Prof. Dr. Ahmet Ercan: Benim 50 yıllık deneyimime göre bu tamamen uyarıcı bir deprem
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Tekirdağ'ın Marmara Ereğlisi ilçesi açıklarında meydana gelen deprem hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Yüksek Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Tekirdağ'ın Marmara Ereğlisi ilçesi açıklarında meydana gelen 4.2 büyüklüğündeki depremin uyarıcı bir deprem olduğunu söyledi.
Ercan, "Bu depremin arkasından daha büyük bir deprem olur mu, hayır olmaz. Benim 50 yıllık deneyimime göre bu tamamen uyarıcı bir depremdir. Arkasından daha büyük bir deprem beklemiyorum" dedi.
Yüksek Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, bugün Tekirdağ'ın Marmara Ereğlisi ilçesi açıklarında meydana gelen 4.2 büyüklüğündeki depremi değerlendirdi.
Depremin Marmara Denizi'nde 7 kilometre derinlikte meydana geldiğini belirten Ercan, şöyle dedi:
"Bu deprem uyarıcı bir depremdir. Geçen hafta Mürefte Hoşköy'ün önünde aşağı yukarı aynı büyüklükte bir deprem olmuştu. Ben bu deprem sırasında Mürefte depremi bizzat yaşadım. Depremin tam odağının üzerindeydim.
Yerden bir gürültüyle geldi. Sanki yer çatırdıyormuş, kayalar kırılıyormuşçasına bir gürültü gelmişti. Korkunç bir olaydı ve yapıyı salladı. Bugünkü deprem de aynı şekilde.
Bu depremi nasıl okumak gerekiyor. Biliyorsunuz önceki yapmış olduğum açıklamalarda; Kuzey Marmara Depremi'nin iki kolda kırılacağını belirtmiştim. Bunlardan bir tanesi İstanbul kolu bir tanesi Tekirdağ kolu. İstanbul kolu üzerinde böyle uyarıcı depremler çok fazla olmuyor. Bunun ana nedeni, kabuğun bu bölgede daha kalın ve dayanımının kırılma direncinin çok daha yüksek olmasından kaynaklanıyor. Tam Ergene çukurunun bulunduğu kesimde ise Tekirdağ kolunun önüne denk geliyor, kabuk daha gevrek ve daha kırılgan o nedenle uyarıcı depremler daha da fazla oluyor."
'DENİZDEN GEÇECEK OLURSA YIKIMLAR DAHA AZ OLUR'
Bu depremin Tekirdağ kolu üzerinde olacak depremle ilgili bugünkü gibi büyük bilgiler verdiğini ifade eden Ercan, "Bugünkü Marmara Ereğlisi ile geçen gün Hoşköy Mürefte'de olan depremi birleştirdiğimizde, böyle bir depremin alıştırma yaptığını görüyoruz. Bu alıştırmaya göre olasılıkla karada geçmesini beklemiş olduğumuz, Tekirdağ kolunun batı parçasının denizden geçeceğinin izlenimini veriyor
. Denizden geçerse eğer, Tekirdağ Marmara Ereğlisi önünde olacak deprem, Tekirdağ'ın önünden doğrudan Kumbağ, Kumbağ'ın önünden Barbaros, Barbaros'un bulunduğu yerden Uçmakdere açıklarından, Gaziköy'ün açıklarından, Hoşköy, Mürefte, Aşağıkalamış, Eriklice, Şarköy'ün açıklarından, buradan Bolayır'ın bulunduğu kesimden, Saros Körfezi'ne geçeceğini gösteriyor. Bunun önemi nedir?
1912 depremi biliyorsunuz 7.14 büyüklüğünde ve tamamen Uçmakdere'den, karadan geçmişti bu. Melen Tepesi'nin önünden, Doluca Tepesi'nin önünden, Çokal Barajı'ndan Saros'a birleşmişti ve kıyamet koptu, o zaman için çok fazla yıkımcıl ve yangınların olduğu bir deprem oldu. Eğer bu kez denizden geçecek olursa bu kol, yıkımlar daha az olacaktır ve daha az hasar bırakacaktır. Denizden geçmesi ve bu verilen bilgiler sanki bizi daha rahatlatıcı nitelikte" diye konuştu.
'2045'E KADAR BU BÖLGEDE DEPREM BEKLEMİYORUM'
Marmara Ereğlisi ilçesi açıklarında meydana gelen 4.2 büyüklüğündeki depremin ardından daha büyük bir depremin olmayacağını söyleyen Ercan, "Bu depremin arkasından daha büyük bir deprem olur mu, hayır olmaz. Benim 50 yıllık deneyimime göre bu tamamen uyarıcı bir depremdir. Arkasından daha büyük bir deprem beklemiyorum. Beklediğim deprem yılı değişmedi 2045'e kadar bu bölgede deprem beklemiyorum.
Her an deprem olabilir sözü doğru değildir, çünkü Marmara gergin değildir ve Marmara'nın kırılması için 6 milyar ciga tonluk bir gücün de birikmiş olması gerekiyor. Bu gücün biriktiğine ilişkin herhangi bir bilgi yoktur. Dolayısıyla 2045 yılına kadar bu tür uyarıcı depremleri 3.5 - 4- 4.5 - 5.5 hatta 6'ya varan depremleri göreceğiz. Bizim tek yapmamız gereken sağlam yerde sağlam konutta oturmak ve kentsel dönüşümü bir an önce uygulamak" dedi. (DHA)