Mehmet Şimşek Duyurdu, Hakan Kara İsyan Etti: Altında Yeni Dönem Başlıyor
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek altın ithalatı kotasının gevşetileceğini açıklamasının ardından Merkez Bankası eski Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, altın kotasındaki yeni alınan kararla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kara, altın kotasının kaçakçılığı artırdığını, döviz çıkışını durduramadığını ve adaletsizlik yarattığını belirtti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, altın ithalatına getirilen kotada önemli bir değişikliğe gidildiğini duyurdu. Şubat ayından itibaren aylık kota 12 tondan 14 tona çıkarılarak altın piyasasında yeni bir dönem başlatıldı. Şimşek, cari açığı azaltmak için altın ithalatına getirilen 7 Ağustos 2023'te getirilen kotanın şubat ayında gevşetileceğini açıkladı. Bu kararın, özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve enflasyon gibi konularda önemli etkiler yaratması bekleniyor.
ADALETSİZLİK YARATIYOR
Geçtiğimiz 17 ay boyunca uygulanan altın ithalat kotasının ekonomik verilere ve piyasalara etkileri uzmanlar tarafından farklı şekilde değerlendiriliyor. Hükümet, bu uygulamanın cari açığı azaltmada etkili olduğunu savunurken, bazı ekonomistler ise kotanın beklenen sonuçları vermediğini ve hatta bazı sorunlara yol açtığını belirtiyor.
Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Merkez Bankası eski Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, altın kotasındaki yeni alınan kararla ilgili sosyal medya hesabı üzerinden çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kara, altın kotasının kaçakçılığı artırdığını, döviz çıkışını durduramadığını ve adaletsizlik yarattığını belirtti.
"DÖVİZ ÇIKIŞINI DURDURAMADI"
Kara, "Altın ithalatına kota uygulaması kaçak altın ithalatını ve mücevher ithalatını artırdı; dolayısıyla bu kısıtlamalar altın alımından kaynaklanan döviz çıkışını pek durduramadığı gibi belli bir kesime verilen avantajlar ve arbitraj imkanları nedeniyle aracılara para kazandırıp adaletsizlik yarattı" açıklamasında bulundu.
Ayrıca, altın ithalatına kota getirilmesi ekonomiye dair kritik verilerin okunmasını güçleştiriyor diyen kara 3 önemli konuya dikkat çekti:
1) Mücevher ithalatı tüketim malı olarak sınıflandırıldığından, tüketim malı ithalatı gerçekte olduğundan yüksek görünüyor.
2) Mücevher talebi nedeniyle yurt içi ciro ve kredi kartı harcamaları olduğundan yüksek görünüyor.
3) Ödemeler dengesinde net hata noksan kaleminde ciddi çıkışa neden olarak verilerin sağlığını bozuyor.
ALTINDA KOTA UYGULAMASI KALDIRILMALI
Bütün bunlar faiz indiriminin iletişimini zorlaştırıyor diyen Kara, "Ekonomi yönetiminin “dengelenme” hikayesini bulandırarak güven kazanımını geciktiriyor. Sonuç olarak, altın ithalatına kota uygulaması ithalat talebini (kaçak altın + mücevher ithalatı nedeniyle) pek değiştirmediği gibi, bir dizi verimsiz sonuçlara yol açıyor. Dolayısıyla, bu açılardan bakıldığında, altın ithalatında kota uygulamasının sonlandırılması veya kapsamlı şekilde gözden geçirilmesi faydalı olacaktır" ifadelerini kullandı.