Koronavirüs kalıcı hasar bırakır mı? Covid-19'un kalbe bıraktığı hasarı gösteren 6 örnek!
Koronavirüs belirtileri her geçen gün farklı şekilde karşımıza çıkarken ''koronavirüs kalıcı hasar bırakır mı?'' sorusu da hafızaları meşgul ediyor...
COVID-19 hastalarının akciğerinde hasar kaldığı veya solunum sorunları yaşadığı sık sık görülüyor. Virüsün, nefes almakta zorlananlara hissettirdikleri, aktris Alyssa Milano'nun sözleriyle gündeme geliyor: "Bir fil göğsümde oturuyormuş gibi". Korona hastalarında kalp çarpıntısı yaşandığı biliniyor. Ancak son birkaç hafta içinde yapılan araştırmalara göre, elde edilen sonuçlarda "hiçbir zaman koronavirüs enfeksiyonunun neden olduğu semptomları göstermemiş kişilerde" bile kalp hasarının meydana gelebileceği vurgulanıyor. İşte, koronavirüsün kalbe etkilerini gözler önüne seren örnekler...
Araştırma sonucu elde edilen bulgular neticesinde, profesyonel spor liglerinin oynanıp oynanmaması hakkında alınacak kararlarında ne kadar önemli olduğuna dikkat çekiliyor. Indiana Üniversitesi'nde koronavirüs sonucu oluşan kalp rahatsızlıkları sebebiyle yorgun düşen hücum kenar oyuncusundan, kalbindeki komplikasyonlar sebebiyle sezonu tamamlayamayan Houston Üniversitesi oyuncusuna kadar pek çok profesyonel futbolcu sezonun bitirilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.
ESPN'nin paylaştığı rapora göre, bir okulda, bir düzineden fazla sporcu koronavirüs enfeksiyonu sonrasında miyokardiyal (kalp kası) hasar ile karşı karşıya kaldığı belirtildi. Raporda, koronavirüs semptomunu göstermeyen sporcuların, spora devam etmesi sebebiyle oluşan bu rahatsızlığın hayatlarını yüksek oranda tehlikeye soktuğu gözler önüne serildi. Boston Red Sox as atıcısı Eduardo Rodriguez, gazetecilere verdiği demeçte "100 yaşında gibi" hissettiğini söyledi. Rodriguez: "Bu (kalp) vücudumuzun en önemli kısmı, bu yüzden bunu duyduğumda fazlasıyla korkmuştum. Artık ne olduğunu bilmeme rağmen hala korkutucu."
Miyokardit / Kalp kası iltihabı, genellikle olaysız bir şekilde düzelse de, kalp ritim bozukluğu, kronik kalp yetmezliği ve hatta ani ölüm gibi ciddi komplikasyonlara neden olabiliyor. Kısa süre önce eski bir Florida basketbol oyuncusu olan ve profesyonel spor hayatına Sırbistan'da devam eden Michael Ojo, bir maçından hemen sonra kalp komplikasyonları sebebiyle yaşamını yitirdi. Elde edilen araştırma sonuçları, miyokardit ve COVID-19 ikilisinin tehlikesini daha çok ortaya çıkarıyor. Kalbe saldıran koronavirüs, her yaştaki hastayı zorluyor.
The Lancet'te yayınlanan bilgiye göre, doktorlar yakın zamanda 11 yaşındaki multisistem inflamatuar sendromu (MIS-C) olan bir çocuğun miyokardit ve kalp yetmezliğinden yaşamını yitirdiğini belirledi. Otopside, patologlar çocuğun kalp dokusunda bulunan koronavirüs partiküllerini tespit ederek virüsün ölümüne doğrudan neden olduğunu açıkladılar. Ayrıca araştırmacılar, yaşamını yitiren 6 araştırmacıyı daha araştırdıklarında, hastaların kalp kasında viral proteinin yer aldığı belirtildi. Bu hastaların, akciğer yetmezliği ya da aileden kalma herhangi bir kalp hastalığı öyküsü bulunmadığı da yinelendi.
Bir kardiyoloji şefinin açıklamasına göre, bazı COVID-19 hastalarında virüsten kurtulduktan kısa bir süre sonra miyokardit geliştiği görüldü. Bu grup, genç yetişkin yaş aralığında yer alıyor. Koronavirüs testi negatif çıkan ve bu sonuçtan dört hafta sonra kalbinde miyokardit gelişen bir hasta, perikardit (kalp zarı iltihaplanması) tedavisi görmeye başladı. 40'lı yaşlarındaki başka bir hastanın miyokardit nedeniyle kalp fonksiyonları zarar gördü. Miyokardit, bir başka kişinin tekrarlayan ve tehlikeli kalp ritimleri yaşamasına ve bundan korunması için defibrilatör (kalp atışını normal hale getirmek için kullanılan alet) takmasına sebep oldu.
Bir sağlık çalışanı olan 34 yaşındaki J.N., COVID-19 semptomlarından ve sonrasında yaşadıklarından bahsetti. İlk olarak Mart ayı sonlarında ortaya çıkan belirtiler arasında; yüksek ateş, göğüste sıkışma, mide bulantısı, kusma ve ishal geliştiğini ve sonrasında ise COVID kaynaklı miyokardit ve ciddi kalp yetmezliği teşhisi konduğunu belirtti. Hastanede iki hafta kalan sağlık çalışanı, taburcu olduktan sonra da hastalığının bazı dönemlerde nüks ettiğini ifade etti. J.N. bir yaşındaki kızını merdivenlerden yukarı taşımak gibi günlük faaliyetlerin onun yorgun hissetmesine neden olduğunu söyledi. Ayrıca, Mart ayından beri çalışamıyor.
Bazı raporlara göre, COVID-19 kaynaklı ölümlerin yüzde 7 kadarı miyokardit kaynaklı. Bazı raporlara göre ise, bu çok daha yüksek bir oran. Virüs hastalarında bunun yaygınlığı ise tam olarak bilinmemektedir. Amerikan Kardiyoloji Koleji Dergisi'nde yayınlanan bir araştırmada, COVID olmayan hastaların yüzde 78'inde bir tür ventriküler aritmi ( kalp ritim bozukluğu) meydana geldiği bulundu.
Uzmanlar, miyokardit vakalarının yarısının kronik bir komplikasyon olmaksızın düzeldiğini tahmin ediyor, ancak bazı çalışmalar, COVID-19 hastalarının, virüsü kaptıktan aylar sonra rahatsızlığın belirtilerini gösterdiğini gözler önüne seriyor. Koronavirüs enfeksiyonu kapan ve iyileşen 139 sağlık çalışanını içeren çalışma, ilk semptomlardan yaklaşık 10 hafta sonra, koronavirüs hastalarının yüzde 37'sine miyokardit veya miyoperikardit teşhisi konduğunu gösteriyor.
Almanlar tarafından yapılan araştırmada, hafif veya orta şiddetli semptomları olan COVID-19 hastalarının yüzde 78’inin, ilk teşhislerinden iki ay sonra kalp romatizması gösterdiği bulundu. 10 kişiden altısının ise kalıcı miyokardiyal enflamasyona sahip olduğu keşfedildi. Araştırma yöneticisi Elike Nagel, "Kişisel görüşüm, COVID önümüzdeki yıllarda kalp yetmezliği rahatsızlığını artıracaktır."dedi.