Koronavirüsü yenen doktor: Milyonlarca dikenin üzerinde yatıyor gibi canım acıyordu

Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde görev yapan Nefroloji Uzmanı Dr. Zeki Kemeç, yakalandığı koronavirüsü 20 günde yenmeyi başardı.

Koronavirüsü yenen doktor: Milyonlarca dikenin üzerinde yatıyor gibi canım acıyordu

Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde görev yapan Nefroloji Uzmanı Dr. Zeki Kemeç, yakalandığı koronavirüsü 20 günde yenmeyi başardı.

Koronavirüsü ailesine de bulaştıran Kemeç, hastalığı hafife almanın çok büyük bir yanılgı olacağını belirterek, "Virüs akciğerime nüfuz etmişti. İlk başta tatsızlık, iştahsızlık, halsizlik, terleme, bel ve sırt ağrısı yakınmalarım oldu. Daha sonra sırtımın ağrısından yatarken sağa, sola dönemez olmuştum. Eğilmekte zorluk çekiyordum. Sırtüstü yattığımda ise sanki milyonlarca dikenin üzerinde yatıyormuşum gibi canım acıyordu" dedi.

Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde görev yapan Nefroloji Uzmanı Dr. Zeki Kemeç, Temmuz ayında koronavirüs belirtileri gösterince yapılan PCR testi pozitif çıktı.

Koronavirüs belirtisi gösteren eşi ve çocuklarının da PCR testi pozitif çıkan Kemeç'in acısı ikiye katlandı. Evde tedaviye başlayan Kemeç ailesi uzun ve ağrılı bir süreçten sonra koronavirüsü yenmeyi başardı.

Virüsü hafife almanın çok büyük yanılgı olacağını ifade eden Kemeç, "Virüs akciğerime nüfuz etmişti. İlk başta tatsızlık, iştahsızlık, halsizlik, terleme, bel ve sırt ağrısı yakınmalarım oldu. Daha sonra sırtımın ağrısından yatarken sağa, sola dönemez olmuştum. Eğilmekte zorluk çekiyordum. Sırt üstü yattığımda ise sanki milyonlarca dikenlerin üzerinde yatıyormuşum gibi canım acıyordu" dedi.

'AYNI EVDE 6 KİŞİ BİRDEN KORONAVİRÜS İLE SAVAŞTIK'

Eşi ve 4 çocuğuyla birlikte koronavirüse karşı savaştıklarını belirten Kemeç, "Canımın acısı ikiye katlanmıştı, çünkü aileme benden bulaşmıştı. Hastalığın verdiği sıkıntılara ailemin yaşadığı ağrılar da eklenince belim bükülmüştü. Ben bir doktordum fakat nasıl seyrettiği belli olmayan bir hastalıkla cebelleşiyordum. Aynı evde 6 kişi birden hastalanmış ve her birimiz farklı semptomlarla geçiriyorduk. Bu virüsün en büyük felaketi ise akciğer tutulumudur. Çok yayılım durumunda ise oksijen ve yoğun bakım desteği gerektirir. Soluk almakta sıkıntım vardı ve uyuyamıyordum. Ne aileme ne kendime çare olabiliyordum. Evin içinde iki adım attığımda dahi nefesim daralıyordu. Akciğerimdeki lezyonlar ilerledi mi diye çok korkuyor, endişeleniyordum. Bütün vücudum lime lime ediliyor gibiydi. İlk 10 günden sonra kendimi daha iyi hissettim. Kalp dolaşımın sağlanması ve akciğerlerimin oksijenlenmesi için zor da olsa evin içinde ara ara ufak yürüyüş ve egzersizler yapıyordum. Tatsızlık nedeniyle su ve çay içemiyordum. Bu durum 20 gün kadar sürdü. Etli gıdalara karşı ise tiksinti duyuyordum, fakat sarımsaklı-sumaklı kelle-paça çorba bana iyi gelmişti" diye konuştu.

'HASTALARIM BENİ BEKLER'

Ağrıları varken bile hastalarının aklından çıkmadığını aktaran Kemeç, şunları kaydetti:

"Diyalize bağlı yaşamak zorunda olan bu hastaların virüse yakalanabilme ihtimali dahi çok feciydi. Hastalarımın bana ihtiyacı vardı. Ailem ve hastalarım için kolay pes etmemeliydim. Test sonuçlarım negatif çıkınca hiç beklemeden işe başladım. Bana ihtiyacı olan hastalarıma koştum. Hemodiyaliz, periton diyalizi, nakil hastaları, acil ve yoğun bakım hasta konsültasyonları gibi tüm bu işler beni bekliyordu. Koronavirüsü atlatmış olmama rağmen hala nefes alırken sıkıntı yaşadığım anlar oluyor. Lütfen herkes çok dikkat etsin. Bana bulaşmaz demeyelim. Maske, sosyal mesafe ve el hijyenini sağlıklı yapalım, sağlığımızdan olmayalım."

Etiketler
Batman Ordu Hastane