Pendik'te 'Alevilere ölüm' tehdidine soruşturma
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü ve Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, İstanbul'un Pendik ilçesinde bir apartmanın bahçe duvarına Alevi vatandaşlara yönelik yazılan yazılara ilişkin soruşturma başlatıldığını belirtti.
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü ve Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, İstanbul'un Pendik ilçesinde bir apartmanın bahçe duvarına Alevi vatandaşlara yönelik yazılan yazılara ilişkin soruşturma başlatıldığını belirtti.
Çataklı, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Alevi vatandaşlarla ilgili ayrıştırıcı birtakım ifadelerin yazıldığını, bazı kesimlerin de bu olayı etnik ve mezhepsel bir çatışma zeminine çekmeye çalıştığını aktardı.
Yazılarla ilgili soruşturma başlatıldığını ve olayın aydınlatılmaya çalışıldığını aktaran Çataklı, "Ancak olay daha soruşturma aşamasındayken, henüz fail ya da failler ile ilgili bilgi yokken, ülkemizdeki kardeşlik ve huzur ortamından rahatsız olanlar, provakatif paylaşımlar ve haberlerle, bu hadiseyle ilgili kendi karanlık arzuları doğrultusunda bir algıyı kamuoyuna benimsetmeye çalışmaktadırlar." değerlendirmesini yaptı.
İsmail Çataklı, daha önce de benzer olayların aynı kesimlerce yine aynı şekilde kamuoyuyla paylaşıldığını ancak yapılan araştırmalar ve soruşturmalar neticesinde olayların aslının ortaya çıkarıldığını belirterek şöyle devam etti:
"Hatırlanacağı üzere Malatya Akçadağ'da Alevi vatandaşlarımızın yaşadığı evlerin kapılarına çarpı işareti çizilmiş, ayrıştırıcı yazılar yazılmış yapılan soruşturma neticesinde aynı mahallede yaşayan ve güvenlik korucusu olmak isteyen bir kişinin bu eylemi, 'mahallenin güvenliği yok' algısı oluşturmak için yaptığı tespit edilmişti. İstanbul Sultangazi'de Alevi ailelerin kaldığı binanın duvarına benzer şekilde çarpı işareti konarak ayrıştırıcı yazılar yazılmıştı. Söz konusu olayla ilgili yapılan araştırma sonucunda aynı apartmanda yaşayan İ.G. isimli komşunun, çöp nedeniyle tartıştığı komşusu için söz konusu yazıyı yazdığı belirlenmişti. Tunceli'nin Pertek ilçesinde yaşayan Alevi bir vatandaşımızın evinin giriş kapısına kırmızı renk boya ile çirkin yazılar yazılmış, ikametin giriş kapısının önüne 1 adet mermi bırakılmıştı. Kolluk kuvvetlerinin konuyla ilgili yapmış olduğu araştırma neticesinde, Almanya'da bulunan ve kız kardeşinin yanında yaşamak isteyen bir vatandaşın, Almanya'ya yapmış olduğu iltica başvurusunun kabul edilmesi için kayınbiraderinden, annesinin yaşadığı binanın kapısına ayrıştırıcı yazı yazmasını ve bir adet mermi bırakmasını istediği ortaya çıkmıştı. Yazıyı yazan kayınbirader gözaltına alınarak adli mercilerce tutuklanmıştı."
"Kardeşliğimizi ve huzurumuzu tehdit etmeye yönelik girişimlere müsaade edilmeyecek"
22 Kasım 2017'de Malatya merkez Cemal Gürsel Mahallesi'nde bulunan ve tamamı Alevi vatandaşlara ait olan 13 evin kapı ve duvarlarına sprey boyayla artı ve çarpı şeklinde işaretleme yapıldığını, söz konusu olayla bağlantısı olduğu değerlendirilen 6 kişinin gözaltına alındığını hatırlatan Çataklı, şunları kaydetti:
"18 Haziran 2018 tarihinde Bursa'nın Kestel ilçesi kent meydanında çıkan kavgada Alevi vatandaşlarımıza hitaben küfür ve hakaret içeren sözler sarf eden ve güvenlik güçlerine zorluk çıkartan 1 şahıs gözaltına alınmıştı. 1 Ekim 2019 tarihinde Bursa'nın Yıldırım ilçesi Pir Sultan Abdal Cemevi Başkanı'nın kapısına tehdit içerikli yazılar yazılması üzerine yapılan araştırmalar sonucunda, güvenlik kameralarınca tespiti yapılan şahısların 5'inin de çocuk olduğu, Başkanın ikametinin yan tarafında bulunan bir bakkal ile bu çocuklar arasında yüksek sesle müzik dinlenmesinden dolayı tartışma çıktığı ve çocukların da bu yazıları bakkal sahibine yönelik yazdıkları ifadelerine yansımıştı. Vatandaşlarımıza yönelik tehdit içerikli bu ve buna benzer yazılarla ve işaretlerle ilgili ihbarlara kolluk kuvvetlerimizce anında müdahale edilmektedir. 2017 yılından bugüne kadar faili ya da failleri tespit edilen 6 olayda 11 şüpheli hakkında işlem yapılmış, bu kişilerin adli makamlara intikalleri sağlanmıştır. Tüm vatandaşlarımız müsterih olsunlar. Bin yıldır kardeşlik içinde yaşadığımız Anadolu topraklarında etnik kökeni, mezhebi ve sosyal ve siyasal kimliği üzerinden kardeşliğimizi ve huzurumuzu tehdit etmeye yönelik girişimlere, bundan önce müsaade edilmediği gibi bundan sonra da müsaade edilmeyecek." (AA)