15 milyon işçi ay sonunu getiremiyor
Türkiye’de yaklaşık 15 milyon işçinin manzarası şöyle; ücreti düşük, izin kullanamıyor, kullanan eve mahkûm. Güvenlik önlemleri az, sendikalılaşma oranı düşük, sınıf bilinci ise yok.
Cumhuriyet'ten Olcay Büyüktaş'ın haberi şöyle:
Havada kuş, suda balık toprakta karınca kadar çokturlar... diye devam eden dizelerde aradan onlarca yıl geçmiş olmasına karşın pek bir değişmediği hatta ‘zincirlerinden başka kaybedecek şeyleri’nin de pek az olduğu bir kez daha işçilerin birebir verdiği yanıtlardan öğrenildi.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Dairesi (DİSK-AR) tarafından hazırlanan “Türkiye işçi sınıfı gerçeği” raporuna göre Türkiye işçi sınıfının, yani 15 milyon insanın manzarası şöyle; ücretler düşük, geçim sıkıntısı çok. Çalışma süreleri uzun, sendikalaşma zayıf. İşyerlerinde sağlık ve güvenlik önlemleri yetersiz. Sendikalı işçilerin çalışma ve yaşam koşulları sendikasızlara göre az daha iyi. Kiracılık oranı da hayli yüksek. DİSK-AR tarafından hazırlanan araştırmanın alan çalışması IPSOS Sosyal Araştırmalar Enstitüsü ile oluşturuldu. Rapor, ülke çapında 15 yaş ve üzeri ücretli 2 bin sigortalı-sigortasız çalışan (memurlar hariç) ile yüz yüze görüşme ile hazırlandı. Görüşmeler 12 bölge - 30 ilde yapıldı.
Akademisyen Doç. Dr. Aziz Çelik tarafından sunulan rapora göre,
* İşçilerin yüzde 71’i erkek, yüzde 29’u kadın.
* Sınıfın yüzde 47’si evli, yüzde 50’si bekar, yüzde 3 dul/boşanmış. Ortalama çocuk sayısı 2.
Düşük ücret sorun
* İşçilere çalışma hayatına dair 8 önemli sorun arasında en önemli gördükleri sorun, ücret. İşçilerin yüzde 77’sin ücretlerin düşük olduğunu beyan etti.
* Çalışanların bile ikinci en büyük sorun olarak gördükleri nokta yüzde 75 ile işsizlik. Yüzde 46 ile sigortasızlık, yüzde 43 ile uzun çalışma saatleri geliyor. Güvencesizlik, taşeron çalışma, işçi sağlığı ve kıdem tazminatı daha sonra sayılan sorunlar.
* Türkiye’de kiracı olanların oranı yüzde 23 iken, bu oran işçilerde yüzde 54. Konut sahipliği de yine Türkiye ortalamasının oldukça altında. Ülkedeki konut sahipliği oranı yüzde 60 iken, bu oran işçilerde yüzde 44.
* İşçilerin yüzde 36’sı kendisini bir toplumsal sınıfa ait hissederken kalan yüzde 64’ünün sınıf bilinci de bu konuya ilişkin herhangi bir fikri de yok.
2000 liranın altı
Asgari ücretin 1404 lira olduğu dönemde yapılan araştırmaya göre işçilerin yarısı 1401 lira ile 2000 lira arasında ücret alıyor. Yüzde 16’sının ücreti asgari ücretin altında. Sendikalı işçilerin aylık ortalama geliri 2 bin 260 TL iken, sendikasız işçiler aylık ortalama 1869 TL gelir elde ediyor. Sigortalı işçiler aylık 2 bin 45 TL gelir elde ederken, sigortasız işçiler aylık 1377 TL gelir elde ediyor.
Oku atmadan nişan almalı
Araştırma sonuçlarının özet bulgularının paylaşıldığı toplantının açılışında konuşan DİSK Başkanı Kani Beko, böylesi araştırmaların özellikle sendikal örgütlenme ve talepler konusunda değerli olduğunun altını çizdi. Saha araştırmalarının işçi sınıfının çalışma ve yaşama koşullarıyla ilgili algılarını ve beklentilerini ortaya koyan önemli bilimsel araçlar arasında yer aldığını dile getiren Beko, “İşçilerle yüz yüze yapılan görüşmeler sonucu, işçi sınıfının somut durumu ve bu durumla ilgili algı ve beklentilerinin bilinmesi, sendikal politikaların oluşturulmasında ve sendikal mücadele önceliklerinin belirlenmesinde büyük önem taşıyor. Somut durumu bilmeden ve ona uygun politikalar üretmeden sendikal mücadele başarıya ulaşamaz. Oku attıktan sonra nişan alınmaz. Önce nişan almak, hedefi iyi belirmek sonra oku fırlatmak gerek” diye konuştu. Araştırmanın DİSK’in 50. kuruluş yıldönümü etkinlikleri arasında planlandığını hatırlatan Beko, DİSK tarafından yaptırılan bu kapsamlı araştırmanın Türkiye işçi sınıfı gerçeğini anlama konusunda hem bilim dünyasına hem de sendikalara önemli veriler sunacağını ve emek politikalarının oluşturulmasında önemli katkılar yapacağını düşündüklerini dile getirdi.