Emin Çölaşan: En büyük yolsuzluklar işte böylesine basit bir yöntemle hasıraltı ediliyor

Sözcü yazarı Emin Çölaşan, bugünkü köşesinde Sayıştay'ın ortaya çıkardığı yolsuzlukların Meclis'te üstünkörü incelenip rafa kaldırıldığını söyledi.

Emin Çölaşan: En büyük yolsuzluklar işte böylesine basit bir yöntemle hasıraltı ediliyor

Sözcü yazarı Emin Çölaşan, bugünkü köşesinde Sayıştay'ın ortaya çıkardığı yolsuzlukların Meclis'te üstünkörü incelenip rafa kaldırıldığını söyledi.

Çölaşan, "Anayasa ve yasalar uyarınca bu denetimler yapılıyor, belgelenen hukuksuzluk, yolsuzluk, usulsüzlük ve israf Meclis Başkanlığı'na sunuluyor. Peki ya sonrası? O dosyalar Meclis'te sözüm ona inceleniyor, sonrasında rafa kaldırılıyor. En büyük yolsuzluklar bile işte böylesine basit (!) bir yöntemle hasıraltı ediliyor. Başka bir deyişle, yapanın yanına kâr kalıyor" ifadelerini kullandı.

Emin Çölaşan, "Yolsuzluk, vurgun, israf ayyuka çıkmış, milyonlarca insanımız inim inim inlerken, mevcutlar yetmezmiş gibi yeni saraylar… Bütçe görüşmeleri, yolsuzluk, vurgun ve israf eleştirileri tamamen göstermelik! Sayıştay raporlarında belgelenen yolsuzluklar ise tamamen dandik" dedi.

Emin Çölaşan'ın Sözcü'deki yazısı şöyle:

Sevgili okurlarım, Türkiye gerçek anlamda soyulan bir ülke oldu. Bunu söylemek insanın canını sıkıyor ama gerçek ne yazık ki böyle…

Ortada korkunç bir furya, korkunç bir yağma düzeni var.

Siz istediğiniz kadar yakının…

Soygunu istediğiniz kadar belgeleyin…

Hiçbir şey değişmiyor.

Eskiden devletin çok önemli iki kurumu vardı.

Hesap Uzmanları Kurulu ve Maliye Teftiş Kurulu.

Buralarda devletin en deneyimli maliyecileri, en deneyimli maliye müfettişleri görev yapardı. Hiçbirinin ismi günün birinde pisliğe, rüşvete vesaireye bulaşmamıştı.

Hesap uzmanlarının esas görevi özel sektörü inceleyip vergi kaçaklarının üzerine gitmekti.

Maliye müfettişleri ise her türlü yolsuzluğu, israf ve vurgunu araştırıp rapor hazırlardı. Devlette (gizli bile olsa) her bilgi ve belgeye ulaşma hakkı onlara verilmişti.

Raporlar yazılır, her türlü yolsuzluk ve israf savcılıklara duyurulur ve işin üzerine gidilirdi…

★★★

Günün birinde AKP iktidar oldu…

Ve bu iki kurulu da başarıyla kapatmayı başardı!

Neden?..

Çünkü yazılan raporlar ve yapılan teftişler iktidarın işine gelmiyordu.

★★★

Şimdi ise Sayıştay var…

Onu henüz kapatamadılar.

Anayasal bir kurum. Denetçileri bütün kamu kurumlarını, vakıfları ve özellikle de belediye hesaplarını inceleme hakkına sahip.

Anayasa ve yasalar uyarınca bu denetimler yapılıyor, belgelenen hukuksuzluk, yolsuzluk, usulsüzlük ve israf Meclis Başkanlığı'na sunuluyor.

Peki ya sonrası?..

O dosyalar Meclis'te sözüm ona inceleniyor, sonrasında rafa kaldırılıyor.

En büyük yolsuzluklar bile işte böylesine basit (!) bir yöntemle hasıraltı ediliyor.

Başka bir deyişle, yapanın yanına kâr kalıyor!

★★★

Bakınız, Meclis'te günlerden beri 2021 yılı bütçe tasarısı görüşülmekte.

Muhalefet milletvekilleri her kuruluşun bütçesi görüşülürken çıkıyorlar kürsüye, eleştirilerini dile getiriyor, yolsuzlukları ve israfı belgeliyorlar.

Peki sonuç?

Sıfıra sıfır elde var sıfır!

Siz istediğiniz kadar belgeleyin, anlatın, konuşun, değişen hiçbir şey olmuyor.

Görüşülen yeni bütçe oylanıyor ama sonuç önceden belli!

AKP ve MHP oylarıyla kabul ediliyor.

Bu dönemde asla şaşmayan kural bu.

★★★

Peki ama kardeşim, muhalefet milletvekillerinin haftalar boyunca kürsülerde veya başka ortamlarda dile getirdiği eleştirilerde bir adet bile olsa doğruluk ve gerçeklik payı yok muydu?

Varsayalım yüzde 99'u yalandı!

Geri kalan yüzde 1'in üzerine niçin gitmediniz?

Türkiye Cumhuriyeti böyle mi yönetilir?

Ayıp değil mi, günah değil mi?

★★★

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç daha iki gün önce, Cumhurbaşkanlığı bütçesi görüşülürken açıkladı…

Recep Bey adına yaptırılan Marmaris Okluk sarayının maliyeti 105 milyon dolar.

Orada Özal döneminde yapılmış olan ve birkaç odadan oluşan küçük bir konut vardı.

Bunlar iktidarı aldıktan sonra bu konutu yıkıp görkemli bir saray inşa ettiler.

Yine aynı açıklamadan öğrendik…

Ahlat'ta Van Gölü kıyısında yaptırdıkları bir başka saray için harcanan para 22 milyon dolar.

Ne yapacaksınız, yılda kaç gün ve kim için kullanacaksınız bu saray yavrusunu!

Şimdi diyeceklerdir ki “Yılda bir kez düzenlenen Malazgirt zaferi kutlamaları için kullanacağız…”

Yazıktır be, ayıptır, günahtır be…

Türkiye'nin sokağa atılacak parası bu kadar bol mu?

Şimdi bazıları “Engin Özkoç palavra atmış” bile diyecektir.

O halde resmen çıkıp yalanlasanıza!..

★★★

Bir yanda millet açlığın, sefaletin, işsizliğin ve şimdi de salgının pençesinde kıvranıyor…

Ve bu efendiler har vurup harman savurmayı olanca hızıyla sürdürüyor.

Yolsuzluk, vurgun, israf ayyuka çıkmış, milyonlarca insanımız inim inim inlerken, mevcutlar yetmezmiş gibi yeni saraylar…

Bütçe görüşmeleri, yolsuzluk, vurgun ve israf eleştirileri tamamen göstermelik!

Sayıştay raporlarında belgelenen yolsuzluklar ise tamamen dandik!

★★★

Sergilenen bu inanılmaz duyarsızlık ve umarsızlık konusunda AKP'yi anlıyorum da, küçük ortak MHP'nin ne yaptığını kestirebilmek asla mümkün değil.

Kulaklarının üzerine yatmaya devam etsinler…

AKP'ye yedek lastik, baston olmayı, kendilerine oy veren milyonlarca yurtsever ülkücüyü rencide etmek pahasına sürdürmeye devam etsinler bakalım.

Allah yollarını açık etsin!

Etiketler
Emin Çölaşan Sayıştay Yolsuzluk