Akademisyenlerin dolandırılma skandalını yorumladılar: 'Kalite geriledi'
Uluslararası bilimsel sitelerde makale yayımlama vaadiyle 50 kişinin dolandırıldığı ortaya çıktı. Marmara Üniversitesi’nden ihraç edilen Yrd. Doç. Dr. Ceren Akçabay ve Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hakkı Uyar skandalı yorumladı.
Uluslararası bilimsel sitelerde makale yayımlama vaadiyle çoğunluğu akademisyen 50 kişinin dolandırıcıların ağına düşmesi tartışmalara neden oldu.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden ihraç edilen Yrd. Doç. Dr. Ceren Akçabay, “Belli ki liyakate sahip olmadan bu konumları elde etmeye çalışıyorlar. Akademik değerlendirmenin de aslında akademisyen olabilmek için yeterli olduğunu düşünüyorlar anlamına geliyor. Bu çok sıkıntılı. Akademik anlamda yeterlilik ve liyakat böyle ölçülmemesi gereken bir şey” dedi.
‘ZAVALLICA BİR DURUM’
Cumhuriyet'ten Seyhan Avşar'ın haberine göre, vasatın hüküm sürdüğü bir dönemde yaşadığımızı vurgulayan Akçabay özetle şunları söyledi:
“İnsanların artık akademisyen olsa bile bu vasatlık onları rahatsız etmiyor. Bu, ne yazık ki beni şaşırtan bir durum değildi. Bir yanda bu tarz şeylere girme gereksinimi duymayan ben ve benim gibi, benden çok daha yeterlilikli akademisyen arkadaşlarım ve hocalarım ya imzacı oldukları için ya da KHK nedeniyle üniversitelerde yer alamıyorlar.
Bu insanların CV’leri incelendiğinde akademinin nasıl kan kaybettiği görülecektir. Entelektüel bir duruşa sahip oldukları için tutum alan insanlardı.
Para ödeyerek makale yayımlatmaya çalışmak akademinin entelektüel ve aydın olmaktan çıkıp memuriyete dönüştüğünün göstergesi. Son derece zavallıca bir durum. Onları böyle görmek bizler açısından da çok can yakıcı. Bizler üniversitelerden ayrılırken çocuklarımızı onlara emanet ettik.”
‘BU DURUMUN AYIPLANMASI LAZIM’
Dokuz Eylül Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Hakkı Uyar ise para ödeyerek makale yayımlatmanın kolay yoldan akademik unvan almak isteyen, akademik kariyere sadece unvan olarak odaklanan insanların yaptığı bir şey olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Bu, korkunç bir durum. Her mesleğin nasıl ki kötü örnekleri varsa akademinin de kötü örnekleri var. Uluslararası yayın yapmak kolay değil. Paranızı verip makalenizi yayımlattığınızda kimsenin okumadığı ama mevzuat açısından doçent, profesör olmanıza puan sağlayan bir durum. Bu durumun ayıplanması, kınanması lazım.”
"KALİTE GERİLEDİ"
Bu gibi yerlere para kaptıranların akademik kalitesinin düşük olduğuna da dikkat çeken Uyar, “Aklı başında, ciddi bir akademisyen buralara para kaptırmaz. Kalitenin ne kadar gerilediğinin de açık bir göstergesi bu durum. Geçmişte de parayla makale yayımlayan dergiler vardı. Ama dolandırıcılık boyutunu ilk kez duydum. Bizim camiada parayla makale yayınlayan bu dergilerin isimleri bilinir ve uyarılar yapılırdı. Bizler de doçentlik ve profesörlük jürilerinde bunlara dikkat ederiz” dedi.