AYM'den cinsel istismar vakalarında 'sarkıntılık' kararı
Anayasa Mahkemesi, 'basit cinsel istismar' ile 'cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması' suçlarına farklı yaptırımlar öngörülmesinde Anayasa'ya aykırılık bulmadı.
Hatay 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesi, 5237 sayılı Kanun'un 103'üncü maddesinde yer alan ve çocuklara yönelik cinsel istismar suçunun sarkıntılık düzeyinde kalması halinde farklı hapis cezaları öngören hükümlerin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
Başvuruda, kanun maddesindeki kurala göre çocuğa yönelik vücuda temas içeren suçun dört aşamada değerlendirildiği, hangi fiilin hangi kapsamda olduğunun yargı makamında bulunan kişilere ve döneme göre farklılıklar oluşturabileceği, kuralın belirlilik ve hukuki güvenlik ilkelerine uymadığı belirtildi.
Yerel mahkeme, çocuklara yönelik vücuda temas içeren cinsel amaçlı her türlü davranışın en azından 'basit cinsel istismar' olarak nitelendirilmesi gerektiğini, sarkıntılığa ilişkin hükümlerin ise çocukların korunmasına yönelik anayasal hükümlerle bağdaşmadığını öne sürdü.
'BELİRLİLİK İLKESİNE AYKIRI DEĞİL'
İptal başvurusunu 15 Mayıs'ta görüşen Anayasa Mahkemesi, çocuğa yönelik cinsel istismara, fiilin düzeyine göre farklı yaptırımlar öngörülmesinin Anayasa'ya aykırı olmadığına karar verdi.
Kararda, 'cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması' suçunun tüm unsurlarının kuralın yer aldığı madde kapsamında açıkça düzenlendiğinden, kuralın belirsiz, suç ve cezanın kanuniliği ilkesine aykırı olduğundan da söz edilemeyeceği belirtildi.
Söz konusu suçun her somut olayın özellikleri dikkate alınarak yargı içtihatlarıyla şekilleneceğine işaret edilen kararda, "Dolayısıyla kuralın belirlilik ve kanunilik ilkelerine aykırı bir yönü bulunmamaktadır. Ayrıca 'cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması' suçunu işleyen failler ile 'basit cinsel istismar' suçunu işleyen failler aynı hukuki konumda bulunmadıklarından, söz konusu fiillere farklı yaptırımlar öngörülmesinin eşitlik ilkesine aykırı bir yönü de yoktur" denildi.
'ANAYASAYA AYKIRILIK YOK'
Mahkeme, kuralın çocukların beden ve ruh sağlıklarını korumayı amaçladığını ifade ederek, "Mağdurun çocuk olmasının esas alınması ve çocuğun korunması amacıyla fiilin niteliği ile ceza yaptırımlarının taşıması gereken ödetici, önleyici ve caydırıcı niteliklerin gözetilerek failin cezalandırılmasının öngörülmesinde Anayasa’nın 41’inci maddesine aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle kural Anayasa’ya aykırı bulunmayarak, itirazın reddine karar verilmiştir."