Polis Akademisi'nin 'salgın sonrası' raporunda tartışma yaratacak ifadeler
Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı Polis Akademisi Başkanlığı’nın yayımladığı “Kovid-19 Salgını ve Sonrası Uluslararası Siyasette Süreklilik ve Değişimler” isimli raporda tartışma yaratacak ifadelere yer verildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı Polis Akademisi Başkanlığı’nın yayımladığı “Kovid-19 Salgını ve Sonrası Uluslararası Siyasette Süreklilik ve Değişimler” isimli raporda tartışma yaratacak ifadelere yer verildi.
Raporda, bazı ülkelerde salgın nedeniyle otorite boşluğu oluşabileceği ve bu ortamda Türkiye yanlısı devlet dışı aktörlerin önünün açılması gerektiği belirtildi.
Raporun “Tespitler ve Değerlendirmeler” bölümünde “Salgının, Türkiye’nin faaliyet gösterdiği Orta Doğu ve Afrika’da zaten istikrarsız olan devletleri başarısız devletlere dönüştürme ihtimali daha yüksektir. Söz konusu devletlerde oluşacak otorite boşluğunu doldurmaya aday devlet dışı aktörlerin tanımlanması ve bunların Türkiye’ye bakışlarının bilinmesi yararlı olacaktır. Oluşacak otorite boşluğunda Türkiye yanlısı aktörlerin önünün açılması yönünde stratejiler belirlenmelidir” ifadeleri dikkat çekti.
TÜRKİYE GÖÇÜN HEDEF ÜLKESİ
Yayımlanan raporda, Türkiye’nin salgın sonrası gelişmelere yönelik hazırlıklar yapması gerektiği belirtilerek “Düzensiz göçün istikrarsız bölgelerden istikrarlı bölgelere doğru bir insan hareketi başlatacağından hareketle, Türkiye hem göçün hedef ülkesi hem de geçiş güzergâhı olma potansiyeli taşımaktadır” denildi.
“Salgın sonrasında Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin, Türkiye’deki sağlık çalışanlarını yüksek ücretler ve uygun fırsatlar sunarak çekmeye çalışabilirler” ifadelerinin de yer aldığı raporda şöyle dendi:
“Türkiye’nin etrafında oluşacak başarısız devletlerdeki otorite boşluğunun terör örgütlerince fırsata çevrilme riski mevcuttur. Bu manada sosyal hizmetlerin devletler tarafından karşılanamadığı durumlarda terör örgütleri sosyal hizmetler sağlama faaliyetleri yoluyla yerel halk arasında sempati kazanabilir ve taban elde edebilir. Böylesi bir gelişmeye yönelik şimdiden önleyici planlamalar yapılması gerekmektedir.”