Ne Dolar Ne Borsa! Ultra Zenginlerin Sır Gibi Sakladığı 3 Yatırımı Ortaya Çıktı: Duyunca Çok Şaşıracaksınız

Ultra zenginlerin geleneksel hisse senetleri ve tahviller yerine viski fıçılarına, marinalara ve kablosuz spektrum lisanslarına yatırım yaptığı gün yüzüne çıktı. Partners Capital'ın stratejistlerinden Emma Bewley, bu yatırımların nedenini, fiyatlarının düzenlenmiş finansal piyasalara bağlı olmaması olarak açıklıyor.

HEM ÇOK AZ RİSKLİ HEM DAHA KAZANÇLI

Horowitz Group'un baş yatırım sorumlusu Matt Cornue, zengin ailelerin servet yönetimi konusunda uzmanlaşmış bir aile ofisi olarak, pazarın rekabetçi olmayan alanlarına yatırım yapmanın son teknolojiye yatırım yapmaktan daha kazançlı olduğunu belirtiyor. Bu ofis, ultra zenginler için tekil petrol kuyuları veya ilaç telif hakları gibi sıra dışı yatırım fırsatları sunuyor. Horowitz Group'un bu tür yatırımlardan elde ettiği yıllık getiri yüzde 14-20 civarında, ancak bu yatırımlar özel sermaye veya girişim sermayesine kıyasla çok daha az risk barındırıyor.v

SAĞLAM SERMAYE GEREKTİRİYOR

Bu yatırım stratejileri, ortalama bireysel yatırımcılar için uygun değil. Bu tür fırsatları bulmak ve anlamak zaman alır ve minimum yatırım miktarı 250 bin dolardan birkaç milyon dolara kadar çıkabilir. Büyük kurumsal yatırımcılar bile böylesine yatırım seçeneklerinden genellikle kaçınır, çünkü kanıtlanmamış stratejilere yatırım yapmak kurumsal yatırım anlayışına uymuyor. Addepar'ın İçgörü Analizleri Başkanı Dan Golosovker, tüm zengin ailelerin bu yolu seçmediğini, bazılarının niş varlıklara yatırım yapacak kadar gelişmiş olmadığını, diğerlerinin ise uzun vadeli bir yaklaşım veya aile üyeleri için daha istikrarlı bir gelir akışı sağlayan stratejileri tercih ettiğini belirtiyor.

YATIRIMLARINI BÖYLE DEĞERLENDİRİYORLAR

Addepar'ın verilerine göre, aile ofisleri Haziran 2024 itibarıyla varlıklarının yüzde 41'ini özel sermaye ve özel borç gibi alternatif yatırımlara, yüzde 7'sini ise sanat fonları veya kripto para gibi yatırımlara ayırmış durumda. Küçük tekne marinalarına yatırım yapmak, özel sermayenin dişçi muayenehaneleri gibi işletmeleri satın almasına benzer bir strateji. Marinalar bireysel işletmelerdir ve kira gelirleri ekonomik döngülerden bağımsız olarak istikrarlı kalır. Hatta, bir tekneye banka tarafından el konulduğunda bile, bankanın bu tekneyi bir yerde tutma gerekliliği devam eder.