'Boğaz'ın suları Fatih İstanbul'u alırken bile böyle kızıla boyanmamıştı'

Sözcü yazarı usta gazeteci Emin Çölaşan, Kurban Bayramı'nda hayvanlara yapılan işkenceleri köşesine taşıdı.

'Boğaz'ın suları Fatih İstanbul'u alırken bile böyle kızıla boyanmamıştı'

Emin Çölaşan, bugünkü "Memleketimden yine kurban rezaleti" başlıklı yazısında, "21. yüzyılda bu akıl almaz görüntüler!.. Bir yanda acı, öbür yanda kara mizah… Güler misiniz ağlar mısınız…" ifadelerini kullandı.

Sevgili okurlarım, şu kurban bayramında akıl almaz olaylar yaşadık ki, inanılır gibi değildi. Olay demek hafif kaçar, rezalet!..


Böylesi herhalde dünyanın en ilkel Afrika ülkelerinde ancak olur…
Ve olacakları birkaç gün önceki yazımda aynen yazmıştım. Ne yazık ki her şey aynen gerçekleşti.
Bunun adına vahşet, utanmazlık, hayvanlara işkence, ne derseniz deyin.
Şimdi şu tabloyu size özellikle dünkü gazetelerde çıkan haberlerden derleyip veriyorum.


21. yüzyılda bir utanç tablosudur:
– 7.364 acemi kasap kurban yerine kendini kesti ve hastanelik oldu. Türkiye genelinde bütün acil servisler bunlarla dolu taştı. İçlerinde elini kolunu kesenler, bıçağı göğsüne saplayanlar, hayvanı tutturamayıp kendi boğazını kesenler bile vardı.
– 37 kişi ameliyata alındı.
Bu rakamlar bayramın sadece ilk gününe, akşam saatlerine kadar olanları gösteriyor.

★★★

Şimdi biraz da işin öteki boyutlarına bakalım.
– Kurbanlar küçük çocukların gözleri önünde kesildi. Bazı çocuklar o manzaraya bakamıyor, ağlıyordu.


– Kurbanlıklar için idam sehpalarını anımsatan görüntüler oluştu. Bazıları tahta askılarda, bazıları iş makinelerinin kepçelerinde kesilip parçalara bölündü.
– Acemi kasaplar eliyle kurbanlık hayvanların çoğuna işkence yapıldı, acı çektirildi.
– Açık alanlarda, parklarda, apartman bahçelerinde, otoyol kenarlarında binlerce hayvan kesildi.
– İşe yaramayan iç organları ortalıkta bırakıldı.
– İstanbul Boğazı başta olmak üzere bütün göllerimiz ve akarsularımız kan gölüne dönüştü.

★★★

Ancak hadise bu kadarla da bitmedi!


– Meğer Türkiye'ye gelenler arasında Afganlı ve Suriyeli kasaplar da varmış. Bunlar ucuz kesim yaptıkları için bayramda epeyce iş bulmuşlar, epeyce hayvan boğazlamışlar. Bazıları da doğal olarak kendilerini kesip hastanelik olmuş.
– Türk kasaplar “Bizim piyasayı da bunlara kaptırdık” diye bozuk atıyormuş.

★★★

Şimdi biraz da işin kara mizah boyutuna bakalım. Olanların tamamı belgeli…
– Türkiye'nin dört bir yanında hayvanlar kaçıyor, birileri onları kovalıyordu. Bazılarına belediye ekipleri tarafından uyuşturucu iğne atılıyor, hayvan sersemliyor ve yakalanıyordu.
– Bazıları ise kurban sahipleri tarafından kovalanıyor, tekme ve yumrukla yere yıkılmaya çalışılıyordu. Bazı kovalayanlar ise hayvanı judo ve karate hareketleriyle yıkmaya çalışıyordu.


– Rize'de bir boğa kesime götürülürken kaçtı, bir çay bahçesine girdi. İki gazeteci dahil kaçanlar yaralandı.


– Antalya'da bir boğa kesime götürülürken kaçtı ve plajda koşmaya başladı. Hazır kaçmaya başlamışken sahildeki bazı kafelere de daldı. Denize girenler panikledi. Boğa son anda kement atarak yakalanıp kesime götürüldü.


– Rize'de Ferdinant isimli boğa geçen yıl kasapların elinden kaçarken denize atladı. Can havliyle epeyce yüzdükten sonra Trabzon'un Sürmene ilçesinde sahile çıktı ve orada yakalandı. Bu boğaya sonra sanatçı Haluk Levent sahip çıktı, onu bakıma aldı.
– Adıyaman'da bir kasap kesmeye çalıştığı boğanın altında kaldı ve ağır yaralandı. Kasap ameliyat edildi.


– Manisa'da kesmeye çalıştığı koç, kasaba boynuz aratarak bağırsaklarını deldi. O kasap da ameliyata alındı.


– İnegöl'de kaçan boğa Karadere'ye düştü. İtfaiye çağrıldı, boğa vinçle çıkarıldı.
– Sivas'ta İstasyon caddesine kaçan boğa, uzun uğraşlar sonunda polis ekipleri tarafından yakalandı.


– Şanlıurfa'da kesim öncesinde kaçan 12 boğa uyuşturucu iğne ile yakalandı ve kesildi.
– Kayseri'de kaçan yedi ortaklı boğa uzun süre sahiplerini kovaladı ve trafiği felç etti. Uzun uğraşlar sonunda güçlükle yakalandı…

★★★

Bu yazdıklarımı sadece dün gazetelere yansıyan olaylardan kısaca alıntı yaparak sizlere iletmeye çalıştım.


Allah bilir daha ne olaylar oldu ama haberimiz yok.
Bayramın ilk günü bütün Türkiye adeta bir açık hava mezbahasına dönüşmüştü.
Bu ilkelliğe dur diyecek hiçbir güç olmadığını bir kez daha görmüş olduk.
Kurbanlık hayvanlar büyük işkence çekti…
Çareyi kaçmakta buldular!


Boğaz'ın suları Fatih İstanbul'u alırken bile böyle kızıla boyanmamıştı.
21. yüzyılda bu akıl almaz görüntüler!.. Bir yanda acı, öbür yanda kara mizah…
Güler misiniz ağlar mısınız…

Etiketler
Kurban Bayramı 2019 Kurban Bayramı Emin Çölaşan