Amazon kabilesi Matses halkı ruhlarına sahip olmak için ölen yakınlarını yiyor
Peru'da Amazon Ormanı'nın derinliklerinde yaşayan kabile Matses Kabilesi, gelenekleriyle ve görüntüleriyle şaşırtıyor.Çoğu insan için erişilmez olan bu kabile, ruhlarına sahip olmak için kendi ölülerini yiyor...
Peru'daki Galves Nehri kıyısı boyunca seyahat eden Moskovalı Rus maceraperest Alexey Koibow inanılmaz görüntüler sergileyen Matses kabilesini fotoğrafladı.
Amazon'un en eski kabilelerinden olan Matses'teki kadınların en belirgin özelliği benzersiz bıyıkları ve yüzlerindeki dövmeler. Alexey Kolbow tarafından çekilen fotoğraflar, demuzh adı verilen bıyıkları sergiliyor. Matses kabilesinin kadınları, hurma ağacı yapraklarının ince liflerinden elde etikleri bıyıkları burunlarına takıyor. Güzelleşmek için, yüzün her bir yanına bu bıyıklardan on tane takılabiliyor.
Fotoğraflar Matses kabilesindeki çocukların yüzlerinde kırmızı boyalar olduğunu gösteriyor, kabilenin inanışına göre kırmızı renkli süsler kişiye güç sağlıyor. Matses kabilesinin benzersiz görünüşü, kabile halkının diğer kabileler tarafından kaçırılmasını önlüyor.
Alexey Kolbow, kabilenin geleneklerini şu sözle özetledi "Kabile üyelerinden biri bana, büyükbabaları öldüğü zaman ritüelleri gereği ölünün bacağını yediklerini söyledi"
Alexey, iki gün süren yolcuğun ardından Matses'lerin köyüne vararak kabile halkı ile sekiz gün geçirdi. Kabile, zaman zaman turistik ziyaretlere maruz kalsa da kendi geleneklerine göre yaşamayı ve törenlerinde insan eti yemeyi sürdürüyorlar. Kabilenin inanışına göre bu seremoni sayesinde atalarının ruhlarını içlerine çekebiliyorlar.
Alexey kabilenin yaşam tarzı olarak yamyam olmadığını ancak bir kabile üyesinin büyükbabası ölüm töreninde onun bacağını yemiş olduklarını anlattığını söylüyor.
Yolculuğunu anlatan Alexey, köye varmak için Peru ordusu tarafından kontrol edilen uçaklarla yolculuk yaptı. Uçak yolculuğunun ardından Brezilya sınırı yakınlarındaki Matses Kabilesine ulaşmak için iki gün boyunca nehirde botla ilerledi.
Kabile halkıyla ilgili gözlemlerini ve deneyimlerini anlatan Alexey "Oradayken kendimi gerçekten evimde gibi hissettim. Byso ve Tumi adlı iki kadın, ben köyden ayrılırken ağlayarak bana veda ettiler ve tekrar gelip gelmeyeceğimi sordular.
Matses kadınları ile ilgili dikkat çekici iki şey var, bıyıklı ve dövmeli olmaları. Onlar güzelleşmek için bıyık takıyor ve dövme yapıyorlar. Demuzh adlı bııyıkları ve dövmeleri bu insanları başka kabileler tarafından kaçırılmaktan koruyor. Ayrıca bu aksesuarlar kendi kimliklerini ifade edebilmenin bir yolu" dedi.
Kabile, uzak bir bölgede bulunduğu için pek çok geleneğini korumaya devam edebildi. Peru devletinin yerli halkları korumak için özel uygulamaları bulunmuyor. Kabile ise insan yerleşimine çok uzak bölgede yaşamalarından dolayı kendilerini koruyabilmiş.
Alexey bu kültürlerden öğrenilecek çok şey olduğunu söyleyerek "Koronavirüs ile birlikte yaşadığımız bu dönemde, sahip olduğumuz değerleri koruyabilmeyi öğrenmek ve herkes için sürdürülebilir bir dünya yaratabilmek için bu insanlara iyi bakmalıyız" dedi.