Omicron ile üst solunum yolu hastalıklarını ayırt etmek mümkün mü?
Dr. Rıdvan Karaali, koronavirüs ile diğer virüslerin sebep olduğu üst solunum yolu enfeksiyonlarının belirtilerinin benzer olmasına ilişkin değerlendirmede bulundu.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Rıdvan Karaali de Omicron varyantı ve salgına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Rıdvan Karaali üst solunum yolları enfeksiyonları ve koronavirüs semptomlarının büyük benzerlik taşıdığına dikkat çekerken vatandaşları önlemlere uyum noktasında uyardı.
"SEMPTOM OLARAK AYIRMA İHTİMALİMİZ ÇOK YOK" Korona virüs ile diğer virüslerin sebep olduğu üst solunum yolu enfeksiyonlarının belirtilerinin benzer olmasıyla ilgili konuşan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Rıdvan Karaali; “Geçtiğimiz sene özellikle sokağa çıkma kısıtlamaları ve çok ciddi kişisel önlemlere uyumla birlikte çocuklar okula hiç gitmediği için korona dışındaki solunum yolu hastalıklarını neredeyse hiç görmemiştik. Bu sene koronayla birlikte diğer solunum yolu enfeksiyonlarını da görüyoruz. Okulların açık olması, toplu kullanılan alanların açık olması ve biraz da önlemlere geçen seneye göre riayetin azalmasıyla birlikte hem korona sayılarında hem de korona dışındaki vaka sayılarında artış var. Semptom olarak ayırma ihtimalimiz çok yok. Yoğunlukla vatandaşlar üst solunum yolu semptomlarıyla, burun akıntısı, hapşırma hafif öksürük, boğaz gıcıklanması gibi semptomlarla başvuruyor. Koronanın özellikle omicron varyantında da bu semptomlar birazcık daha ön plana çıkıyor. Bu semptomları gösteren kişinin, semptomlar geçene kadar kendisini izole etmesi, toplumdaki yayılımını önlemek için test yaparak sonucuna göre hareket etmesi daha doğru olacak” dedi.
Omicron varyantına ilişkin yapılan testlerde kişi hasta olsa dahi negatif çıkabildiği iddialarına ilişkin konuşan Dr. Rıdvan Karaali; “Tüm testlerde böyle bir ihtimal mevcut. Testler hastalıkları yüzde yüz göstermeyebilir. Testin yapılma zamanıyla da alakalı olabilir. Endişeye kapılacak kadar yalancı negatiflik yani hastalık var iken negatif çıkma ihtimali yüksek değil. Testin saptayamadığı virüs, taşısak da bulaştırıcılık oranı düşük olabilir. Bu varyantın nereye evrileceğini öngörmek şu aşamada çok doğru değil. Olumlu güzel bir ihtimalde mevcut, umarız o yönde bir ilerleme olur. Önümüzdeki ilkbahar yazdan itibaren koronayı çok daha az konuşuyor oluruz. Bundan bir ay önce yaptığımız testlerdeki pozitiflik oranı yüzde 3-5’lerde iken son 2 hafta içerisinde yaptığımız testlerdeki pozitiflik oranı yüzde 15-20 arasına çıktı. Bu artışı nasıl sınırlandırabiliriz, özellikle hatırlatıcı doz aşıları eksik olanların hatırlatıcı doz aşı yaptırması ve daha önemlisi kişisel koruyucu önlemler. Sadece maske değil, maske, mesafe, kalabalık ortamlarda bulunmamaya Özellikle ocak şubat aylarında çok daha sıkı riayet edersek bunu sınırlandırmış oluruz. Çift maske ya da N-95 maskelerinin katkısı olabilir, öneri ama daha da önemlisi bu ortamlarda çok uzun süre bulunmamak. Toplu taşıma gibi kapalı ortamlarda uzun süre zaman geçirilecekse çift maske ya da ventilsiz N95 kullanılması uygun olabilir.
Solunum yolları enfeksiyonlarında başvurulan bitkisel ürünler ve karantina sürecinin azaltmasına ilişkin konuşan Dr. Rıdvan Karaali sözlerini şöyle sürdürdü; “Bitkisel ürünler çaylar, semptomları yavaşlatma için yani bir korona hastası tanısını alsa bile bunları kullanabilir. Bunlar da bir sakınca yok. Önemli olan; bu ürünlerin doğal halinde ulaşmak lazım. Paketlenmiş, çeşitli kimyasal yollarla elde edilmiş olanlar sadece korona döneminde değil, diğer dönemlerde vücudumuza zarar verebilir. Solunum yolu hastalığı semptomu gösteren kişiler ben korona mıyım değil miyim diye test yapmaya gidiyor. Varyantlarla birlikte görünen vaka sayılarıyla karantina süreçleri değişkenlik gösterdi. Omicron’un erken dönemde çok hızlı ve bulaştırıcılığının olması 5-7 günden sonra aslında tüm varyantlarla ilgili bulaşma ihtimalinin çok az dolduğunu biliyorduk ama delta, delta plus varyantının olduğu dönemde hastalığı ağır geçirme ihtimali yüksek olduğu için orada 7-14 gün karantinanın maksimum üst sınırı kullanılmış oldu. Omicron ile ilgili dünya genelinde verilere baktığımızda neredeyse hastaneye yatma oranı yok denecek kadar az. Şikayet ve semptom üzerinden siz koronasınız ya da değilsiniz öyle bir yaklaşım yapmak doğru olmaz. Salgına dair önümüzdeki bir, iki ay özellikle vaka sayılarının vaka sayılarının artacağı yüksek kalacağı bir dönem”
Yükselen pozitiflik oranının okullardaki yüz yüze eğitime ara verilmesine neden olup olmayacağıyla ilgili soruya yanıt veren Dr. Karaali; “Mevcut salgının seyri, toplum üzerindeki etkileri tahminimce bunu gerektirecek düzeyde değil. Yine de bugünden 2-3 hafta sonrası için bir öngörüde bulunmak doğru değil. Geçmiş bir ayı dikkate aldığımızda belirli önlemlerle, ciddi bir soruna neden olmadan süreç yürümüş oldu. Çok çok ciddi bir anormallik olmadığı sürece eğitime bu şekilde devam etmek uygun olacaktır” ifadelerini kullandı. (İHA)