Selen Görgüzel Alkan'dan çok konuşulacak açıklamalar: Su gibi kızlar Hamdi'ye yazıyor
Hamdi Alkan'ın eşi Selen Görgüzel Alkan Hüriiyet'ten Tülay Demir'e çok konuşulacak açıklamalarda bulundu. İşte o röportaj...
◊ Oyunculuktan sonra şarkıcılığa adım attın. Seninle ilgili önyargıları bilen biri olarak, direkt şu soruyla başlamak istiyorum, kariyerin Hamdi Alkan sayesinde mi parladı? - Hamdi gibi değerli bir sanatçının eşi olmak tabii ki çok güzel. Onunla beraber olduğum, bir yuva kurduğum için mutluyum. Ama şu var, ben Selen Görgüzel olarak zaten ayrı bir kişiliğim. Ayrıca 15 yaşından beri bu sektörde mücadele veriyorum. Üstüne üstlük kadın başına mücadele ettiğinde yaşadığın zorluklar 10 misli fazla oluyor.Çalışmaya ilk Okan Bayülgen’in programında başladım. ◊ Görevin neydi? - Bildiğin set paspaslıyordum, bant taşıyordum, sanatçılara çay kahve getiriyordum. Ama aynı zamanda okuyordum. Ondan sonra Kanal 6’da kendi programımı yapmaya başladım. Daha sonra TGRT’de muhabirlik maceram başladı. Ardından televizyon programcılığı ve sunuculuk ile yola devam ettim.
◊ Oyunculuk bir türlü gündeme gelmiyor bu arada... - Amaç en başından beri oyunculuktu aslında. Bunlar harçlığımı çıkardığım, hayalini kurduğum oyunculuk eğitimi için para biriktirdiğim işlerdi. Ama planladığım gibi olmadı. ◊ İşler ters mi gitti? - Aksine, kısa zaman içinde keşfedildim ve “Mahallenin Muhtarları” gibi bir diziye kabul edildim. Böylece oyunculuk hayatım başlamış oldu.
◊ Oyunculuk bir türlü gündeme gelmiyor bu arada... - Amaç en başından beri oyunculuktu aslında. Bunlar harçlığımı çıkardığım, hayalini kurduğum oyunculuk eğitimi için para biriktirdiğim işlerdi. Ama planladığım gibi olmadı. ◊ İşler ters mi gitti? - Aksine, kısa zaman içinde keşfedildim ve “Mahallenin Muhtarları” gibi bir diziye kabul edildim. Böylece oyunculuk hayatım başlamış oldu.
◊ Mesleğine evliyken de devam edemez miydin? - Çok küçük yaşta anne olduğum için mesleğimde o kadar aktif olamazdım. Aslında kendim istediğim için değil de metazori durumlardan dolayı mesleğimden ayrı kaldım. Yıllar sonra tekrar döndüğümde her şey çok değişmişti. ◊ Kaç yıl evli kaldın? - Yani şöyle söyleyeyim, ben özgürlüğüme 2003 yılında kavuştum. Pardon 2005. Hiçbir zaman pes etmedim, yılmadım. Kendime arabesk bir dünya yaratıp “Ah ben neler çekiyorum” diye sızlanmadım. Aksine her acı daha da güçlendirdi beni.
◊ Şöhret, çocukluk hayallerin arasında mıydı? - Ana amacım ünlü olmak değil, iyi bir oyuncu olmaktı. İyi bir oyuncuysanız zaten akabinde ünlü oluyor, tercih ediliyorsunuz. Ama yeni jenerasyon için üzülüyorum. ◊ O niye? - Çünkü onlar direkt olarak magazin sayfalarında yer almayı hedefliyorlar. Belki onlar bu şekilde mutlular, sonuçta kimsenin hayatını eleştirmiyorum.
BEN HAMDİ ALKAN’LA VAR OLMADIM ◊ Sen yaşadığın fırtınaları nasıl atlattın? - En önemlisi hep kendimi yetiştirmem, adımlarımı o şekilde atmam. Selen’i belki 30-35 yaşından sonra tanıdı insanlar. Belki de Hamdi Alkan’la tanıdılar. Ama ben sadece Hamdi Alkan’la var olmadığım için devamı geliyor işte. ◊ Özellikle de şarkıcılık... - Şarkı söylüyorum, oyunculuk yapıyorum, yaratıcı drama eğitmeniyim, oyuncu koçluğuna devam ediyorum.
◊ Gel gelelim kendini bir türlü anlatamıyorsun insanlara... - Bana karşı hep bir önyargı var ya “sadece güzel” kadın, magazin sayfalarına mayoyla çıkan kadın. Ben de durmadan “Bakın ama ben o değilim, benim şuyum var, buyum var, sandığınız gibi değilim” diyorum. Çok sıkıldım bundan. ◊ Pes mi edeceksin? - Yoo, artık işlerim ve yaptıklarım kendini gösterecek. Bu belki başkalarınınki kadar kısa sürede olmayacak ama illa ki olacak.
◊ Hayatını yazacakmışsın diye duydum. - Ben değil, çünkü kitap yazamam, haddimi biliyorum. Ama yazdıracağım hayatımı.Zamanı geldiğinde çok şey var anlatacağım. İnsanlar okudukları zaman üzülecekler, sevinecekler, örnek alacaklar. Kimisi “Yalan söylüyor, bunları yaşamış olamaz, atıyor bu kadın” diyebilir. Şizofren diyen bile çıkabilir. ◊ O kadar mı dram var yani? - Sadece dram değil, yaşadığım aşk, şiddet, varlık, yokluk, çok şey var. Ben pek kadın gibi bir kadın değilim. Amazon kadını gibiyim. Hepimizin acılardan geçmişliği var ve o acılar bizi biz yapıyor. ◊ Dönem dönem Hamdi Alkan’la evliliğiniz hakkında haberler çıkıyor, ayrıldılar gibi... - Bence Hamdi ile beni pek yakıştırmıyorlar, ondan. (Gülüyor) Bir de o önyargı var ya, “Hamdi ile ismini duyurmak için evlendi, artık ayrılır” gibi... Kafalarda böyle bir senaryo olduğu için evliliğimizden beklentileri de ayrılmamız.
SU GİBİ KIZLAR HAMDİ’YE YAZIYOR ◊ Hanginiz daha kıskançsınız? - İlk zamanlarda ikimizin de kıskançlıkları vardı. ◊ Neden kıskanırdınız birbirinizi? - Erkek denince aklıma hep çapkın, eşini ya da sevgilisini aldatan adamlar geliyordu. Bir de yani Hamdi sinema sektöründe adı geçen biri, su gibi kızlar yazıp çiziyor ona oyuncu olmak için.Kadınsın, ister istemez rahatsız oluyorsun. Dünya güzeli kızlar ünlü olabilmek için öyle şeyler yapıyorlar ki inanamazsın. Kocanın da bir gün bu ilgiye yenik düşebileceği düşüncesi oluşuyor. Ama Allah’a çok şükür Hamdi çok aklı başında bir adam. Bu anlamda beni çok rahatlattı, hayata ve erkeklere bakış açımı değiştirdi.
◊ Eşin seni neden kıskanıyordu peki? - Onun da ilk zamanlarda kafası karışıktı. Ama zamanla her şey yerine oturdu. Yine de hâlâ benim sahneme gelmiyor. ◊ Niye? - Belki kıskançlıktandır. İşimin önüne geçmek istemiyor da olabilir. ◊ Dekolte dozu da bazen sıkıntı yaratıyor sanki... - Hamdi’nin benimle ilgili yaptığı müdahalelerin kıskançlık olarak algılanması yanlış.
◊ Kıskançlık değilse ne? - “Selen, bak sen çok iyi şarkı okuyorsun. Ama buna rağmen yırtmacın, mayon konuşuluyor. Ben buna tepki veriyorum. Yetenekli bir kadınsın. Yoksa istersen çıplak gez” diyor. Aslında tepkisi buna. Tamam yırtmaç da konuşulsun ama daha birçok özelliğim var, o açıdan haklı aslında.
ÇOCUKLARLA ÇOK KEYİFLİ BİR AİLE OLDUK ◊ Çocuklarla aranız nasıl? - Zeynep zaten yurtdışında okuyor. Ayşe annesiyle, Urla’ya yerleştiler. İlknaz da Ankara’da iç mimarlık okuyordu ama artık eğitimine İstanbul’da devam ediyor. Çok keyifli bir aile olduk. ◊ Çocukların gelecek planlarına müdahale ediyor musunuz? - Zaten Zeynep kendi yolunu çizdi, hem mesleki eğitimini tamamlamak üzere hem de bu anlamda rüştünü ispat etti. Ayşe ise daha çok küçük. İlknaz’a teklif alıyor ama sektörden uzak durmayı tercih etti.
◊ Ne korkuttu gözünü? - “Anne çektiğin zorlukları biliyorum ve aynı şeyleri yaşamak istemiyorum” diyordu. Çektiğim zorlukları gördü gerçekten. Ama Hamdi’den ve her şey düzene girdikten sonra daha mantıklı düşünmeye başladı. ◊ Bundan sonra sahneye ağırlık vereceksin gibi görünüyor. - Evet. Müzik hayatıma yeni girmedi. Küçükken Önder Bali korosundaydım. Bestelerini yapan bir çocuktum.
YOLA ŞARKICI SELEN OLARAK DEVAM EDECEĞİM ◊ Şimdi single, albüm çalışmaları ne durumda? - 2012’de bir albüm yapmıştım. Son dönemde üç-dört ay arayla iki single yaptığım için de yine albüm çıkarmışım gibi algılandı. ◊ Sahne çalışmaları nasıl gidiyor? İlgiden memnun musun? - Çok güzel. “Keşke oyunculuk uğruna bu kadar sürüneceğine çok daha önceden sahneye başlasaydın, müziğe daha çok ağırlık verseydin” diyorlar. (Gülüyor) Tamam oyunculuk da çok güzel, eyvallah ama ben sahnede çok mutluyum. Tiyatroyu da çok seviyorum, şarkı söylemeyi de. İnsanların tepkisini, duygusunu sıcağı sıcağına alıyorum çünkü. Çok mutluyum çok. ◊ Böyle devam yani... - Evet evet. Kendi bestelerimi de yapacağım. Bundan sonra şarkıcı Selen Görgüzel olarak devam edeceğim. Tabii beni heyecanlandıran bir proje gelirse oyunculuğa da kapım açık.
JENNIFER LOPEZ YAPINCA “HELAL OLSUN” BEN YAPINCA “KOCA KADINSIN, AYIP!” ◊ Dekolteyi seviyorsun... - Yani dünyada neyiniz varsa onu ön plana çıkarırsınız; sesiniz, yeteneğiniz, fiziğiniz... Fakat ben, bende olanları kapatmakla uğraşıyorum! Dünya starlarına bakın... Madonna, Beyonce, Jennifer Lopez, Shakira... Sahneye neredeyse çırılçıplak çıktıkları halde herkes onları alkışlarken biz ayıplanıyoruz. Jennifer Lopez bikiniyle fotoğraf koyuyor, “Helal olsun 50 yaşında kadın” deniyor. Ben Instagrama bir foto koyuyorum, “Ayıp değil mi? Koca kadınsın, evlisin” yazıyorlar.