Depremden kaçamayız ama hazırlanabiliriz

Manisa’nın diri fay hattı üzerinde olduğu belirtilen Jeoloji Mühendisleri Odası’nın raporunda acilen harekete geçilmesi gerektiği vurgulandı. Raporda depremin etkisini en aza indirgemek için master planlarının hazırlanmasının önemine de dikkat çekildi.

Birgün'den Buse İlkin Yerli'nin haberine göre, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, ‘Fay üzerinde yaşayan kentlerimiz: Manisa Raporu’nu’ yayımladı. Kentten diri fay geçtiği vurgulanan raporda, 6.5 ve üzeri bir olası bir depremde Manisa’nın büyük hasar alacağı ifade edildi.

2020 yılında meydana gelen depremlerin hatırlatıldığı raporda, “168 vatandaşımız yaşamın yitirmiş, 3 bine yakın vatandaşımız yaralanmış, 80 bine yakın konut, işyeri vb. bağımsız bina bölümü yıkılmış veya hasar görmüş, 20 milyar Türk lirasına yakın maddi kayıp oluşmuştur” ifadelerine yer verildi.

ALÜVYON ZEMİN

Manisa’nın alüvyon bir zemin üzerinde olduğuna dikkat çekilen raporda, “Deprem dalgaları bu tür zeminler tarafından büyütülerek binalara iletiliyorlar. Zemin büyütmesi olarak tanımlanan bu durum bir deprem olduğu takdirde Manisa'nın kaya üzerinde yer alan illerden daha şiddetli olarak sarsılacağı, bunun sonucunda da hasar oranının fazla olacağı anlamına geliyor” denildi.

42 MAHALLE FAY ÜZERİNDE

“Manisa kent merkezi dahil Manisa Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde yer alan Soma, Sarıgöl, Salihli, Kırkağaç, Alaşehir, Ahmetli ilçeleri ile 42 mahallesi doğrudan diri fay hatları veya zonları üzerine oturmaktadır” denilen raporda ‘Fay Yasası’nın acilen TBMM’de görüşülmesi gerektiği bildirildi.

Raporda Manisa için acilen harekete geçilmesi gerektiğini ve Jeoloji Mühendisleri Odası’nın bu konuda destek vereceği kaydedilen raporda olası bir depremde en az zararla atlatabilmesi için yapılması gerekenler şu şekilde sıralandı:

♦ Mikrobölgeleme çalışmalarının yapılması

♦ Diri faylarının yerinin ve özelliklerinin farklı disiplinlerden veri girişi ile jeoloji mühendisliği araştırmaları temelinde yapılacak paleosismolojik araştırmalarla net olarak belirlenmesi

♦ Yukarıdaki çalışma sonuçlarından elde edilecek bilgiler ve diğer disiplinlerden (inşaat, mimarlık, şehir plancıları vd) edinilecek bilgiler ve diğer afet olasılıkları ışığında deprem master planlarının hazırlanması

♦ Deprem master planı dikkate alınarak kentin gelişim ve yerleşim stratejilerinin belirlenmesi gerekmekte olup bu çerçevede aktif fay hatlarının çevre düzeni haritalarına işlenmesi ve aktif fay zonlarının sakınım bantı içinde kalan alanların 1. derece doğal eşik değerler arasına alınması

♦ Nazım ve uygulama imar planlarının çevre düzeni planlarında yapılan bu değişikliklerden sonra gözden geçirilerek, aktif fay hatlarının sakınım batlarının imar planlarına işlenerek yenilenmesi gerektiği düşünülmektedir.