Abdulkadir Selvi, AKP'nin 18 yıldır Atatürk'e karşı olumsuz bir beyanının olmadığını savundu
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi bugünkü köşe yazısında, "AK Parti dün ortaya çıkmış bir parti değil ki. 18 yıldır bu ülkeyi yönetiyor. Demokratik rejimi ortadan kaldırmaya yönelik ya da Atatürk’e ilişkin bir saygısızlık duydunuz mu?" diye yazdı.
İktidara yakın Albayrak Grubu’na ait “Gerçek Hayat” dergisinde “hilafet” çağrısı yapılması, Ayasofya’nın ibadete açılışı sırasında Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Atatürk’e lanet okuması ve Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın harf devrimini hedef alan açıklamaları gündemdeki yerini koruyor.
Söz konusu tartışmaların üzerine dikkat çekici bir yazı kaleme alan Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, AKP'nin bugüne kadar demokratik rejimi ortadan kaldırmaya yönelik ya da Atatürk'e ilişkin saygısızlık içeren ifadelerin kullanılmadığını savundu.
Selvi, yazısında şunları kaydetti:
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklaması sabah 08.22’de ulaştığında “Yerinde ve zamanında yapılmış bir açıklama” dedim.
Çelik’in oluşturmak istenen rejim tartışmaları ve Atatürk’le ilgili açıklamasından söz ediyorum.
AK Parti adına kim konuşur? AK Parti’nin yetkili kurullarında görev yapanlar. Onlardan rejim ve Atatürk konusunda olumsuz bir beyan oldu mu? Yok. AK Parti dün ortaya çıkmış bir parti değil ki. 18 yıldır bu ülkeyi yönetiyor. Demokratik rejimi ortadan kaldırmaya yönelik ya da Atatürk’e ilişkin bir saygısızlık duydunuz mu? Bu parti kapatma davalarından, muhtıralardan ve püskürtülen darbeden geliyor. 27 Nisan e-muhtırası ve 15 Temmuz darbe girişimi geri püskürtülmeseydi bugün Türkiye ya bir ara rejimle ya da darbe yönetimince idare ediliyordu. Bugün demokrasi yaşıyorsa, 15 Temmuz’da darbeyi püskürten milletimiz ve darbeye karşı mücadele veren Erdoğan sayesinde oldu.
DEMOKRASİYE KUMPAS
Herkesin şunu iyi anlaması lazım: Bu milletin demokratik rejimle bir sorunu yok. Tam aksine, bu ülkede demokrasinin sahibi millettir. Asker darbe yapar, millet demokrasiye sahip çıkar. FETÖ darbe yapar, millet yine demokratik rejime sahip çıkar. Birilerinin suni rejim krizleri üretip onun üzerinden demokrasiyi rafa kaldırma girişimlerine tanık olduk. 27 Mayıs böyleydi. 28 Şubat böyleydi. Ama onlara rağmen bu millet demokrasiye sahip çıktı ve yaşattı. Birileri sanki Meclis kapatılmış, siyasi partilerin faaliyetine son verilmiş gibi bir tablo çiziyor. “Yüz yıl geriye gittik” diyorlar. Bu ülkede Meclis’te çalışıyor, siyasi partiler de faaliyetlerini sürdürüyor. Birilerinin amacını aşan işleri olabilir. Ama onu birileri alıp rejim krizine dönüştürmeye çalışıyor. 28 Şubat’ta yaptıkları gibi. Tehlikeli bir oyun oynuyorlar. Bunun tek bir amacı vardır. O da demokrasiye kumpas kurmaktır. Bu ülkede yıllarca suni rejim krizleri üzerinden demokrasiye tuzak kuruldu.
Sosyal medyada bir kampanya yürütülüyor. Türkiye Cumhuriyeti sosyal devlette kurulmadı ki sosyal devlette yıkılsın. Bu ülke, savaş meydanlarında kuruldu. Kurtuluş Savaşı’nın küllerinin arasından doğdu. Biz bu filmleri çok gördük. Atatürkçülük adına gelenler en çok Atatürk’e zarar verdi. O yüzden kimse Atatürk’ü istismar etmeye kalkışmasın. Atatürk ortak değerimizdir.