Görevden uzaklaştırılan 2 savcıya 28 yıla kadar hapis istemi

BAKIRKÖY Cumhuriyet Başsavcılığı, görevden uzaklaştırılan İstanbul Cumhuriyet Savcıları İ. B. ve L.K. hakkında "Görevi kötüye kullanma", "Rüşvet", "Kamu görevlisinin nüfus ticareti" ,"Gizliliğin ihlal" ve "Göreve ilişkin sırrın açıklanması" suçlarından 7 yıl 10 aydan 28 yıl 6 aya kadar değişen oranlarda hapis istemiyle iddianame hazırladı.

İki şüpheli savcının, sorumluluklarında olmayan soruşturmalar hakkında sorgulamalar yaptıkları, edindikleri bilgileri paylaştıkları ve maddi menfaat temin ettikleri iddia edildi. İddianamede iki şüpheli savcının, mesleğin şeref ve onurunu bozan, mesleğe olan genel saygı ve güveni gideren nitelikte davranışlarda bulunduğu öne sürüldü. İddianame kabul edilirse şüpheliler Yargıtay'da hâkim karşısına çıkacak.

SORUŞTURMANIN BAŞLATILDIĞI BELİRTİLDİ

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı hazırladığı 16 sayfalık iddianamede İstanbul İl Defterdarlık Müdürlüğü "suçtan zarar" gören, İ. B. ve L. K. ise "şüpheli" olarak yer aldı. İddianamede, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca "Çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak", "Rüşvet", "Nitelikli dolandırıcılık", "görevi kötüye kullanma" ve "Soruşturmanın gizliliğini ihlal" suçlarına ilişkin soruşturma yürütüldüğü, soruşturma esnasında elde edilen deliller ve dijital materyallerden bir kısım şüpheliler ile yargı mensupları İ.B. ve L. K.'nın da içerisinde yer aldığı hakim ve savcıların bilgi paylaşımı, menfaat teminine ilişkin ibarelerin geçtiği çok sayıda whatsapp yazışması, telefon görüşmesi şeklinde irtibatlarına ilişkin bilgi ve belgelerin bulunduğundan söz konusu soruşturmada tespitler yapıldığı belirtildi. Yapılan tespit çerçevesinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) ihbarda bulunduğu belirtilen iddianamede, HSK'nın da soruşturma izni vermesi üzerine iki savcının görevden uzaklaştırıldığı anımsatıldı.

"MESLEĞİN ŞEREF VE ONURUNU BOZAN DAVRANIŞLARDA BULUNDU"

Şüpheli Savcı L.K.'nın mesleğin şeref ve onurunu bozan, mesleğe olan genel saygı ve güveni gideren nitelikte davranışlarda bulunduğu öne sürülen iddianamede, şüpheli L. K.'nın terör suçları soruşturmasında şüpheli olan M.A. ve A.K. ile yakın irtibatlı olduğu, birçok soruşturma dosyası hakkında görüşme ve whatsapp yazışmaları yaptığı, bilgi alışverişinde bulunduğu, bu kişilerin bilgi taleplerini karşıladığı, M.A ile iş takibi yaptığı öne sürüldü. Şüpheli L. K.'nın uhdesinde olmayan soruşturmalarda şüpheliler hakkında sorgulamalar yaptığı, edindiği bilgileri paylaştığı ayrıntılı anlatılan iddianamede yine savcı L. K.'nın, E.T. hakkında FETÖ suçlaması ile ilgili bir soruşturma durumunu uhdesinde olmadığı halde UYAP'tan sorgulattığı, dosyanın işlemlerinin hızlandırılması için soruşturma savcısına ricada bulunduğu iddia edildi.

WHATSAPP YAZIŞMALARINA DEĞİNİLDİ: "HEMEN DEVREYE GİRELİM", "BİTİRELİM", "50 BİN HAZIR"

Savcı L. K.'nın iş takibi yaparak menfaat temin ettiği ifade edilen iddianamede, L. K.'nın, soruşturma dosyalarına ilişkin M.A. ile yaptığı whasapp yazışmalarına da yer verildi. Söz konusu savcı L. K. 'nın Anadolu 13. Aile Mahkemesi'ne ait karar örneğini M.A.'ya gönderdiği ve ikili arasında "Hemen devreye girelim", "Bitelim", "50 bin hazır" şeklinde yazışmalar olduğu ifade edildi. Yine L.K.'nın, M.A. ile yaptığı yazışmalarda, "Abi tamam, Çarşamba bitermiş fakat rakam az", "Rakama ne diyorlar?" "Ankara usulü", "Yüzde on", "150 bin mi?", "Talep gibi istiyoruz" şeklinde mesajlaştıkları, savcı L.K.'nın bu şekilde iş takibi yaptığı, dosyanın davacısı olan M.Ö. den de banka aracılığıyla 75 bin 500 TL maddi manfaat temin edildiği kaydedildi.

ŞÜPHELİ SAVCI : İŞ TAKİBİ YAPMAM SÖZ KONUSU DEĞİL

L.K.'nın benzer eylemlerinin ayrıntılı olarak anlatıldığı iddianamede, L.K.'nın HSK müfettişine verdiği savunmasına da değinildi. L.K. sorgulamaların ön bürodan dahi öğrenilebilecek basit bilgiler olduğunu, M.A. ile iş takibi yapmasının söz konusu olmadığını, iddiaya konu mesajların menfaat temini ya da iş takibi amacıyla olmayıp bir arkadaşı tarafından kendisine iletilen ve durumu sorulan konular olduğunu söyledi. L. K. "M.A. Ankara'da çeşitli vesilelerle bazı avukatlarla tanıştığını söylediği için ona bu konuları ilettim. M.Ö.'nün herhangi bir davasını takip etmedim. Bu kişi burs vb. gençlere yardım etmek için peyderpey bana gönderdi" dedi. L. K. soruşturmaya ilişkin savunmasında ise, "M.A. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında tutuklandıktan sonra benden para istedi. Para vermemem nedeniyle bu olayı tamamen uydurdu" dedi.

Diğer şüpheli Cumhuriyet Savcısı İ. B.'nin de uhdesinde olmayan soruşturmalar hakkında sorgulama yaptığı ve maddi menfaat karşılığında işlem yaptığı iddia edildi. İ. B. ifadesinde kendisine yöneltilen suçlamaların yersiz olduğunu belirtti.

"UHDESİNDE OLMAYAN SORUŞTURMA EVRAKLARI İLGİLİ BİLGİLERİ PAYLAŞTI"

İddianamede hukuki değerlendirmeler kısmında, Cumhuriyet Savcısı L. K.'nın uhdesinde olmayan bir takım soruşturma evraklarıyla ilgili UYAP üzerinden elde ettiği bilgileri paylaşarak görevi kötüye kullanma suçunu işlediği, aynı eylemi değişik zamanlarda gerçekleştirdiğinden suçun zincirleme şekilde işlendiği kaydedildi.

L.K.'nın 3 farklı olaya ilişkin M.A. vasıtasıyla iş takibi yaparak haksız menfaat temin etmesi, menfaat temin etme girişiminde bulunması nedeniyle zincirleme biçimde kamu görevlisinin nüfus ticareti suçunu işlediği vurgulandı.

"GÖREVİ KÖTÜYE KULLANDI"

Şüpheli İ.B.'nin de yine uhdesinde olmayan bir takım soruşturma evraklarını sorgulattığı, elde ettiği bilgileri paylaşarak görevi kötüye kullandığı anlatılan iddianamede, İ.B.'nin eylemlerine ayrıntılı olarak yer verildi. İ.B.'nin görevinin sağladığı kolaylıktan yararlanarak onaylanmayan soruşturma dosyasına ilişkin kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı F.T. isimli kişi ile paylaşarak gizliliği ihlal ettiği öne sürüldü.

CEZA İSTEMLERİ

Şüpheli L.K. hakkında "Rüşvet", "Görevi kötüye kullanma" ve "Nüfuz ticareti" suçlarından 8 yıl 10 aydan 27 yıl 6 aya kadar hapsi talep edilen iddianamede, şüpheli İ.B'nin de "Rüşvet", "Görevi kötüye kullanmak", "Göreve ilişkin sırrın açıklaması" ve "Gizililiğin ihlali" suçlarından 7 yıl 10 aydan 28 yıl 6 aya kadar hapis cezalarına çarptırılmaları istendi. İddianame kabul edilirse şüpheliler Yargıtay'da hakim karşısına çıkacak.