Oflu İsmail'in ailesi Çakıcı'ya tehdit yağdırdı: Edebinle otur!
3 yıl önce hayatını kaybeden ve Oflu İsmail olarak bilinen İsmail Hacısüleymanoğlu'nun ailesine mensup Ali Osman Hacısüleymanoğlu, Alaattin Çakıcı'ya tehdit yağdırdı.
Oflu İsmail’in torunu Orhun Hacısüleymanoğlu sosyal medya hesabından Ali Osman Hacısüleymanoğlu’nun Alaattin Çakıcı hakkındaki açıklamasını paylaştı.
abcgazetesi'nin haberine göre; Instagram üzerinden Çakıcı'ya mektup yazan Hacısüleymanoğlu şunları söyledi:
ÇAKICI GERÇEKLERİ
NAMUS: Aile büyüklerimiz delikanlılık çağımızda bize bazı nasihatlerde bulunurdu., bunların içinde en çok üstünde durdukları konu namustu.
Siz siz olun bakın ha evli bir kadın ile ya da bakire bir kız ile ilişkiye girmeyin delikanlı adam eline, beline, diline hakim olacak.
Böyle şeyler dışarsak cezası ağır olur.
Oflu İsmail olarak tanınan İsmail Hacısüleymanoğlu kimdir?
Biz bunu aynı şekilde bizim çocuklarımıza da ailemizin gençlerine de ve bize gönül veren tüm sevdiklerimize de sıkı sıkı tembih ediyoruz.
Dündar Kılıç, sadece Karadeniz'in değil Türkiye'nin sevdiği bir delikanlıydı.
Allah rahmet eylesin. 80'li yıllarda yapılan Babalar Operasyonu'nda Dündar Kılıç gözaltına alınıp Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde yatarken namus abidesi Çakıcı cezaevinde yatan hemşerisinin (Dündar Kılıç) evlı kızın baştan çıkardı.
O beni baştan çıkardı diyebilir ama çıkmasaydın delikanlı adam nefsine hakim olanıdır. Sonra rahmetli Dündar Kılıç cezaevinden çıkınca bu ilişki ayyuka çıktı.
Türkiye'nin her yerinden delikanlılar kızı, Kürdü, Çerkez'i sağcısı, solcusu, Sünnisi, Alevisi, bu sana yapılan bir namussuzluktur hepimiz yanındayız deyip, Çakıcı'nın peşine düştüler ve bir sürek avı başladı.
Her yere baskınlar yapılıyor, Çakıcı başını dışarı çıkaramıyordu.
Çakıcı'nın arkadaşı olan bizimse aile dostumuz ve sevdiğimiz bir büyüğümüz rahmetli Tahsin Çakıroğlu'na sığındı. Tahsin Abi, Dündar'ı ikna etmeye çalışacağım ama sende karını boşayıp Uğur (Dündar Kılıç'ın kızı) ile evleneceksin bu ayıp ancak böyle temizlenir dedi ve Dündar abiyi ikna etmeye çalıştı.
Tüm sevenleri ve ailesi Dündar abiye; Dündar sakın!İkisinin de (Alattin ve Uğur) kafasına kurşun sıkalım bu iş böyle temizlenir" dedi.Dündar abi, kızına kıyamadığı için Tahsin abinin teklifini kabul etti ve Çakıcı karısını boşayıp Uğur ile evlendi. Çakıcı oldu damat ve işlerin başına geçti.
Dündar kömür ocaklarına ve bir çok iş yerine damadını ortak etti.
Limitsiz çek defterini verdi eline sağ yanına bir sandalye koydurup oturttu. Bir kaç sene baba-oğul gibi takıldılar. ama yılanı koynuna koynuna soktuğunu farkına varamadı kurulan tezgah başkaydı.
Akabinde Çakıcı karım beni aldatıyor dedi. Karısının onu aldattığı ile alakalı o dönem bir iki geçti bu isimler hala yaşıyor,
Alaattin Çakıcı nikahlı karısı ile onun sağında beraber olan hangi namus anlayışıyla affedip nikahlı karısını ufak çocuğunun gözleri önünde bir kiralık katile öldürtüp namusumu temizledim diyebildi. bu namus cinayeti değildi Atilla Aytek'in kurduğu bir oyundu.
Bu Alaattin’in bu işlerdeki son sabıkası da değildi daha sonra ünlü bir modacının evli kızı Aslı ile 2-3 sene kavgalı gürültülü bir beraberlikleri oldu.
Aslı başkasıyla evliyken yurtdışında Alaattin ile yaşadı. Kavgaları gürültüleri bütün kamuoyunun gazetelerin haberlerin manşatlerini süsledi.
Şimdi size soruyorum bir ülkücü, bir kabadayı, bir Karadeniz delikanlısı, bir Türk delikanlısı evli kadınlarla beraber olup sonra namustan dem vurabilir mi?
Delıkanlılığın, ülkücülüğün fıtratında böyle bir şey var mı? Kabul edilebilir mi? Kiralık katile karını öldürtmek var mıdır? Madem karın seni aldattı madem karını öldürttün neden karınla beraber olanlar hala yaşıyor?
Korktun mu? Bırakın bu namuslu tavırları bu Atilla Aytek'in Karadeniz delikanlılarını yok etme planının başlangıcıdır. Alaattin efendi onun ajanı ve piyonudur.
Bu adamın gerçek yüzünü TÜRKİYE kamuoyuna Karadeniz camiasına ve ülkücü camiaya hatırlatmayı, bu olayları bire bir yaşayan biri olarak kabul ettim.
Yine söylüyorum edebinle otur. Yok ben bildiğimi okurum diyorsan bugüne kadar görmediğin sert bir kavgaya hazır bekliyor olacağım, burası Muz Cumhuriyeti değil. Senin gibi karanlık şer odaklarına da hizmet edenler de bu ülkede söz sahibi olurlarsa bu da önce devletin sonra bizim ayıbımız olur. İlk mermiyi atan da ben olmayacağım.
Tüm devlet büyüklerimizden özür diliyorum. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.
Ali Osman Hacısüleymanoğlu