Koronavirüs ile alerjik rinit belirtileri karışabilir: Görülme sıklığı giderek artıyor!
Artan polenlerin ortaya çıkardığı semptomların koronovirüs belirtileriyle karıştırılabileceğine dikkat çeken Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği, Alerjik Rinit Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Figen Gülen, merak edilenleri anlattı.
Havaların ısınmasıyla artan polen ve akarların duyarlı kişilerde ortaya çıkardığı semptomların koronovirüs belirtileriyle karıştırılabileceğine dikkat çeken Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği, Alerjik Rinit Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Figen Gülen, “Alerjiler tipik olarak, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı gibi şikayetlere sebep olur, koronavirüs ve gribal enfeksiyonlarda olduğu gibi ateşe yol açmazlar” dedi.
Polen mevsiminin başlamasıyla alerjisi olan hastalarda, şikayetlerin Covid-19’a bağlı olma endişesi de beraberinde geliyor. Özellikle ısınan havalarla birlikte, ortamda artan polen ve akar miktarları alerjide tipik olarak görülen, burun, göz ve solunum şikayetlerinin ortaya çıkmasına neden oluyor ve bu bulgular Covid-19 belirtileri ile karışabiliyor.
Alerjik Hastalıkların Görülme Sıklığı Giderek Artıyor! Alerjik rinitin dünya nüfusunun %20-40’ını etkilediğini belirten Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği, Alerjik Rinit Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Figen Gülen, “Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de alerjik hastalıkların görülme sıklığı giderek artmaktadır. Veriler toplumumuzda her 4 kişiden 1’inin alerjik hastalıklardan etkilendiğini göstermektedir. Alerjik rinit, enfeksiyon dışı en sık karşılaştığımız rinit nedenidir” dedi.
Alerjik rinit mi? Covid mi? Soğuk algınlığı mı? Havaların ısınmasıyla artan polen ve akarların etkisiyle duyarlı kişilerde ortaya çıkan semptomlar koronovirüs belirtileriyle karıştırılabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Figen Gülen; “Koronavirüse maruz kalındıktan sonra 2-14 gün içinde ‘ateş, kuru öksürük, halsizlik, baş ağrısı, boğaz kuruluğu ve nefes darlığı’ görülmektedir. Alerjiler tipik olarak, burun akıntısı ve burun tıkanıklığı gibi şikayetlere sebep olurken, koronavirüs ve gribal enfeksiyonlarda olduğu gibi ateşe yol açmazlar” diye konuştu.
Günümüzde alerjinin tek kesin tedavisinin aşı tedavisi olduğunun altını çizen Prof. Dr. Figen Gülen şu açıklamayı yaptı: “Duyarlı olunan ve klinikten sorumlu alerjenin, hastaya gittikçe artan dozlarda uygulanmasıyla tolerans sağlanır. En sık, polen ve akarla yapılmaktadır. Sadece alerji uzmanının uygulayabildiği bu tedavi, cilt altı ve dil altı olmak üzere, iki şekilde yapılabilir ve en az 3-5 yıl sürelidir.”
Alerji tedavilerinde kullanılan ilaçlar, enfeksiyona yatkınlık yapar mı? Antihistaminik ilaçların, bağışıklık sistemini etkileyerek enfeksiyon riskini arttırmayacağını belirten Gülen, “Steroid içeren ilaçların, koronavirüs bulaşma riskini arttırdığına dair hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Hastalar kullandıkları ağız, burun ya da nefes yoluyla alınan steroid içeren ilaçlara, kullandıkları dozlardan devam etmelidirler. İlaçları kesmenin, alerji ve astım atak riskini arttırabileceği unutulmamalıdır” dedi.
Prof. Dr. Figen Gülen, alerjik rinit ve soğuk algınlığı farkını ise aşağıdaki şekilde sıralıyor: Alerjik rinit ve soğuk algınlığı farkı nedir? Alerjik hastalıklar, bağışıklık sistemimizin çeşitli alerjenlere karşı tepkisinden kaynaklanan, bulaşıcı olmayan bir durumdur. Alerjik rinit bulaşıcı değilken, koronavirüs dahil viral enfeksiyonlar, öksürük, hapşırık ve yakın kişisel temas ile bulaşmaktadır. Alerjik rinit, kalıtsal özellik gösterir, yani ebeveynlerde de genelde alerjik şikayetler mevcuttur, enfeksiyonlar kalıtsal değildir.
Alerjik rinit, ev tozu akarı, polenler gibi alerjenlerle karşılaşınca gelişirken, soğuk algınlığı gibi enfeksiyonlar, virüs veya bakteri gibi mikroorganizmaların solunması sonucu gelişir. Alerjik rinit belirtileri, on beş günden uzun sürebilir ve her yıl tekrarlarken, enfeksiyon belirtileri, genellikle 7 günden daha kısa sürer ve her yıl aynı zamanda tekrarlamaz.
Alerjik rinitli hasta, ne zaman koronavirüs veya viral enfeksiyondan şüphelenmelidir? Yakın zamanda Covid-19 teşhisi almış kişiyle yakın teması olan alerjik rinitli hastanın enfekte olabileceğine dikkat çeken Gülen, “Alerjik rinitli hastanın her zamanki alerji şikayetlerinden farklı olarak gelişen ateş, öksürük, baş ağrısı, geniz akıntısı, halsizlik gibi şikayetlerinin olması enfeksiyon belirtisi olabilir. Bu tarz belirtilerde alerjik rinit hastaları en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalı, soğuk algınlığı, grip ve koronavirüs enfeksiyonu açısından tetkik edilmelidir” dedi.
Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD) Hakkında: Ülkemizde alerji ve immünoloji alanında kurulan ilk dernek olan Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD), erişkin- çocuk alerji ve klinik immünoloji uzmanlarını bir çatı altında toplamaktadır. Alerji ve Klinik İmmünoloji biliminin ve hizmetinin ülkemizde gelişimine katkı sağlamayı ve alerjik – immünolojik hastalıklar konusunda toplumda farkındalık oluşturulmasını hedefleyen AİD, uluslararası katılımlı kongre ve bilimsel toplantılar gerçekleştirerek branş hekimlerinin ve ilişkili sağlık personelinin en yeni bilgiler ile güncellenmesi sağlanmaktadır. Uluslararası bilimsel kurumlarla (AAAAI, EAACI, SIAF, WAO) iş birliği yapan dernek bu iş birliklerinin ışığında uluslararası kurumların düzenlediği kongre ve kursları ülkemizde başarıyla gerçekleştirmiş, ülkemizi başarıyla temsil ederek biliminin ilerlemesine önemli bir katkı sunmuştur. Yine farkındalık yaratma misyonuyla öne çıkan dernek, üyeleri için bilimsel toplantılara katılımı için maddi destek sağlamakta dernek üyeleri dışında da bedelsiz bir şekilde kurs ve okul şeklinde çeşitli eğitim toplantıları düzenlenmektedir.