İtalya'da salgının vurduğu hastane ilk kez görüntülendi: Çalışanlar tabut hazırlıyor...
İtalya'da koronavirüsten son 24 saatte 475 insan daha yaşamını yitirdi. Engekte vaka sayısı da 4 bin 207'ye yükselmiş vaziyette. İtalya'da salgından en çok darbe alan Bergamo'daki hastane ilk kez görüntülendi. (Kaynak: Hürriyet)
İtalya, corona virüste Çin'de ilk vakanın geçen yılın sonlarında tespit edilmesinden bu yana bir günde en yüksek resmi corona virüs ölüm oranını kaydetti.
Dün ülke, corona virüs enfeksiyonlarının yavaşlamaya başlamasından sadece bir gün sonra Covid-19'tan 475 yeni ölüm bildirdi.
İtalya Sivil Koruma Ajansı 4 bin 207 yeni Covid-19 vakası duyurdu ve toplam vaka sayısı 31 bin 506'dan 35 bin 713'e çıktı.
BAŞBAKANDA ÖNLEMLER DAHA DA ARTABİLİR MESAJI İtalya Başbakanı Guiseppe Conte, yaptığı son dakika açıklamasında ülke genelinde salgın önlemlerinin daha da artabileceği uyarısında bulundu.
İtalyanların tek umudu salgına karşı alınan önlemlerin COVID-19'u yavaşlatabilmesi.
İtalya'da pazar günü 368 ölüm ile en yüksek sayı kaydedilmişti.
Açıklanan son sayı ile İtalya'da enfekte hasta sayısının 35 bin 713 olduğu, 4 bin 25 hastanın iyileştiği ve 2 bin 978 insanın yaşamını yitirdiği belirtiliyor.
EN KÖTÜ ETKİLENEN BÖLGEDE HASTANE ÇALIŞANLARI TABUTLARI HAZIRLIYOR İtalya'nın salgından en kötü etkilenen bölgesi olan Lombardiya eyaletinde yer alan Bergamo'daki hastane çalışanları, Ponte San Pietro hastanesinde tabutları hazırlarken görüntülendi.
İtalya'daki doktorlar yoğun bakımlarda yığınlarca hasta olduğunu anlattılar.
Sağlık görevlileri özellikle, enfekte vaka ile dolu olan Bergamo'daki hastaları tedavi etmek ve durmadan artan vakalara yetişebilmek için mücadele ediyor.
Kriz nedeniyle bölgede bulunan 950 yataklı hastane diz çökmüş durumda, hastanenin en kıdemli dört çalışanından üçü enfekte oldu.
WALL STREET JOURNAL'A KONUŞTULAR: 3 HAFTA ÖNCESİNE KADAR... Yoğun bakım uzmanı Mirco Nacoti, Wall Street Journal'a yaptığı açıklamada, 'Üç hafta öncesine kadar her hasta için her şeyi yaptık ancak artık hangi hastanın yoğun bakıma gireceğini biz seçmek zorundayız ve bu bir felaket."
Hastanelerin acil durum hatları da artık kimseye dönüş yapamıyor.
KALP KRİZİ GEÇİRENLER BİLE 1 SAAT BEKLİYOR Kalp krizi geçirdiğini söyleyen hastalar bile telefonda bir saat beklediklerini bildiriyor.
Papa Giovanni hastanesi acil durum koordinasyon başkanı Dr. Angelo Giupponi, ekibinin günde 2 bin 500 acil çağrı aldığını ve hastaneye yalnızca bin 500 hasta gelebildiğini açıklıyor.
Doktor Angelo, hastane çamaşırhanesinin dev bir sedyeyle dolu bekleme odasına dönüştürüldüğünü ve olası yeni virüs hastalarını test etmek için dışarıda çadır şeklinde saha hastanesi kurulduğunu ifade ediyor.
ÇİN'DEN İTALYA'YA DESTEK EKİP Çin, İtalya'nın en çok etkilenen bölgelerinde hastanelerde salgını durdurmak için çalışacak 37 kişilik doktor ve sağlık görevlisi ekibi ile 20 ton ekipman getirilecek gönderdi.
UZMANLAR: 23- 25 MART'TA VAKA SAYISI TIRMANABİLİR Cenevre Üniversitesi'nden uzmanlar, günlük enfeksiyon oranlarının 23-25 Mart civarında zirveye çıkabileceğini söylüyor.
Cenevre Üniversitesi profesörü Giorgio Sestili, “Salgında pik noktasına gelmek her şeyin bittiği ve artık temiz olduğunuz anlamına gelmiyor” uyarısında bulundu.
Sestili, "Bu sadece salgının yavaşlamaya başladığı ve birkaç gün sonra yoğun bakım vakalarında doyma noktasına ulaşmış olacağınız anlamına geliyor" ifadelerini kullandı.
4 GÜNLÜK YENİ VAKA SAYISI DURAĞAN HALE GEÇTİ Ülkede son dört gündeki yeni enfeksiyon sayısı cumartesi günü 3 bin 497, pazar günü 3 bin 590, pazartesi günü 3 bin 233 ve salı günü 3 bin 526 ile oldukça benzer seyretti.
Yavaşlayan yeni vaka sayısı oranının, İtalya'daki corona virüs salgınının ön cephesindeki doktorlar için de bir rahatlama yaratacağı düşünülüyor
OXFORD: YAŞLI NÜFUS YÜKSEK VE GENÇLERLE İLETİŞİM HALİNDE Oxford Üniversitesi'nin yayınladığı bir araştımada, İtalya'nın fazla olan yaşlı nüfusunun ve yaşlıların gençlerle sık temasa geçmesinin onları daha da savunmasız hale getirdiğini ifade ediyor.
Oxford araştırmacıları, gençlerin virüsü seyahat sırasında taşıyıp fark etmeden evlerine getirmiş olabileceğini ifade ediyor.
SAĞLIK ENSTİTÜSÜ ŞEFİ: PES ETMEYİN İtalya'da önlem olarak okullar ve üniversiteler kapatıldı, marketler ve eczaneler dışındaki tüm dükkanlar da kapandı ve seyahat konusunda ağır kısıtlamalar getirildi.
İtalya Ulusal Sağlık Enstitüsü şefi Silvio Brusaferro, televizyonda yayınlanan bir basın toplantısında 'Asıl mesele, pes etmemek' açıklamasında bulundu.
Brusaferro salgına yönelik önlemlerin 'faydalarını görmemiz birkaç gün sürecek' ifadelerini kullandı.
Brusaferro, 'Etkilerini görmek ve her şeyden önce en savunmasız kişileri korumak için bu önlemleri almalıyız.' diye de ekledi.
İtalya'da salgın sert karantina önlemlerinin ardından son günlerde yavaşlamıştı.
"HASTANE ÇAMAŞIRHANESİ SEDYE DOLU BEKLEME ODASINA DÖNÜŞTÜ" İtalya'daki günlük vaka sayısı bu haftanın başında oldukça durağandı, günde yaklaşık 3 bin 500 yeni hastaya kadar düşüş yaşanmıştı.
AVRUPALILAR BİR İLKİ YAŞIYOR Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve neredeyse bütün dünyaya yayılan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele kapsamında alınan katı önlemler nedeniyle evlerine kapanan Avrupalılar, bir yandan virüsle mücadele ederken, öte yandan yeni şartlara uyum sağlamaya çalışıyor.
Dünya genelinde yaklaşık 215 binin üzerinde kişiye bulaşan Kovid-19 nedeniyle 9 binin üzerinde kişi yaşamını yitirirken, virüs Avrupa kıtasındaki bütün ülkelerde etkisini sürdürüyor.
Avrupa’da 36 bine yakın vaka sayısı ve 3 bine yakın can kaybıyla İtalya, şu anda virüsten en fazla etkilenen ülke konumunda ancak irili ufaklı bütün Avrupa ülkelerinde Kovid-19 hızlı şekilde yayılıyor.
Yaklaşık 92 bin vakanın bulunduğu Avrupa'da, olağanüstü hal (OHAL), dışarı çıkma yasağı, karantina ve dışarı çıkma kısıtlamaları nedeniyle 250 milyonun üzerinde Avrupalı evlerine kapanmak durumunda kaldı.
İtalya’da yaşanan gelişmeleri gözlemleyen yöneticiler, benzer durumların kendi ülkelerinde yaşanmaması için olağanüstü hal, sokağa çıkma yasağı, ülkenin tamamını karantinaya almak gibi Avrupa tarihinde benzerine neredeyse hiç rastlanmamış kararlar almak durumunda kaldı.
Özel yaşamın ön planda tutulduğu, bireyselliğin çok yüksek olduğu Avrupa’da bireyleri ve sosyal yaşamı ciddi oranda sınırlayan kararlar, vatandaşları alışık olmadıkları zorlu bir sınamayla karşı karşıya bıraktı.
Uzmanlar, virüs nedeniyle alınan yeni kararlara toplumların uyum sağlamaya çalıştığına, bu durumun bazı alışkanlıkların değişmesine yol açacağına işaret ederek, önlemlerin kısa vadede olumlu yansımalarının olabileceğini ancak sürenin artması ve belirsizliklerin devam etmesi durumunda aile içi gerginliklerden öfke patlamalarına kadar çeşitli olumsuz sonuçlara yol açabileceğini belirtiyor.
"BİZ ADETA KARANTİNADAYIZ" Zürih Üniversitesi Sosyoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Katja Rost, koronavirüs salgınından dolayı evde kalınması ve sosyal temasın en aza indirilmesi yönünde alınan tedbirlerle insanların alışkanlıklarından vazgeçmek zorunda kaldıklarını belirtti.
"Biz adeta karantinadayız." ifadesini kullanan Rost, bu durumun uzun sürmesi durumunda insanların üzerindeki etkisinin ne olacağının şimdilik tam olarak söylenemeyeceğini kaydetti.
Rost, "Ancak en kötüsü, bir belirsizlik hakim. Ardı ardına felaket haberleri geliyor. Herkesin tamamen bu yeni duruma alışması gerekiyor. Gelecekte ne olacağı da bilinmiyor." dedi.
İnsanların bu durumu şimdilik kabul ettiklerini aktaran Rost, kurullara uyulduğunda bu durumun geçici olduğunun bilindiğini de ifade etti.
Rost, bu önlemlerin getirdiği olumlu yönlere de dikkat çekerek, insanların evde kaldıkları süre içinde çocuklarına daha fazla zaman ayırabileceklerini ve toplumda dayanışmanın artabileceğini kaydetti.
Kültürel farklılıklara da değinen Rost, Avrupa’nın güneyindeki ülkelerde yaşayan insanların birbirilerine daha yakın davrandığını, bunun selamlaşmada görüldüğünü dile getirerek, “Elbette bu ülkelerdeki insanlar için uzun bir dönem bu alışkanlıklardan uzak durmaları zor.” şeklinde konuştu.
"İNSANLAR YALNIZLAŞIYOR" Göttingen Üniversitesi Öğretim Üyesi Psikolog Prof. Dr. Borwin Bandelow ise insanların sevgiye, konuşmaya ve eğlenmeye meyilli olduğunu ifade ederek, "Alınan önlemlerle bunlar artık yok. Bu durum ne kadar uzun sürerse insanlar için de o kadar zor olur. Zaten yalnız olan insanlar daha da yalnızlaşıyor. Bu, toplum içinde krizlere de yol açabilir." görüşünü paylaştı.
Bandelow, sosyal faaliyetlerden uzak durulduğunda insanların umutlarını da kaybedebileceklerini belirterek, "İnsanların çoğu, ev karantinasına girdiğinde sosyal tecritten dolayı aniden ortaya çıkan öfke patlaması veya korku yaşayabilir." ifadesini kullandı.
Koronavirüs salgını sürecinde çocukların yaşlılardan uzak durmaları istendiğine işaret eden Bandelow, yaşlıların böylelikle daha da yalnızlaştıklarına dikkati çekti.