Trabzon'da Emine Bulut için sokağa çıktılar: 'Öldürülmek istemiyoruz!'
Kırıkkale’de Emine Bulut’un eski eşi Fedai Varan tarafından, 10 yaşındaki kızlarının gözünün önünde öldürülmesi, Trabzon’da da protesto edildi.
Kırıkkale’de Emine Bulut’un eski eşi Fedai Varan tarafından, 10 yaşındaki kızlarının gözünün önünde öldürülmesi, Trabzon’da da protesto edildi.
Kadın Meclisi üyesi bir grup kadın, Atatürk Alanı Meydan Parkı’nda toplandı. Gösteriye, Giresun’un Eynesil ilçesinde evinin önünde yaralı bulunduktan sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Rabia Naz Vatan'ın (11) babası Şaban Vatan da katıldı. Kalabalık, kadına şiddet olaylarına tepki göstererek, ‘Ölmek istemiyoruz’ sloganı attı.
Kalabalık adına konuşan Kadın Meclisi üyesi Elif İrem, "Bugün burada son sözleri ‘Ölmek istemiyorum’ olan Emine Bulut ve öldürülen tüm kadınlar için buluştuk.
Bu ülkede, bir kadın 10 yaşındaki kız çocuğunun ‘anne lütfen ölme’ feryatları arasında eski eşi tarafından öldürüldü. Bunları kadınlara reva görenler utansın. Bu ülkede kadınlar ne yaşıyor, o çok önemsediklerini söyledikleri çocuklar ne yaşıyor herkes görsün.
Yetkisi olup, kadın cinayetlerini durdurmak için kılını kıpırdatmayanlara, Emine’nin 'Ölmek istemiyorum' sözlerini hiçbir zaman unutturmayacağız.
Emine Bulut’un öldürülmesi, ülkemizdeki kadın cinayetleri gerçeğini tüm açıklığıyla gözler önüne serdi. Kadınlara reva görülen şiddet en ağır, en vahşi biçimiyle maalesef bir kez daha karşımızda. Bu ülkede kadınlar yaşamak istiyor, yaşamak. En temel insan hakkı olan yaşamlarını istiyor" dedi.
‘HEPİMİZ VİCDAN AZABI ÇEKİYORUZ’
Ölümü araştırılan Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan ise "Gençlerimiz bugün burada adalet arıyor. Canına çocuğunun gözleri önünde kıyılmış kadının son çığlığının sesi olmaya çalışıyor. Biz bunları kabul etmiyoruz. Adalet istiyoruz.
Ben 18 ayımı balkonda geçirdim. Evladımın bir saç teline hasret olduğum için geçirdim. Adalet istediğim için geçirdim. Bugün bakın Emine Bulut. Yine bir kadın cinayeti. Hepimiz vicdan azabı çekiyoruz.
Kadınlarımızı, kızlarımızı korumayan, uğradığı ya da uğrayabileceği şiddetle onları baş başa bırakan, hatta daha önemlisi şiddeti bizzat yaratan ve körükleyen sistem için adalet istiyoruz" diye konuştu.