Yılmaz Erdoğan'a Organize İşler Sazan Sarmalı tepkisi
Yılmaz Erdoğan'ın sinemalarda gösterimi devam eden Organize İşler Sazan Sarmalı filminin Netflix üzerinden yayınlanmasına Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği ve Televizyon ve Sinema Film Yapımcıları Meslek Birliği’nden tepki geldi
Yılmaz Erdoğan’ın sinemada gösterimi devam eden yeni filmi Organize İşler Sazan Sarmalı Netflix’te yayına girdi.
Sosyal medyada yankıları süren gelişme sonrası Erdoğan konuyla ilgili bir açıklama yapmazken ilk açıklama Televizyon ve Sinema Film Yapımcıları Meslek Birliği’nden geldi.
Birliğin başkanlığını yürüten Birol Güven imzasını taşıyan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Televizyon ve Sinema Film Yapımcıları Meslek Birliği olarak bir filmi vizyondayken aynı anda dijital platformlarda da gösterime sokmanın sinema sektörümüze telafisi mümkün olmayan zararlar vereceğini düşünüyoruz."
"Çok uzun bir süredir yeni sinema yasası için verdiğimiz mücadele öncelikle sinemamızın geleceği içindi. Bilet geliri olmayan, sinema işletmecilerinin ekonomik sıkıntı içinde olduğu bir sinema sektörünün ne geleceği olur ne de özgürlüğü."
"15 Şubat 2019 tarihinde ortaya çıkan yeni durum tüm sektörümüzü olduğu gibi bizi de şaşkınlık içinde bırakmıştır. Tek söyleyebileceğimiz şudur; bu Televizyon ve Sinema Film Yapımcıları Meslek Birliğinin ortak kararı değildir, BKM adlı üyemizin kendi ticari kararıdır. Birliğimiz bu kararı yanlış bulmakta ve milli sinemamız için çok kötü bir gelişme olarak değerlendirmektedir."
"TESİYAP olarak sinemanın herhangi bir bileşenini dışarıda bırakan hiçbir gelişmeyi onaylamıyor ve 'film, sinema salonlarında izlenir' felsefesiyle salon işletmecilerinin yanında olduğumuzu kamuoyuna duyururuz."
Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği de (SİSAY) bir açıklama yayınladı. "Organize İşler Sazan Sarmalı filminin aynı anda VOD platformlarda da gösterime girişini; bunca sancılı sürecin ardından vardığımız şu noktada büyük şaşkınlık ve üzüntüyle karşılıyoruz" denilen açıklamada şu sözler dile getirildi: "Yapımcılarının film üretemez hale geldiği şartlarda Türk Sinemasının varlığını sürdürebilmesi mümkün değildir. Bu inançla Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği SİSAY olarak kamuoyunda ‘mısır savaşları’ diye anılan ama özünde şeffaflığı ve eşitliği öneren ‘yapımcı-sinemacı’ görüşmelerinde yapımcılarımızın hep yanında olduk."
"Yeni sinema yasası sürecinde de desteğimizi esirgemedik; - yeni yasa konuya 360 derece temel çözümler getirmek yerine yapımcı haklarını koruma merkezli olsa da ve sinema işletmelerinin ticari esneklik ve özgürlüklerine kısıtlamalar ve taşkın cezalar da getirse, Türk Sinemasının geleceği adına SİSAY olarak her platformda lehte görüş verdik "
"Ancak çıkan yasanın yaptırımlarının altı ay ertelenmiş olması nedeniyle bazı yapımcı şirketler, sezonun en yüksek gişe beklentili filmlerini belirsiz bir tarihe ertelemiş ve bu da sektörde büyük bir düşüş ve ekonomik krize neden olmuştur."
"Bu süreçte BKM ile filmin ortağı ve dağıtımcısı konumunda bulunan CJ Entertainment şirketi, Organize İşler 2 Sazan Sarmalı filmini kanunun getirdiği yaptırımlar yanında sinema sahiplerinden aldığı fiyat artırımı taahhüdüne ve sinemalara özel şartlar yükleyerek vizyona sokmuş olmalarına rağmen, aylar evvel sinemalar ile eş zamanlı oynayacak şekilde VOD platformlara da satmış ve bu satışı sektörden gizleyerek sektörel teamüller ve etik değerlere ters düşen bir ilke imza atmışlardır. "
"Ulusal basınımıza “Türk Sinemasında devrim” başlığı ile yansıyan bu gelişme, Türk sineması için devrim değil bir darbedir. Salonlarımızda oynatmakta olduğumuz Organize İşler Sazan Sarmalı filminin aynı anda VOD platformlarda da gösterime girişini; bunca sancılı sürecin ardından vardığımız şu noktada büyük şaşkınlık ve üzüntüyle karşılıyoruz "
"Dünyadaki örneklerinde ülkeler kendi ulusal sinema sektörünü korumak amaçlı olarak, filmlerin sinema gösterimleri ile dijital platformlardaki gösterimleri arasında 4-6 ay arasında bir süre sınırı koymuştur. Ve bu düzen çoğu ülkede kanunla değil sektörel vizyon ve etik değerlerle korunur. Maalesef yaşanan gelişmeler benzer sınırlama ve düzenleme konusunda ülkemizde kanun yapıcının acilen devreye girmesi gerektiğini göstermektedir. "
"Çünkü Sayın Cumhurbaşkanımız ve Kültür ve Turizm Bakanımızın Türk Sinemasının gelişimi için bizzat tam destek verdiği bu dönemde yaşanan durum, sadece gişe kaybı değil ülke sinemasına vereceği hasar nedeni ile milli menfaatlerimiz açısından bir yapımcının kar-zarar perspektifini çok aşan boyutta, büyük bir risktir. "
"Sektörün ortak iradesinin altını çizmesi açısından TESİYAP ve SEYAP’ın yaptığı açıklamalar yüreklere su serpmiştir. Ancak benzer bir travmanın tekrar yaşanmaması için kanun yapıcının dünyadaki mevcut örneklerdeki gibi süre sınırı getirmesini bekliyoruz. Bu konuda SİSAY olarak hukuki ve eylemsel girişimlerimiz olacaktır. Film, sinema salonunda izlenir; Türk sinemasının varlığını sürdürmesi için tüm sektör paydaşlarımızı ve ilgilileri ortak duyarlılığımıza sahip çıkmaya davet ediyoruz."