Öğretmenin, 5 yaşındaki çocuğa yönelik istismar davası ertelendi

Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık S.A. ile avukatları katıldı. Duruşmada, mağdur çocuğun ailesi, avukatları ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve KADEM avukatı da hazır bulundu.

Sanık S.A, yaşadığı olayın anaokulu müdürü ile kampüs müdürü arasındaki ihtilaftan kaynaklı olduğunu belirterek, "Okula zarar vermek amaçlı seçtiği bir kurban olarak anaokulu müdürünün beni öne atmasından kaynaklanan bir durum söz konusudur." dedi.

Mağdur çocuğun ailesi ise söz konusu okuldan ve Milli Eğitim Müdürlüğünden 2017 yılı Ekim ayına ait kamera görüntülerinin akıbeti ile bu görüntülerden sorumlu şahsın kim olduğunun araştırılmasını istediklerini söyledi.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, olayın geçtiği okulda 2017 yılı Ekim ayına ait kamera görüntülerinin bulunup bulunmadığı, bu görüntülerin ne kadar süre saklanmakla yükümlü olunduğu, ne zamana kadar saklandığı, görüntülerden kimin sorumlu olduğu hususlarının sorulmasına ve varsa görüntülerin gönderilmesine karar verdi.

Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

"Bizim adalete güvenimiz tam"

Mağdur çocuğun ailesinin avukatı Betül Altınsoy, duruşmanın bitmesinin ardından yaptığı açıklamada, mahkemeden 2017 yılı Ekim ayına ait kamera görüntülerinin nerede olduğunu ilişkin yazı yazılmasını istediklerini belirterek, "Milli Eğitim'in yönergesine göre o tarihte bu görüntüler bir yıl saklanmak zorunda. Yani bunun bir sorumlusu var. Şu anda kamera görüntülerine ilişkin soruşturma dosyamızda da bu görüntülerin Kasım ayı ile başladığına dair yetkililerinin açıklaması var. Yani açık bir biçimde Ekim 2017'nin görüntülerinin olmadığını söylüyorlar. Dolayısıyla biz olmayan görüntüleri arama derdine düştük." dedi.

Altınsoy, sanığın hiç tutuklanmamasının kendilerini endişelendirdiğini ifade ederek, bur sonraki duruşmada kararın çıkmasını beklediklerini söyledi.

Olayın yaklaşık 34 aydır soruşturulduğunu belirten Altınsoy, şöyle devam etti:

"Bir sürü dosya var. Olay kaos haline geldi. Ceza hukukunda şüpheden sanık yararlanır ilkesi vardır. Fakat burada şüphe oluşturacak artık hiç bir şey yok. Suç sabit. Tanık anlatımlarıyla da çocuğun beyanlarıyla da zaten doğrulanıyor. Buna karşın karşı taraf hala bir tanık dinletme ve davayı uzatma derdinde. Çünkü bir kaos oluşturuluyor. Bu kaostan sanığın yararlanması gibi bir ilke bulmaya çalışıyorlar. Ancak ceza hukukunda böyle ilke yok. Bizim adalete güvenimiz tam."

KADEM'den açıklama

Davayı takip etmek üzere adliyeye gelen Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) üyeleri "İstismar felakettir sessiz kalma" yazılı pankart açtı.

KADEM avukatlarından Müjgan Siyah Çevik, yaptığı açıklamada, 5 yaşında bir kız çocuğunun 2017 tarihinde eğitim almak için gittiği İstek Vakfı Anaokulunda, beden eğitimi öğretmeni tarafından cinsel istismara uğradını belirterek, şöyle konuştu:

"Hiçbir kelimenin içimizdeki üzüntüyü, dehşeti, öfkeyi karşılayamayacağı çocuğa istismar, toplumca sesimizin en yüksekten çıkması gereken vicdani mefhumdur. Küçücük kız çocuğunun zihninde, bedeninde onulmaz travmalara yol açan bu durum delil yetersizliği bahanesiyle kapatılamaz. Güvenlik kamerası kayıtları saklanamaz, mahkemeyle paylaşılmalıdır. Toplumun yasalarına, sosyal normlarına aykırı olan bu menfur durum hak ettiği en büyük cezayı almalıdır."

Çevik, alınan beyanlar doğrultusunda suçun niteliği, işlenme şekli ve mağdurda oluşan zarar gözetilerek davanın artık bir sonuca bağlanmasını talep ettiklerini dile getirdi.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık S.A'nın "çocuğun cinsel istismarı" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından 9 yıl 6 aydan 17 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.