Sahili paylaşamayan oteller davalık oldu
5 yıldızlı otel, 'sahilde adil paylaşım' için yargıya başvurdu.
Antalya'nın Kemer ilçesinde otel işletmeleri arasındaki anlaşmazlık nedeniyle bir otelin müşterileri daracık alana sıkışıp kaldı. Koronavirüs sürecinde sosyal mesafeye uymak zorunda olan bin kişi kapasiteli tesis, plajda kullandığı 500 metrekare alanın genişletilmesi için yargıya başvurdu. Otelin Genel Müdürü Günaydın Atar, koronavirüs nedeniyle kullanım alanlarının daraldığını belirterek, "Ön sıradaki tesisler, sahili özel mülkiyetleri gibi kullanıyor. Biz de adil bir paylaşım talep ediyoruz" dedi.
Kemer'e bağlı Çamyuva Mahallesi'nde bulunan 5 yıldızlı Simena Hotel, diğer otellere oranla geride kalınca Çamyuva sahilinden yeterince yararlanamayacak duruma geldi. Sahilde daha az yer kullanabilen otel, müşterileri için yalnızca 500 metrekarelik alanda hizmet verebiliyor. Hem sosyal mesafe kuralına uymaya hem de bin kişilik kapasitedeki otelde konaklayan müşterilerine sahil kıyısında şezlong bulmaya çalışan otel yönetimi ise sorunlarının çözümü ve sahildeki kaçak yapılaşmanın önüne geçilmesi için Kemer Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu. Atanan bilirkişi raporunda, sahilde kaçak yapıların bulunduğu, Kıyı Kanunu ve İmar Kanunu'na da aykırılıklar teşkil ettiği fotoğraflarla tespit edildi.
'SORUNLARIMIZLA İLGİLİ MÜRACAATTA BULUNDUK'
Otelin Genel Müdürü Günaydın Atar, yaşanan bu olaylarla ilgili diğer işletmelerle mahkemelik duruma kadar geldiklerini belirterek, "Sahilin ön kısmında yer alan tesisler, sahile sıfır olmanın avantajını kullanarak kendi tesislerinin ön kısmına düşen bütün sahil kesimini, sanki özel mülkiyetleriymiş gibi kullanmak istiyor. Biz ikinci bantta yer alan bir tesisiz. Bizim misafirlerimiz yaklaşık 500 metrekare alanda hizmet alabiliyor. Geçmiş dönemde örnek veriyorum, 100 tane şezlong atabiliyorsak bu sene pandemi döneminde özellikle sosyal mesafe de gözetilerek 70-80 veya 50 şezlong atabiliyoruz" dedi.
'SU SPORLARI TESİSİ BİNALARI, SAHİLİ İŞGAL ETMİŞ DURUMDA'
Komşu otellerle bu sorunu devlet makamlarını araya koymadan çözmeye çalışmak istediklerini, ancak bugüne kadar hiçbir şekilde olumlu cevap alamadıklarını aktaran Günaydın Atar, "Şimdi öndeki tesisler kıyı kenar çizgisini ihlal ederek, gerek 3621 sayılı kanun çerçevesinde, gerekse diğer anayasanın ilgili maddeleri çerçevesinde, gerekse imar kirliliği yönünden birtakım yapılar mevcut. Şimdi orada su sporları tesisi olarak kullanılan binalar tamamen sahili işgal etmiş durumda. Yine aynı şekilde demir kazıklarla gölgelikler, disko yapılmış. Bunların yasal süreç neyse o boyutta düzeltilmesi gerekiyor. Biz kaymakamlık makamına gerekli bildirimlerde bulunduk. Kaymakamlık makamından bunların düzeltilmesi konusunda beklenti içerisindeyiz" diye konuştu.
'ADİL PAYLAŞILMASINI TALEP EDİYORUZ'
Otele gelen müşteriler için kullanılan alanın çok dar olduğunu vurgulayan Günaydın Atar, şöyle dedi:
"Bizim kullanmış olduğumuz alan gerçekten çok dar, yandaki tesisler çok geniş bir alana yayılmış durumda. Onların misafirleri çok rahat tatillerini yaparken, denize girerken, bizim misafirlerimiz maalesef bundan mahrum kalıyor. Kendi ülkelerine gittiklerinde burada yaşadıkları sıkıntıları söylüyorlar. Sonuçta onlar Türkiye'ye geliyor. Öndeki tesis ismi şu, bu onlar için önemli değil. Buradaki mağduriyetimizin bir an evvel çözülmesini istiyoruz. Bizim istediğimiz sahil kısmının sadece önde birinci sırada yer alan tesislerin özel mülkiyetleri gibi değil de yasalar çerçevesinde oranın adil bir şekilde paylaşılmasını talep ediyoruz. Bilindiği gibi 3621 sayılı kanun çok açık. Bunun uygulanmasını gerekli mülki amirlerden talep ediyoruz. Bir de sahildeki kaçak yapıların bir an önce yasal çerçeveye kavuşturulmasını istiyoruz."