Uzman isim, EYT'de herkesin merak ettiği konulara açıklık getirdi: 'Eğer sigortadan böyle bir yazı alırlarsa...'
TÜKONFED Sosyal Güvenlik Komitesi Başkanı Ali Duman, emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) düzenlemesiyle ilgili sorulara yanıt verdi. 'İşe giriş tarihi nasıl öne çekilir', 'borçlanmalar neye göre yapılır' konularına açıklık getiren Duman, herkesin merak ettiği bir noktaya da dikkat çekti.
Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) sigortalı olduktan sonra ‘oyunun kuralı değiştiği’ için iş hayatına başladığında vaat edilenden daha geç emekli olacak geniş bir kitle. Her siyasi görüşten, meslekten 'üyesi' var. 8 Eylül 1999’daki düzenlemeyle emeklilikleri ertelendi.
Düzenleme yapıldığında iktidarda olmayan AKP’nin yönetiminde geri adım atılmadı. Aksine 31 Mayıs 2006’da çıkarılan 5510 sayılı kanunla nihai emeklilik yaşı 65’e kadar çıkarıldı. Muhalefetin mağduriyetlerin giderilmesine ilişkin teklifleri reddedildi. Gerekçe olarak, 'oluşacak mali yük' gösterildi.
Ekonomik krizin etkisiyle seçmen desteğini önemli ölçüde kaybeden iktidar, son dönemde EYT sorununu yeniden gündeme aldı. EYT'li sayısının, Mayıs 2022 itibariyle 4 milyon 683 bin 441 kişi olduğu belirtiliyordu.
"En düşük EYT'li maaşı kaç lira?", "EYT'li olup çalışanın maaşı artar mı?", "EYT'linin maaşı nasıl hesaplanacak?" gibi sorulara yanıt aranmaya devam ederken EYT’lilerle ilgili düzenlemenin bu ay içerisinde Meclis’e gelmesi bekleniyor.
Habertürk TV ekranlarında Meltem Acet’in konuğu olan TÜKONFED Sosyal Güvenlik Komitesi Başkanı Ali Duman, EYT ile ilgili merak edilenleri yanıtladı.
İŞE GİRİŞ TARİHİ NASIL ÖNE ÇEKİLEBİLİR?
Ali Duman: "Bizim sosyal güvenlik kanunumuzda çok açık bir madde var. Kanun diyor ki; borçlanılan süre sigorta girişinden önceki bir süreye ait ise o zaman borçlanılan süre kadar sigorta girişi geriye çeker. Açıkçası şu, diyelim ki 2000 yılında ilk defa sigortaya başlamış birisi… 93-95 yıllarında askerlik yapmışsa ya da yurt dışında çalışmışsa ya da avukat stajları var, doktorların fahri asistanlıkta geçen süreleri var, yüksek öğrenim yapanların doktora süreleri var…
Bu süreler sigorta girişinden önceyse borçlanılan süre kadar geriye çeker der hala günümüzdeki mevcut kanun. Doğum borçlanması, sigortaya girdiği tarihten sonraki çocukları kapsadığı için doğum borçlanması normal şartta sigorta girişini geriye çekmez. Sadece bir istisnası var. İstisna da şu; normal şartlarda eğer ki sigortalının öğrencilik zamanından bir çıraklık ya da stajyerlik kaydı oluşmuşsa SSK kapsamında…
Onu da örneklendirelim; diyelim 95 yılında çırak ve stajyer sigortalısı yapılmış bir kadın, daha sonra 96-97 evlenmiş 2000 yılına kadar o arada çocuk sahibi olmuş, 2001 yılında da Türkiye’de ilk defa aktif çalışan yani öğrenci çalışan değil de aktif çalışan olarak sigortaya başlamış… Bu durumda öğrenci çalışan olarak ilk aldığı sigorta numarasının 93 yılı itibarıyla aktif çalışan olduğu 2001 yılı arasında evlenmiş doğum yapmışsa doğumdan kaynaklı sigorta girişini 2 yıl geriye alır.
Yani 2001’de sigortada tam zamanlı çalışmaya başlayan bir kadın sigortalı çalışan anne, 97’de 98’de doğan çocuğundan dolayı 2 sene borçlanmasını geriye çekerek, sigorta girişini borçlanmayla, 99 yılında çekmiş olur ve EYT’li olmaya hak kazanır. Şu an bizim yürürlükte olan kanunumuz bu. Bu kanuna göre, sigorta öncesinde olan borçlanmaya haiz süreler, borçlanılan süre kadar sigorta girişini geriye çeker ve emekli haklarından insanların faydalandırılır."
BORÇLANMALAR NEYE GÖRE YAPILIR?
Ali Duman: "Bizim kanunumuza göre 4 şey için yapılır borçlanmalar. Bir tanesi eksik günü tamamlamak için. Yani diyelim 5000 gün lazım ama 4500 gün var. O 500 günü borçlanmayla tamamlayabiliriz. İkincisi, zorunlu hizmet süresini tamamlamak için. Yani biraz önceki meselede olduğu gibi, borçlanılacak süre sigorta girişinden önceyse sigorta girişi geriye taşınarak zorunlu hizmet süresi 25 yıla ya da kadınlara 20 yıla yükseltilmeye çalışılır.
Üçüncüsü; şimdi EYT geleceği için bir yaş konuşmuyoruz tabii ama EYT kapsamının dışında kalanlar için diyelim ki 99’dan sonra sigortaya girenler için de yaş haddini öne çekmek için borçlanma yapılır. Dördüncüsü de daha iyi bir aylık alabilmek için, gün sayısını ve kazancı yükseltmek için. Biliyorsunuz borçlanmalar asgari ücretin 1 katıyla 7,5 katı arasında vatandaşımız tercih edebiliyor, seçebiliyor. Yüksekten borçlanma yaparak emekli maaşına katkı sunmasını sağlar. Eğer ki bir kanun değişikliği olmazsa şu an yürürlükte olan kanun budur."
'EĞER BÖYLE BİR YAZI ALIRLARSA...'
Konuşmasının devamında Duman "Şimdi herkesin merak ettiği husus şu; 'Bugün yurt dışı borçlanması yaparsam sigortadan önceki süreleri… Askerlik borçlanması yaparsam sigortadan önceki süreleri… Ben sigorta girişimi geriye alırım ama yeni bir kanun değişikliği olursa ne olur?' Yani EYT’nin içerisinde hiç arzu etmediğimiz bir şey çıkarsa, borçlanmalar hariç derse ne olur? Ben o zaman şöyle bir tavsiyede bulunabilirim tüm vatandaşlarımıza… Borçlanmayı yapmış ve ödemiş olanlar bugünkü yasa itibarıyla sigortaya müracaat edip desinler ki ‘Benim sigorta girişim normalde bu, ama şu kadar süre borçlandım, şu anki ilgili emeklilik yasalarına göre benim ilk sigorta girişim hangi tarih kabul edilecek?’
Eğer böyle bir yazı alırlarsa yarın EYT kapsamı içerisinde kanun borçlanmaları saf dışında tutsa bile kanunen hakkını aramaya elinde bir belge olmuş olur. Çünkü günümüz koşullarında borçlanmalar emeklilikte sigorta girişini geriye çekmek için açık açık maddeyle yani 5510 sayılı kanunun 41. maddesinde açık açık ifade edilmiştir. Sadece devlet memurları istisnadır. Türkiye’deki emeklilik sisteminde devlet memurlarını da kapsayacak bir düzenlemeye ihtiyaç var.” dedi.
KISMİ EMEKLİLİK NEDİR?
Ali Duman: "Kısmı emeklilik, ileri yaşta emeklilik. Türkiye’de 2 farklı emeklilik var. Bir tanesi; günü fazla olanlar, yaşı düşük olanlar için. İkincisi, yaşı fazla olup günü düşük olanlar için. 99 öncesi şartlara baktığımızda emeklilik o zaman da 2 tane, yani ileri yaşta kısmi emeklilik, bir de tam aylık normal emeklilik. Normal emeklilikte 5000 gün aranırken erkekler için 43 yaş, kadınlar için 38 yaş şartı vardı 99 öncesinde. 5000 günü olmayıp ama 3600 günü olanlar yani günü normalinden daha az ama yaşı daha ileri seviyede olanlar için de sosyal güvenlik sistemi kısmi emekliliği düzenlemişti.
Kadın çalışanlar için 50 yaş, erkek çalışanlar için de 55 yaş şartı bulunuyordu. Yani kişi eğer günü fazlaysa 5000 gün ödenmiş hizmet ile kadın 38, erkek 43’ünde emekli olabiliyor. 3600 gün ödenmiş hizmet ile kadın 50, erkek 55 yaşında emekli olabiliyordu. Şimdi bugün bir EYT yasasıyla ilgili geçmişe dönüleceğini konuşuyoruz. Yani 99 öncesi hakların yeniden sağlanması gerektiğini konuşuyoruz.
O zaman bu haklardan bir tanesi de kısmi emeklilik yaşıdır. Dolayısıyla Bağkur’lular da bu 9000 ve 7200 yerine kısmi emeklilik için gereken süre 5400 gündür. Bu 99 öncesi yasa kısmi emeklilik yaşlarını kapsaması lazım, kapsayacağını düşünüyoruz. Kesinlikle 99 öncesi emeklilik sistemi bu çünkü. Ama harici bir şekilde kapsam dışı bırakırlarsa bu konuda çok üzülmüş olacağız. Çünkü günü az olup yaşı ileri seviyede olanların da emekli olma hakkı var. Her çalışma bir emeklilik hakkı doğurmakta.
Dolayısıyla biz 3600 gün kısmi emekliliği kapsarsa bu durumda 99 öncesine göre düzenlenmesi halinde 50 yaşını dolduran kadın da 55 yaşını dolduran erkek emekli olmaya hak kazanacak demektir. 3600 günle SSK açısından, Bağkur açısından 5400 gün. Emekli sandığında yalnız 99 öncesi o9 tarihlerde bir 61 yaş kuralı var. "
(HABER MERKEZİ)