinde IMF desteğiyle faiz politikası, zorunlu karşılıklar, vergi düzenlemeleri ve kamu mali disiplini gibi adımlarla toparlandığını hatırlatan Eğilmez, bu süreçte bankacılık reformu gibi yapısal değişikliklerin de etkili olduğunu belirtti. Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakerelerinin başlamasının da olumlu bir hava yarattığını ifade eden Eğilmez, bu adımlarla Türkiye’nin kısa sürede krizden çıktığını ve orta gelir tuzağından kurtulma umudu doğduğunu aktardı.

YANLIŞ POLİTİKALAR
Ancak bu olumlu tablo uzun sürmedi. Eğilmez, AB ile ilişkilerin zayıflaması, yapısal reformların geri çevrilmesi ve 2018’de başkanlık sistemine geçişle kamu yönetiminin zayıfladığını belirtti. Özellikle faiz politikasında yapılan hataların 2021’de, enflasyon artarken faizin düşürülmesiyle zirveye çıktığını ifade etti. Negatif faiz ortamında dövize yönelimin arttığını, bunun üzerine Kur Korumalı Mevduat (KKM) ile kur garantisi getirildiğini hatırlattı.

YENİ PROGRAM VE EKSİKLİKLER
2023 ortasında yanlışlardan dönmek için yeni bir program başlatıldığını, ancak bu programın yalnızca faiz ve zorunlu karşılıklar gibi para politikası araçlarına dayandığını belirten Eğilmez, kamu harcamalarındaki israfın önlenmesine yönelik hiçbir adım atılmadığını eleştirdi. Maliye politikasıyla harcamaları azaltıcı düzenlemeler yapılamayınca dolaylı vergilerin artırıldığını, bu durumun enflasyonu körüklediğini söyledi. İş dünyasının düşük faizle aldığı kredilerden sonra faiz artışına uyum sağlayamadığını, yüksek ülke riski (CDS primi 257 bp) ve risk artırıcı açıklamalar nedeniyle doğrudan yabancı sermaye girişinin çok düşük kaldığını vurguladı. Finansmanın ise carry trade ve Türk yatırımcıların döviz hesaplarını TL’ye çevirmesiyle sağlanmaya çalışıldığını ekledi.
SANAYİ BÜYÜK DARBE ALDI
Mahfi Eğilmez, bu ortamın sanayi üretimini olumsuz etkilediğini ve 2024 sonundaki kısa süreli artışın kalıcı olmadığını grafiklerle gösterdi. Ekonomik sorunların aşılması için para politikasının ötesine geçilerek yapısal reformlara odaklanılması gerektiğini savundu.