Erdal Eren mezarı başında anıldı
12 Eylül darbesinden sonra 17 yaşındayken yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren ile arkadaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ölümlerinin 37. yılında mezarları başında anıldı.
12 Eylül darbesinden sonra 17 yaşındayken yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren ile arkadaşları Sinan Suner ve Ercan Koca ölümlerinin 37. yılında mezarları başında anıldı.
Ankara Karşıyaka Mezarlığı'nda gerçekleşen anmaya, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan, Ankara Devrimci 78’liler Federasyonu Başkanı Hüseyin Esentürk, Erdal Eren’in abisi Erkan Eren, Ercan Koca'nın ablası Rezzan Koca yanı sıra yüzlerce kişi katıldı.
Saygı duruşuyla başlayan anmada konuşan Ankara Devrimci 78’liler Federasyonu Başkanı Hüseyin Esentürk, “39 yıl sonra sevgili Erdal’ın başucunda ona sevgimizi, saygımızı, özlemimizi, iletmek için bir aradayız” dedi.
"Tek başına onca zulme karşı dik duran genç bir fidandı"
Esentürk konuşmasının devamında şunları söyledi: “Erdal Eren şu anda burada olsaydı mutlaka birçoğumuz gibi çocukları hatta torunları olacaktı ancak bize öyle bir mücadele mirası bıraktı ki inanın halk mücadelesi, devrim ve sosyalizm mücadelesi sürdüğü sürece Erdal Eren hep aramızda olacak, hep yanımızda olacak hep birlikte olacağız. Erdal Eren Mamak Cezaevi’nin karanlık hücrelerinde tek başına onca zulme karşı dik duran genç bir fidandı, Mamak Cezaevi’nde kırık camlar üzerinde yürütülen ağır işkencelerden geçen ancak asla boyun eğmeyen gencecik bir fidandır.”
"Eren'i idam eden anlayış hala iktidarda"
Daha sonra konuşan EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, şunları dile getirdi: “Aradan 39 yıl geçti, 39 yıl aradan geçmesine rağmen Erdal Eren’i idam eden anlayışın bugün hala iktidarda varlığını sürdürdüğünü görüyoruz. Erdal Eren’i idam eden faşist darbenin ilk saldırdığı alan işçi sınıfının hakları olmuştu. Bugünde AKP iktidarı işçi sınıfının kazanmış olduğu bütün haklara yönelik saldırılar devam ettirdiğini görüyoruz. Darbe sınıfın en ileri kesimleri, mücadelenin en ileri kesimleri üzerinde darbeyle, baskıyla, zorbalıkla bütün bir toplumu susturmayı, bütün bir muhalefeti ezmeyi hedeflemişti. Bugünde siyasi iktidar demokrasi, barış, özgürlük, eşitlik, hak isteyen bütün toplumsal kesimlere saldırılarını sürdürüyor. Bugün yüzlerce seçilmiş belediye başkanı, milletvekili cezaevlerinde.”
