İSTAD'tan ABD'ye 1915 tepkisi

İstanbul Türkiye Azerbaycan Dayanışma ve Kültür Derneği (İSTAD) Yönetim Kurulu, ABD Senatosu'nun 1915 olaylarına ilişkin aldığı karara tepki gösterdi.

İstanbul Türkiye Azerbaycan Dayanışma ve Kültür Derneği (İSTAD) Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Başkan Sefer Karakoyunlu açıklamasında şunları söyledi:

“ABD tarafından 1915 olaylarına ilişkin kabul edilen sözde Ermeni karar tasarısını Protesto ediyor ve şiddetle kınıyoruz. Tarihi ve hukuku çarpıtan bu siyasi istismar çabasını, peşin hükümlü yalan ve tarihi çarpıtmalar üzerine bina edilen söz konusu girişime öncülük edenleri ve destekçilerini şiddetle kınıyoruz.

Eğer kınamak için bir soykırım arıyorlarsa; onları Karabağ’da, Hocalı’da, Bosna’da, Filistin’de ve halen tüm acımasızlığı ile devam eden Doğu Türkistan’da yaşanan gerçek soykırımı ve insanlık ayıbını kınamaya davet ediyoruz. Soykırım iddialarını kabul eden ABD; önce 1905’den - 1920’ye kadar katledilen soykırıma uğrayan milyonlarca Türkün acılarını görmelidir.

Ayrıca kendi tarihlerindeki teninin rengi nedeniyle kızılderililere yapmış oldukları ‘Soykırım’ı, katlettikleri milyonlarca insanı hatırlamalıdırlar. Ermenistan ve destekçileri 1905 -1920 yılları arasında ve yakın zamanda (1992) Hocalı’da işlenen soykırımın hesabını vermeden, hiçbir kimseye hesap soramazlar.

1992’de Hocalı’da yapılan soykırımın kanı kurumamışken, katliamın canlı şahitleri, gazileri hayattayken ve hunharca işlenen cinayetlerin belgeleri ve görüntüleri ile tarih ve insanlık önünde tasdik olunan, ‘Hocalı Soykırımı’ karşısında insan hakları savunucularının gözü kör, kulağı sağır ve vicdanı yok olmuştur.

Soykırım iddialarında bulunanlar; önce Azerbaycan ve Anadolu’nun çeşitli yerlerinde soykırıma uğrayan Türkler’in toplu mezarlarını ve toplu mezarlara dönüşen ölüm kuyularını ziyaret etmeleri gerekir. Belki o zaman ikna olurlar. Tarih boyunca Türklere yapılan soykırımları kısaca hatırlatmak isteriz.

(1905-1906, 1918-1920, 1948-1953 ve 1988-tecritle başlayan,1992 de Karabağ/Hocalı’da soykırıma dönüşen bir vahşet. 1918 yılının Mart ayının son üç gününde sadece Bakü'de 30 bin masum insan amansızca katledilmiştir. Bu katliamlar Bakü'yle beraber, Azerbaycan'ın Şamahı, Guba, Karabağ, Nahçivan vilayetleri ile bugün Ermenistan sınırında olan, ama tarihsel Azerbaycan topraklarının Zengezur kazası ve İrevan vilayetlerinde de gerçekleştirilmiştir.

Yaklaşık 120 bin insanın üç günde hayatına son verilmiştir. Büyük Ermenistan hayali kuran Ermeniler; aynı soykırımlarına Kars, Iğdır, Erzurum, Ardahan, Van ile Türkiye’nin çeşitli vilayetlerinde devam etmişlerdir. Sayısız insanımız bu katilama ve soykırıma maruz kalmışlardır. Türkiye müttefiği olan ABD’nin Kongresi asılsız soykırım iddialarına taviz vermemeliydi.

Bu gibi yapıcı olmayan girişimlerin, mutlaka bir misillemesi olmalıdır. Bu yanlış kararın, Türkiye- ABD ikili ilişkilerine zarar vereceği kesindir. Bölgede huzur ve istikrarın sürmesi için, ABD’ nin bu bölgeyi terk ettirilmesi ve üslerinin derhal kapatılması gerekir. Bu yalan dolan soykırım iddialarının çözümü, tarihçilerin işidir. İnsanlığa çok büyük acılar yaşatan Birinci Dünya Savaşı sırasında cereyan eden trajik 1915 olaylarına ilişkin adil bir çözümün yolu, iki tarafın da görevlendireceği tarihçilerin bulgularıyla ortaya çıkacaktır.

Bu Soykırım iddiaları her yönüyle aydınlığa kavuşturulmalıdır. Bu durum, siyasetin her tıkandıklarında, birilerinin kurtuluş umudu olmaktan çıkarılmalı, bölgeye barış ve istikrar gelmelidir.”