'İyi ki biz de Gezi’deydik'

Taksim Gezi Parkı’na Topçu Kışlası’nın yapımını engellemek ve ağaçları savunmak için başlayan ve kısa sürede adalet, özgürlük ve eşitlik talepleriyle tüm ülkeye yayılan Gezi Direnişi, 7. yılında kutlanırken bu süreçte yaşamını yitirenler ise anılıyor.

Ülke genelinde milyonların iktidara tepki gösterdiği Gezi Direnişi’nin yarattığı umut hâlâ geçerliliğini koruyor.

İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre 2 buçuk milyon kişinin katıldığı Gezi Direnişi süresince Berkin Elvan, Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Mehmet Ayvalıtaş, Ahmet Atakan, Hasan Ferit Gedik ve Medeni Yıldırım yaşamını yitirdi. Mehmet İstif ve Elif Çermik de maruz kaldıkları gaz nedeniyle hayatını kaybetti. On bine yakın kişi ise yaralandı.

PARK ABLUKAYA ALINDI

Koronavirüs salgını nedeniyle sosyal medya etkinlikleriyle kutlanan Haziran Direnişi’nin yıldönümünde polis, Gezi Parkı’nın çevresini bariyerle ablukaya aldı. Parka giriş çıkışlar yasaklandı.

Gezi’nin insanların çevreye, sağlığa, kamusal hizmetlere, laikliğe ve aydınlanmaya sahip çıktığı bir hareket olduğunu hatırlatan İstanbul Tabip Odası (İTO) Genel Sekreteri Osman Öztürk, “Gezi bugünün gelişini gören insanların çok haklı, çok güçlü, çok barışçıl ve ülkedeki şimdiye kadarki en kitlesel hareketti. Ülkemiz için çok gurur verici bir hareketti. Biz de Tabip Odası olarak yurttaşlar olarak orada olduk. Daha özel olarak da sokak sağlıkçıları olarak polis şiddetine karşı elimizden geldiğince insanların yanında yer almaya çalıştık. Gezi iyi ki vardı, biz de iyi ki oradaydık” diye konuştu.

GEZİ’NİN RUHU TOPLUMA SİNDİ

BirGün'ün haberine göre, kaybettiğimiz gençleri anan Öztürk, şöyle dedi:

“İktidara korku saldığı için 7 yıldır Gezi paranoyasıyla yaşıyorlar. Adını bile duymak istemiyorlar. Gezi’nin darbe girişimi olduğunu söyleyenler oldu. Gezi’yi iktidarı almayı hedeflemeyen bir tepki hareketiydi. Gezi’nin ruhu topluma sindi.”