İBB ve Fatih Belediyesi’nden ‘Süleymaniye’ açıklaması: Tarihi silüete ortak koruma
İBB ve Fatih Belediyesi, başkanlar Ekrem İmamoğlu ile Ergün Turan liderliğinde, kentin simge yapısı Süleymaniye Camii’nin silüetini bozan inşaat gündemiyle bir araya geldi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Fatih Belediyesi’nin ilgili bürokratları, kentin simge yapısı Süleymaniye Camii’nin silüetini bozan İlim Yayma Vakfı’na ait inşaat gündemiyle bir araya geldi. Heyetlere, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan liderlik etti. Toplantıda; UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi Süleymaniye bölgesinin yenilenmesiyle ilgili istişarelerde bulunuldu. Topkapı Kütüphanesi’nde bir araya gelen heyetlerin görüşmesi, yaklaşık 2 saat sürdü. İmamoğlu ve Turan, toplantının ardından Süleymaniye’de inceleme gezilerinde bulundu. Her iki Başkan, toplantıyla ilgili değerlendirmelerini tarihi Süleymaniye sokaklarında yaptı.
İMAMOĞLU: “MAKSİMUM KARARLILIK KARARI ALDIK” Süleymaniye’nin, kentin ve ülkenin ortak değeri olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Toplantımızın ana felsefesi, bu duygunun üzerine oturuyor. Bu bağlamda konuşmalarımızı ve görüşmelerimizi yaptık. Süleymaniye'yi gerçek anlamda tarihi kimliğine, maksimum oranda kavuşturabilme ve ortak çabayı gösterebilme konusunda ‘maksimum kararlılık’ kararını aldık. Yani hem biz hem Fatih Belediyesi, en üst seviyede çalışmayı ortaya koyacağız. Tabii biz, Süleymaniye'nin bu koca gündemini tek bir binaya sıkıştırmayı asla istemiyoruz. Çünkü, mesele Süleymaniye'nin genelidir. Sadece Süleymaniye de değil aslında. Yani tarihi yarımadaya bakışımız da böyledir” dedi.
“HİÇBİR TEREDDÜDÜMÜZ KALMAMIŞTIR” “Birkaç konu tabii toplum tarafından merak ediliyor” diyen İmamoğlu, şunları söyledi: “Birincisi; malum İlim Yayma Cemiyeti'ne ait bir binanın yapım süreci ve ondan sonraki konuşulanlarla ilgili final cümlesini kurmak istiyorum, bir daha bu işin münazara edilmemesi hususunda. Bir kere yaptığımız toplantıda, İlim Yayma Cemiyeti'nin bu binayla ilgili maksimum fedakarlığı ve sürecin düzeltilmesi hususunda, ortaya koyacağı fedakarlığı yapması hususunda hiçbir tereddüdümüz kalmamıştır. Bu bağlamda bir çalışma yapılması kararını verdik. Bu kararı verirken de temel prensibimiz şu: Elbette birincisi, Süleymaniye'nin silüetini bozmaması. Bir başka husus da bu binanın, tarihi kayıtlarda bulunan kimliğine uygun cephe tasarımına kavuşarak tamamlanması hususunda prensip kararı verdik. Hem Büyükşehir Belediyemizin hem de Fatih Belediyemizin teknik arkadaşları bir araya gelecekler. Ortak bir çalışmayla beraber, İlim Yayma Cemiyeti'ni de bu işe katarak bir karar verilecek ve ona göre bu yapının inşası devam edecek. Bu hususta bütün teknik arkadaşların huzurunda, iki belediye başkanı olarak da bu taahhüdü toplumumuza beraberce vermiş olalım.”
“39 ADA” AÇIKLAMASI Ele aldıkları bir diğer konunun, Fatih sınırlarında “39 ada” diye tariflenen yenileme alanıyla ilgili olduğunu belirten İmamoğlu, “İçinde KİPTAŞ'ın olduğu ve bir yabancı firmanın da ihaleyi alan bir konsorsiyum şeklinde yürütüldüğü bir yapılaşma alanıyla ilgili bir çalışma var. Burada kaygılarımız var, tereddütlerimiz var. Bir kere onun da altını çizelim. Kaygılar ve tereddütler konusunda da ortaklaşıyoruz hem Fatih Belediyesi hem Büyükşehir Belediyesi. Bugün itibariyle baktığımız pencere, bu alanda da ortak bir çalışma yürütülmesi hususu var. Ama buradaki ilişkiyi önce ilgili kurumlarımız ele alacak, başta KİPTAŞ ve ortağı olan yabancı firma. Ki bu daha önceki dönemde protokol yapılmış bir işlemdi. Buradaki süreci ele alacaklar. Bundan sonra nasıl sürdürülmesi konusundaki arka planda yürütülen çalışmaları da dikkate alarak bir süreç başlatacaklar. Buradaki süreçte oluşacak gelişmeleri de biz zaman içerisinde kamuoyuyla, yine böyle müşterek paylaşacağız” bilgilerini aktardı.
“BU SİLUETİ SAHİPLENİYORUZ” İstanbul’un binlerce yıllık kadim bir tarihe sahip olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Tabii ki bu kentin bir de 600 yüz yılı aşkın bir tarihe sahip Osmanlı bölümü var, çağı var. Bu çağın da belki de hani en simgesel, en kadim görüntüsü Süleymaniye’dir. Bu silüeti hepimiz hem şehrin bireyleri olarak sahipleniyoruz -bütün tarihini sahiplendiğimiz gibi- hem de manevi olarak inancımızla da sahipleniyoruz bu görüntüyü. Ve bu görüntüde sahiplendiğimiz bu duygunun siyaseti yok. Burada bunun teminatını, bunun bakışını hem Fatih Belediyesi Başkanı Ergün Turan Başkanımız hem ben hem bütün burada bulunan arkadaşlar, bütün bürokratlar, bulunmayan insanlar da bu duyguyu paylaşıyor. Bu bağlamda her aşamasını vatandaşımızla paylaşarak, umut ediyorum çok güzel bir sonucu İstanbul halkına burada sunmak istiyoruz” dedi.
TURAN: “BİZDEN SONRAKİ NESİLLERE DAHA İYİ BİR SÜLEYMANİYE BIRAKMAK İÇİN ÇALIŞACAĞIZ” “Gerçekten çok faydalı bir çalışma oldu” diyen Turan da “Sayın Başkan’ın da ifade ettiği gibi, Süleymaniye hepimizin ortak değeri. Süleymaniye, sadece yöneticilerin kaygısı değil. İstanbul'u seven herkesin İstanbul'la ilgili beklentileri var. Neticede İlim Yayma Vakfı bir açıklama zaten yapmıştı. Gerçekten iyi bir açıklamaydı. Şu anda bizim konuşmalarımızdan farklı bir açıklama değildi. Kat eksiltmede dahil gereğini yapacağını söyledi. Süleymaniye’nin tamamı üzerinde bir çalışma yapılması gerekiyor. 1960’lı, 70’li yıllardan itibaren birçok insanın Süleymaniye’ye her geldiğinde, Sayın Başkan gibi, bizim gibi yöneticilik yapan herkesin hayali, Süleymaniye’yi bu yere çevirmek. Adım adım herkes kendi çabasıyla bir şey yapmaya gayret etti. Ama inanıyorum ki bugün hem Büyükşehir’de hem bizim tarafımızda yüksek bir tecrübe var. İş birliği içerisinde, gerçekten siyaset üstünde tutarak -ben de buna inanıyorum Sayın Başkan’ın belirttiği üzere- Süleymaniye’yi inşallah dönemimizde, bizden sonraki nesillere daha iyi yönetilebilecek bir Süleymaniye bırakmak için çalışacağız” ifadelerini kullandı.
“YEREBATAN” MÜJDESİ: MAYIS AYINDA BULUŞMAK ÜZERE İmamoğlu, Süleymaniye’den, kentin bir başka sembol eseri Yerebatan Sarnıcı’na geçti. Restorasyon çalışmalarında sona doğru yaklaşılan tarihi sarnıçta incelemelerde bulunan İmamoğlu, şu bilgileri paylaştı: “Burada çok hassas bir çalışma yürütüldü. Özellikle sarnıcın depreme dayanıklılığı konusunda çok hassas, özel tedbirler alındı. Aynı zamanda çok hissedilmeyen bazı zemindeki -ki arkadaşlarımın ifadesi- 6’ncı yüzyıla ait bu kaplamaları görebilir, hissedebilir, hatta yeni platformla ona yakınlaşabilir bir boyutta bir çalışma sonuçlanmak üzere. Umut ediyoruz ki, baharda çok güzel bir müjdeyi İstanbul'la bu yeni haliyle, çok keyifli haliyle, çok özel anların hissedileceği bir biçimiyle Yerebatan Sarnıcı’nı İstanbulluların beğenisine, hatta bütün dünyanın beğenisine sunacağız. Burasının insanların gezintileriyle, kültürle, sanatla daha da etkili hale geleceğini şimdiden hissedebiliyorum. İçinde olup da bunu hissetmemek mümkün değil. İnsanın böyle hani tüylerini diken diken eden, nasıl kadim bir şehirde yaşadığımızı bir kez daha hissettiren çok özel bir mekan burası. Bütün tarihi dokuya duyduğumuz saygının bir benzeri olarak, Yerebatan Sarnıcı’nı da kusursuza yakın iyi bir restorasyonla, bundan sonraki işletme kavramında da en hassas davranışlarla, dünyanın keyifle buluşma noktalarından birisi olacağını şimdiden müjdeleyebilirim. İstanbul'umuza hayırlı olsun. Mayıs ayında buluşmak üzere.”