Adil Öksüz’ü İstanbul’da saklayanlar hakim karşısında
FETÖ üyesi firari Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasının ardından İstanbul'da saklanmasına yardım ettiği iddiasıyla yargılanan biri firari 5 sanık hakim karşısına çıktı.
FETÖ'nün sözde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) yapılanmasının en üst düzey sorumlusu olduğu iddia edilen firari Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasının ardından İstanbul'da saklanmasına yardım ettikleri iddiasıyla 1'i firari 4'ü tutuklu 5 sanığın yargılanmasına başlandı.
İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya, tutuklu sanıklardan Rüştü Karakaya Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Diğer tutuklu sanıklar Ali Sami Yıldırım, Zafer Çay ve Alper Karabulut da duruşma salonuna getirildi.
ADİL ÖKSÜZ'ÜN KAYINBİRADERİ: ARANMIYORKEN KAÇMASINA NASIL YARDIM EDEBİLİRİM
Adil Öksüz'ün ablasının kocası olan sanık Ali Sami Yıldırım, "O kişi benim eniştem. Aranmıyorken kaçmasına nasıl yardım edebilirim. Kamuoyunda Adil Öksüz ile ilgili bilinenlerin yüzde 90'ını ben anlattım" dedi. Adil Öksüz'ün İstanbul'a gelişini anlatan sanık Yıldırım, "Sincan Adliyesi'nden serbest bırakıldıktan sonra taksiye biniyor ve Ankara Havalimanı'na gidiyor. Sabiha Gökçen Havalimanı'na indikten sonra kendi arabasıyla alıp kendi evime getirdim. Bu süre zarfında cep telefonu hep açık. İstirahate çekilmeden önce birlikte kahvaltı yaptık. Akşamına da kayınvalidesinin davetiyle Sakarya Akyazı'ya gitmeye karar verdi. Gece saat 02.00 sularında Akyazı'ya geçiyoruz. 18 Temmuz 2016'da serbest bırakılan kişi, 19 Temmuz 2016'ya kadar aranmıyordu. Polisler eve gelince arandığını öğrendik. Havalimanından eve getirmem kaçma suçu ve yardım yataklık olarak değerlendirilecekse, Sincan Cezaevi'nden havalimanına getiren taksici, Adil Öksüz'e bilet verenler, hostes, pilot hepsi suçludur. Akrabalık ilişkisi içinde getirmem suçsa onlar da suçlu" diye konuştu.
"ÇANTASIYLA YÜRÜDÜ GİTTİ"
Sanık Yıldırım, "Adil Öksüz akrabam, ilahiyat fakültesinden bir hocaydı. Sevgimizi ve takdirimizi kazanmış bir insan. Benim tanıdığım Adil Öksüz böyle bir insan olamaz. Darbe girişimi olmuş, 'orada ne işin var?' diye Adil Öksüz'e sordum. Tarla bakmaya gittiğini, o sırada bombardıman olduğunu, olduğu yerde jandarma görüp yardım istediğini söyledi. Akyazı'ya giderken yolda konuştuk Adil Öksüz ile. Türkiye'de durmak istemediğini, ülkeden ayrılmak istediğini söyledi. Tekrar tutuklama kararı çıkar diye tedirgin oldu. 'Sincan'da suçsuzluğun kanıtlandı, gelin avukat tutalım' dedim. Bana, 'Ben aynı şeyleri yaşamak istemiyorum' dedi. Akyazı'da telefonda birileriyle konuştu. Ardından kesin karar verdiğini gideceğini söyledi. Araba sende kalsın dedi. Çantasıyla yürüdü, gitti " şeklinde konuştu. İddianamedeki, FETÖ'nün Rusya imamlığı suçlamasına ilişkin ise sanık Yıldırım, "Rusya imamlığı suçlaması yanlış. Ben iş adamıyım" dedi. Sanık Ali Sami Yıldırım, "Biz, 'Adil Öksüz'ü yakalayamadık, akrabalarını yakaladık' pozisyonundayız. Babam Süleyman Efendi cemaatiyle yakındır, FETÖ'den hakkında dava açtılar. O gün evde bulunan herkes örgüt üyeliğinden 6,5 yıl ceza aldı. Adil Öksüz hapishanede olsa biz dışarıda olurduk" dedi. Mahkeme başkanının etkin pişmanlıktan yararlanmak ister misin sorusu üzerine sanık Ali Sami Yıldırım, "Hayır, istemiyorum" dedi.
DİĞER SANIKLAR TAHLİYESİNİ TALEP ETTİ
Diğer sanık Alper Karabulut ise sanıklardan Zafer Çay ile ailecek görüştüklerini, olaydan bu yana 4 sene geçtiğini, arabasını verip vermediğini hatırlamadığını söyledi. Sanık Karabulut, "Hiçbir zaman böyle bir eylemde bulunmadım. Firari şahısla bir fotoğrafım veya bir delil bulunsun her cezaya razıyım. 2 yılın bir yılı hücrede olmak üzere tutukluyum. Tahliyemi talep ediyorum" dedi. Sanık Zafer Çay da suçlamaları reddederek Adil Öksüz'ü hiç görmediğini, sanıklardan bir tek Alper Karabulut'u tanıdığını ifade ederek "Bizler bir olayın içine dahil edilmeye çalışıyoruz. Gizli tanığın beyanına göre tespitler yapılmış, çoğu yoruma dayalı" diyerek tahliyesini talep etti. Sanık Rüştü Karakaya'nın avukatı olmadığı için savunması alınmadı.
GİZLİ TANIK DURUŞMADA DİNLENDİ
Daha sonra gizli tanık Aksiyon'un ifadesi, SEGBİS yoluyla görüntüsü bozularak alındı. Sanıkları tanıyıp tanımadığı sorulan gizli tanık Aksiyon, Ali Sami Yıldırım'ı daha önce görmediğini, diğer sanıkları ise tanıdığını belirtti. Gizli tanık Aksiyon, 15 Temmuz darbe girişiminden üç gün sonra Şükrü mahlaslı sanık Rüştü Karakaya'nın kendisini aradığını, Bulgurlu'daki evde buluştuklarını, Namık kod adlı Adil Öksüz'ü 9 gün evinde sakladığını belirtti. Sanık avukatlarının sorusu üzerine gizli tanık Aksiyon, kendisinin asker mahrem imamı olduğunu belirtti. Adil Öksüz'ü bırakmaya giderken neden yanlarında gittiniz sorusuna tanık, "Köprüye kadar çıkmak istedim. Beni Altunizade'de indirdiler" dedi.
TANIK İFADESİNİ KABUL ETMEDİLER
Tanık beyanlarına karşı diyecekleri sorulan sanıklardan Ali Sami Yıldırım, "Bu adam tanımadığım bir insan" derken; diğer sanıklar ise söylediklerinin iftira olduğunu ileri sürdüler. Duruşmaya sanık avukatlarının beyanları alınmak üzere ara verildi.
İDDİANAME
İddianamede, firari Adil Öksüz'ün kayınbiraderi sanık Ali Sami Yıldırım ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı içerisinde bulunduğu tespit edilen Zafer Çay, Alper Karabulut ile firari Cihat Yıldız, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın Marmara Bölgesi'ndeki astsubay ve uzman çavuş rütbesindeki örgütlü askerlerden sorumlu sanık Rüştü Karakaya'nın "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep ediliyor.