Yurtta taciz iddiası sanıkları hâkim karşına çıktı
Uşak'ta Sevgi Evleri Çocuk Yuvası ve Kız Yetiştirme Yurdu'nda, 2014 yılı ve öncesinde 28 kız ve erkek çocuğuna cinsel istismar, taciz, şiddet, eziyet, kötü muamele ve hakarette bulundukları ileri sürülen 16 sanığın yargılanmasına başlandı.
RAMAZAN ÇETİN-DHA/ Uşak'ta Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü'ne bağlı Sevgi Evleri Çocuk Yuvası ve Kız Yetiştirme Yurdu'nda, 2014 yılı ve öncesinde yaşları 7 ile 16 arasında değişen toplam 28 kız ve erkek çocuğuna cinsel istismar, taciz, şiddet, eziyet, kötü muamele ve hakarette bulundukları ileri sürülen, aralarında yurt müdürü, yöneticiler, öğretmen, bakıcı anneler ve hizmetlinin de bulunduğu 16 sanığın, 6 aydan 23 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmalarına başlandı. Duruşmada dinlenen 6 sanıktan 5'i suçlamaları kabul etmeyip, iddialar hakkında bilgilerinin olmadığını söylerken, diğer sanık K.K. ise yurt müdürü S.D.'yi suçladı.
Yurttaki skandal olay, 2016 yılı Mart ayında Uşak Sevgi Evleri Çocuk Yuvası ve Kız Yetiştirme Yurdu'nda kalan bazı çocukların yaşadıklarını ailelerine anlatmasıyla ortaya çıktı. Çocuklarının başına gelen olayları duyan aileler Uşak Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü'ne başvurdu. Müdürlük, çok sayıda çocuğun ailesinin cinsel istismar, taciz, şiddet, eziyet, kötü muamele ve hakaret şikayeti üzerine inceleme başlattı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından görevlendirilen müfettişin hazırladığı raporun ardından, suç duyurusunda bulunuldu. Aralarında yurt müdürü, yardımcıları, öğretmen ve bakıcı annelerin de bulunduğu Sevgi Evleri Çocuk Yuvası ve Kız Yetiştirme Yurdu'nda görevli olanların ifadeleri savcılık tarafından alındı. Soruşturmanın ardından savcılık, skandal iddialarla ilgili iddianame hazırladı. İddianamede, Bakanlığın suç duyurusuna da yer verildi. Bu suç duyurusundaki ifadelerde Uşak Sevgi Evleri Çocuk Yuvası ve Kız Yetiştirme Yurdu'nda korunma ve bakım altında bulunmuş mağdur çocuklara kurum çalışanları tarafından cinsel istismar, taciz, şiddet, eziyet, kötü muamele ve hakarette bulunulduğu, yurt müdürü S.D.'nin kendisine yakın bir ekip oluşturarak bazı olayları örtbas ettiği öne sürüldü. Ayrıca, yurt yönetim memuru V.Ş.'nin kız çocuklarına yönelik cinsel tacizde ve istismarda bulunduğu, bakıcı annelerin ve hizmetlilerin de bazı çocuklara şiddet ve eziyet çektirdikleri iddia edildi. Bakanlık müfettiş raporunda ise yurt yönetim memuru olarak görev yapmakta olan sanık V.Ş.'nin, 2014 yılı ve öncesinde 17 yaşındaki mağdur kız çocuğu K.K.'yi rızası dışında dudağından öptüğü, ellerini tuttuğu, cinsel ilişki teklif ettiği, yine V.Ş.'nin yurt içerisinde pantolonunun fermuarı açık vaziyette teşhircilik yaparak dolaştığı ve bu duruma yurtta kalan çocuklarla çalışanların şahit olduğu belirtildi. 16 sanık hakkında 6 aydan 23 yıla kadar hapis cezası istenen iddianame, Uşak 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşması dün görüldü. Uşak Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nün de müdahil olduğu davaya tutuksuz yargılanan 16 sanık ile çocuklara Uşak Barosu tarafından temin edilen avukatlar ile Uşak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu avukatları katıldı. Mahkemede ifade veren sanıklar C.A., H.D., A.Ş., A.M., E.Ç., yurtta kalan çocuklara yönelik, üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyip, olayları görmediklerini ve duymadıklarını belirterek, beraatlerini istedi.
YURT MÜDÜRÜNÜ SUÇLADI
Ancak sanık Ş.T., savunmasında yurtta bakıcı anne olarak çalıştığını belirtip, "K.K. isimli kız reşit olup yurttan ayrılmadan birkaç gün önce yurt yönetim memuru V.Ş.'nin kendisine ilgisi olduğunu, yurttan ayrılınca İzmir'de birlikte oturmak istediklerini bana anlattı. Bunun dışında başka bir şey söylemedi. Yurtta kalan çocuklardan F.N.Y.'den de V.Ş.'nin K.K.'yi spor salonunda film seyrettikleri sırada öptüğünü öğrendim, bunu idareye aksettirmedim. Çünkü müdür S.D., daha önce bu tarz olayları anlattığımda, 'Yanlış yorumluyorsun. Böyle bir şey olmamıştır. İşine bak, karışma' dediği için ona bildirmeyi düşünmedim. Yine böyle bir şeylerle yanına gitmem halinde beni işten atmakla tehdit etmişti. Bir de bu tip olayların delillendirilmesinde sıkıntı yaşanıyor çünkü ilgili mağdur çocuklar ve gören kişiler ifadelerini değiştiriyorlar. V.Ş.'nin fermuarı açık dolaştığını görmedim. Kızlardan bana V.Ş.'nin fermuarı açık dolaştığını anlatan ise olmadı. Güvenlik görevlisi kadınlar konuşurken arkadaşım E.Ç. duymuş o da bana aktardı" dedi.
Yurtta hizmetli olarak görev yapan S.T.'nin, katlar arasında sürekli dolaşıp, çocuklara şiddet uyguladığını da ifadesinde belirten Ş.T., "Bir kere, benim sorumlu olduğum çocuklardan S.O.Ç. bahçedeydi, ailesinin geleceği kendisine bildirilmesine rağmen yalan söylendiği düşüncesiyle huzursuzluk çıkartıyordu. Bunun üzerine S.T. ona müdahale etti. Çocuk önden yukarıya çıkmıştı, peşinden S.T. gitmişti. Ben de onların arkasından gittim, çocuğu yere yatırmış, üzerine çıkıp oturmuş, yüzüne tokat atıyordu. Çocuğun sağ gözünde morluk vardı, dudağı patlamıştı. Çocuklardan S.Ö. ile çok fazla uğraşıyordu. Yurtta kalan erkek çocuklar yaramazlık yaptığında başlarına vurup, tekme attığını defalarca gördüm. Bu hususları 2 ya da 3 kez müdür S.D.'ye ilettim, ancak işlem yapmadı" diye konuştu.
Duruşmada, Uşak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu avukatları davaya müdahil olma talebinde bulundu. Komisyon adına söz alan avukatlar, yurtta yaşanan olaylarda işkence ve nitelikli cinsel istismar suçunun oluştuğunu, bu nedenle görevli mahkemenin Ağır Ceza Mahkemesi olması gerektiğini ve sanıkların bir kısmının halen kamu görevlisi olması sebebiyle mağdurlara, tanıklara ve toplanacak delillere etki edebilme ihtimali bulunduğunu belirtip, tutuklanmalarını talep etti.
Hâkim, sanıkların tutuklanması talebini reddedip, Uşak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu'nun diğer taleplerini diğer celsede değerlendirmek ve diğer sanıklar ile mağdurların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.