Prof. Dr. Adem Sözüer'den 'infaz düzenlemesi' açıklaması: Bu teklifin en büyük riski, kim serbest kalacak belli değil
Prof. Dr. Adem Sözüer, 90 bin kişiye tahliye yolunu aça infaz düzenlemesinin kendi içinde ayrımcılıklar içerdiğini belirterek, "Bu teklifin en büyük riski, kim serbest kalacak, ne kadar serbest kalacak kimse bilemiyor." dedi.
Yüzbinlerce mahkum ve ailelerinin beklediği af yasasında son viraja girildi. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında infaz düzenlemesi çalışmaları hızlandırılmıştı. Geçtiğimiz hafta TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edilen af yasası bugün TBMM Genel Kurulu'nda görüşülecek.
Gözler af yasasının çıkacağı tarihe çevrilmişken, Prof. Dr. Adem Sözüer, Habertürk TV'de düzenlemeye ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
'ÖNCELİK RİSKLİ GRUPLARA VERİLMELİ'
Prof. Dr. Sözüer, riskli gruplara dikkat çekerek, "Öncelikle riskli grupların tahliye edilmesi gerekiyor. Bunun için de özel bir düzenleme yapılması şart. Koronavirüs düzenlemesiyle bunun anlamı herkesi cezaevinden çıkarmanız değil. Riskli grupları çıkarmanız gerekiyor. Kapasite çok fazla olduğu için bu sağlık sorunu yaratıyordu. Bunun için de kanuni bir düzenlemeyle, eşitlik ilkesini gözeterek tahliyeler gerçekleştirilmeli. Koronavirüs nedeniyle tüm cezaevlerini boşaltmak gibi bir zorunluluk, gereklilik bulunmamakta. Riskli grupları tahliye etmek gerekiyor" dedi.
'KENDİ İÇİNDE AYRIMCILIKLAR İÇERİYOR'
"Bu teklifteki ayrımcılık nedeniyle Anayasa Mahkemesi'ne gideceği ve iptal edileceği muhakkak. Kendi içinde ayrımcılıklar içeriyor" diyen Prof. Sözüer şunları söyledi:
"Bu paketle ilgili olarak 'görüş alındı' deniliyor. Böyle gerçek anlamda görüş alınması olmadı. Biz öğretim üyeleri, TBMM'ye verilirken gördük. Biz metni kesinlikle görmedik, özellikle gizlendi. Gizlendiğini de ortaya çıkınca anladık. Bu yasalaşması halinde, eşi görülmemiş ayrımcılıklar var. Mesele annelerin 6 yaşına kadar annelerin serbest bırakılmasıysa herkes için geçerli olmalı. Bu teklifin en büyük riski, kim serbest kalacak, ne kadar serbest kalacak kimse bilemiyor. Bu teklifteki ayrımcılık nedeniyle Anayasa Mahkemesi'ne gideceği ve iptal edileceği muhakkak. Kendi içinde ayrımcılıklar içeriyor.
'SUÇA GÖRE AYRIM YAPILMAZ'
'Rahşan Affı' dediğimiz affın sorunlarıyla bugün bile uğraşıyoruz. Mevcut teklifte ondan daha büyük ayrımcılıklar var. Yanlış bir takım uygulamaların önü açılıyor. Suça göre ayrım yapılamaz. Eğer, bir indirim veya bir af yapılacaksa bu belli bir ölçüye göre yapılmalı. Burada hiçbir ölçü yok. Eğer bir af yapılmak isteniyorsa bunlar da yapılabilir. Ama tepki çeken şu; neden ayrımcılık var? Çocuklu anneler bakımından ayrıcalık yapılıyor. Yola çıkılmış bir takım af, bir takım infaz indirimleri eklenmiş.Hiç kimse bu uygulamadan ne olacağını bilmiyor. Bir af geçmişe yönelik yapılır. Martın başında kanun teklifi hazırlandı, 30 Mart'ı kapsıyor.
Çaresiz miyiz? Hayır, yazdığımız raporu tüm ilgililere gönderdik. Dediğimiz şu; bir yaptığınızda ne kadar kişi çıkacak siz de bilmiyorsunuz? AYM iptal ettiğinde ne kadar genişleyeceği belli değil. Acilen, koronavirüs nedeniyle bir rahatlık sağlanmalı. 73 bin kişi var açık cezaevinde. Daha sonra gerçekten cezaevlerinin doldurulması nedeniyle sorunları çözecek hükümlerle ilgili bir değişiklik yapılır. Her şeyin istisnası var. Suçlunun tehlikeliliğine, mükerrerliğine bakmıyorsunuz."
'KORONAVİRÜS NEDENİYLE ACİL TAHLİYELER YAPILMALI'
Prof. Sözüer, "Türkiye'de terör suçundan mahkum olmuş 65 yaş üstü kişiler bundan yararlanır mı? Bu kadar istisna koyarsanız, bunların nerelere gideceği belli olmaz. Bu kadar istisna olmaz. Bu kanun çıksın 3 yıl sonra yeniden dolacaktır. Koronavirüs nedeniyle acil tahliyeler yapılmalı. İndirim bütün suçlar bakımından yapılmalı. Koşullu salıverme otomatik aftan çıkarılmalıdır. Rahşan Affı'ndan daha ağır sonuçlar doğuracak bir yere gitmesin" diye konuştu.