Yerlikaya'nın eski antrenöründen 'sahte diploma' savunması: Böyle şeyler varsa bile ortalıkta konuşulmaz

2 olimpiyat, 3 dünya ve 8 kez de Avrupa şampiyonu olan eski milli güreşçi Hamza Yerlikaya, sahte diploma iddialarıyla son günlerin en tartışılan isimleri arasında. Yerlikaya'nın bilinmeyenlerini eski antrenörü Salih Bora, Independent Türkçe'ye anlattı.

Türkiye'nin güreşte uluslararası arenada ulaştığı zaferleriyle bir döneme damgasını vuran Hamza Yerlikaya, son günlerin en çok tartışılan isimlerinden biri oldu.

Geçen aylarda Vakıfbank Yönetim Kurulu üyesi olarak atanan güreşçinin ismi son olarak lise diplomasının sahte olduğuna yönelik iddialarla gündeme geldi.

Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Engin Özkoç, bir mahkeme kararını göstererek Yerlikaya'nın diplomasının sahte olduğunu, buna rağmen 4 farklı yerden maaş aldığını savundu.

Özkoç, Yerlikaya'yı istifaya çağırırken eski milli güreşçi ise daha iddialı bir açıklama yaptı.

Diplomasının bulunmadığının kanıtlanması ve 4 maaş aldığının belgelenmesi halinde siyaseti bırakacağını Twitter hesabında paylaştığı iletide dile getiren Yerlikaya, "Tasması kimin elinde olduğu belli olmayan @enginozkoc! Şimdi iyi dinle; eğer benim diplomasız olduğumu ve 4 maaş aldığımı ispat edersen ben herkesten özür dileyip siyaseti bırakıyorum. Aksi durumda sen ne yapacaksın? İspat edemezsen milletvekilliğinden istifa edecek misin? Hodri meydan!" ifadelerine yer verdi.

Tartışmanın bir süre daha devam edeceğine ilişkin belirtiler var. Zira Yerlikaya üzerinden başlatılan tartışmada farklı yönlere de çekiliyor. Bunun nedenlerinden biri de Yerlikaya'ya farklı görevler verilmiş olması.

Aktif kariyerini sonlandırmasının ardından Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı seçilen Yerlikaya, 2007'de o günlerde başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın davetiyle siyaset sahnesine atılmış ve Sivas'tan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 23. dönem milletvekilliğine seçilmişti.

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Üyeliği, Gençlik ve Spor Bakanlığı Müşavirliği, TBMM'de Milli Eğitim Gençlik ve Spor Komisyonu üyeliği görevlerinde bulunan Yerlikaya, 10 Aralık 2015'te Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başdanışmanı olarak atandı.

"Asrın Güreşçisi" unvanını alan, "Devlet Üstün Hizmet Madalyası" sahibi Hamza Yerlikaya'nın Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlığına uzanan hikayesi, maddi imkansızlıklar nedeniyle güreşi bırakmak zorunda kalan babasının 1986'da oğlunu güreşe yazdırmasıyla başladı.

Salih Bora, Yerlikaya'nın güreşe başladığı ilk günlerin tanığı.

Yerlikaya'nın ilk hocası olan Bora, şu an Güreş Milli Takımı'nı çalıştırıyor.

Bora, "Küçük Yerlikaya"nın yanına geldiği günleri şöyle anlattı:

Hamza, ilkokulu bitirdiğinde bizim yanımıza gelmişti. Ben o zaman Haydarpaşa Demirspor Kulübü'nde antrenördüm. Ağabeyi de orada güreş yapıyordu. Askerliğini bitirene kadar bizim kulübümüzde devam etti. Askerden sonra da diğer kulüplerin daha iyi imkanı olduğu için başka kulübe transfer oldu. Artık yan yana olamasak da milli takımda yine beraber çalıştık.

"Türk spor tarihinin en başarılı sporcusudur"

Yerlikaya'nın dürüst, temiz ve çalışkan bir insan olduğunu dile getiren Bora, "Aşırı istekli, arzulu, hırslı bir çocuktu. Bu hırsı ve çalışkanlığı neticesinde zaten başarılı oldu. Hamza, Türk spor tarihinin en başarılı sporcusudur. Bugün Hamza'nın elde ettiği derecelerin sadece bir tanesini bile elde eden kahraman muamelesi görüyor. Hamza 2 olimpiyat, 3 dünya, 8 kere de Avrupa şampiyonluğu kazanmış bir sporcu" değerlendirmesinde bulundu.

1986-96 yılları arasında İstanbul Haydarpaşa Demirspor'da güreşen Yerlikaya, 1991'de Kanada'nın Quebec şehrinde düzenlenen Yıldızlar Dünya Şampiyonası'nda bronz madalya kazanarak dünya dördüncüsü oldu.

1992'de İstanbul'da Yıldızlar Dünya Şampiyonası'nda ilk zaferini elde eden Yerlikaya, Kolombiya'da düzenlenen Gençler Dünya Şampiyonası'nı ikincilikle tamamladı.

1993'te katıldığı dört büyük organizasyondan Akdeniz Oyunları'nda üçüncülük elde eden milli sporcu, Avusturya'da gençler kategorisinde Avrupa birincisi oldu.

İstanbul'da düzenlenen Büyükler Avrupa Şampiyonası'na katılan Yerlikaya, henüz 17 yaşında Avrupa ikincisi olmayı başardı.

Aynı yıl İsveç'in başkenti Stockholm'de yapılan Dünya Şampiyonası'nda şampiyon rakiplerini bir bir geride bıraktı ve dünya şampiyonu oldu.

1996 Atlanta ve 2000 Sidney Olimpiyatlarında altın madalya kazandı.1993 Stockholm, 1995 Prag, 2005 Pudapeşte'deki dünya şampiyonalarını altın, 1997'de Varşova'daki organizasyonu gümüş ve 2006'da Guangzhou'daki turnuvayı da bronz madalya ile tamamladı.

Uluslararası Güreş Federasyonları Birliği (FILA), Yerlikaya'yı "Asrın Güreşçisi" ilan etti.

Bora, bu hikayenin büyük kısmında Yerlikaya ile beraberdi.

İki olimpiyat şampiyonluğu kazandığında da Avrupa ve dünya şampiyonluklarında da yanındaydım. Hamza büyük bir sporcuydu. Sporculuk dönemi bitinceye kadar beraberdik. Sporculuk dönemi bittikten sonra kendisi siyasete atıldı. Sporculuğu bittikten sonra biraz daha seyrek görüşmeye başladık. Ankara'ya gidince biraz uzaklaştık. Onun haricinde bir ayrılık yok. Kendisi siyasete atılınca Ankara'ya yerleşti. Biz İstanbul'dayız öyle eskisi kadar sık görüşemiyoruz.

Yerlikaya'nın, siyasete atılmadan önce kendisine bu durumdan bahsettiğini söyleyen Bora, şu ifadeleri kullandı:

Bu, insanların içinde yatan bir ukdedir. Herkes, bir yerlere geldikten sonra daha fazla hizmet edebilmek ister. Hamza'nın hırsı bitmemişti. Yani sporcu olarak sakatlık yaşadığı için bırakmak zorunda kaldı. Boynundan önemli bir ameliyat geçirdi. Ondan sonra da mecburen sporu bıraktı. Yoksa Hamza'nın hırsı bitmemişti. Hizmetini öbür tarafta devam ettirmek istedi.

Böyle bir talep olduğunu söyledi. Zaten Sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda ilklerin yolunu açtı. Şöyle ki; genellikle en başarılı olan sporculardan mecliste kaç tane var? En başarılı olanları seçip alıyor. Onların spora o taraftan hizmet etmelerini arzu ediyor diye düşünüyorum.

Bora, gündemde yer alan "sahte diploma" iddialarıyla ilgili bilgisi olup olmadığı yönündeki soruma şöyle yanıt verdi:

Böyle şeyler varsa bile ortalıkta konuşulmaz. Ben Hamza'nın İstanbul dışında lisede okuduğunu biliyorum. Peşinden zaten spor akademisine gitti ve orayı da bitirdi. Türkiye'de bu konular araştırılırsa çok şeyler çıkabilir ortaya. Ama Hamza gibi bir sporcunun özellikle bu konuda üzerine düşülmesini anlayamıyorum. Neyin peşinde olduklarını anlayamıyorum.

Türkiye'nin en başarılı sporcuları arasında yer alan ve aktif kariyerini sonlandırmasının ardından siyaset sahnesine çıkan Yerlikaya, Vakıfbank Yönetim Kurulu Üyeliğine atanmasının ardından eleştirilerin hedefi oldu.

Bu konuyla ilgili Yerlikaya'nın kendisiyle herhangi bir görüşme yapmadığını aktaran Bora, "Vakıfbank Yönetim Kurulu'na atanan yöneticiler de zaten seçilip gelen kişiler. Daha önceki dönemlerde biliyorsunuz Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekli olmuş paşalar, subaylar atanıyordu. Buraya da bir sporcu atanmış, abes olan bir durum yok. Zaten Hamza'nın böyle bir şeye ihtiyacı da yok. Bu görev kendisine verilmiştir, o da kabul etmiştir. Bu konuda kendisiyle herhangi bir şey de konuşmadım" şeklinde yorum yaptı.

Son günlerde tartışmaların odağında kalması nedeniyle üzüntülü olduğunu dile getiren Bora, sözlerini şöyle noktaladı:

Burada Hamza Yerlikaya'nın öne çıkarılması gereken özelliği, Türkiye'ye birçok başarılar kazandırmış, İstiklal Marşımızı dünyanın her yerinde çaldırmış, olimpiyatlarda, Avrupa ve dünya şampiyonalarında bayrağı göndere çektirmiş insanın üzerine bu kadar gidilmez. Bu olay vardır veya yoktur o konuda bir şey bilmiyorum ama insanları kendi başarılarıyla değerlendirmek lazım. Hamza çok iyi bir sporcudur, bana göre böyle değerlendirmek lazım.