Salgında nakil umudu azaldı: 'Üniversite sınavına yüreğimiz ağzımızda götürdük'
11 yaşında böbrek yetmezliğiyle karşı karşıya kalan kızının yaşadığı zorlu süreçten sonra dernek kurmak için adım atan Gülay Özdemir yaşadıkları zorlukları anlattı.
Hayata yeniden tutunmak için organ nakli olmayı bekleyen binlerce kişi var.
Kan, Organ ve Doku Nakli Hizmetleri Daire Başkanlığı’nın verilerine göre 26 bin 667 hasta, organ nakli listesinde bulunuyor.
Birgün'den Dilara Şimşek'in haberine göre; Bunlardan 22 bin 888’i ise böbrek nakli için bekleyen hastalar. Geçen her gün bu hastalar için hayati öneme sahip.
11 yaşında böbrek yetmezliğiyle karşı karşıya kalan kızının yaşadığı zorlu süreçten sonra dernek kurmak için adım atan Gülay Özdemir, 2014 yılında İyilik İçimizde Derneği’ni kurdu. Organ bağışında farkındalık yaratmayı ve hastanelerde yatan çocuklara manevi destek vermeyi amaçladıklarını vurgulayan Özdemir, hastanelere kütüphaneler ile oyun alanları kurarak çalışmalara başladıklarını aktardı.
Özdemir, derneğin kuruluş hikâyesini şu sözlerle anlattı: “Kızım Almina’ya 11 yaşında böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. Bir sene sonra babasından nakil oldu, 6 sene sonra ret yaşadı. Üniversite sınavına girmesine 10 gün kala ağır bir travma yaşadı. 5 gün ölümle pençeleşti. Üniversite sınavına yüreğimiz ağzımızda götürdük. Diyalizi devam ediyor, haftanın 3 günü diyaliz alıyor. Diyaliz hastası olduğu için tedavi süreci boyunca hastanelerde çok uzun süre yattık. Hekimlerimiz çocuklara çok güzel destek veriyor ama çocuklarımızın orada psikolojik olarak desteğe ihtiyacı oluyor. Ağır stres ve tedavi altında küçük bir odada televizyon izlemek dışında başka bir şey yapamıyorsunuz. Bu eksikliği gördüğüm için derneği kurduk. Hem organ bağışını anlatalım hem de çocukların hastanede yattıkları zaman bir alanları olsun, oyuncakları kütüphaneleri olsun dedik.”
Sisteme güvensizlik bağışı azaltıyor
Birçok hastanede çocuklar için yaşam alanı yarattıklarını dile getiren Özdemir, organ bağışı için farkındalık yaratmak istediklerini kaydederek, “Kişi organ bağışı yapmak istese bile aile onayı olmadan bağış kabul edilmiyor. Çünkü aileler çok tereddüt yaşıyor ve organ bağışını konuşmaktan korkuyorlar. Araştırmalarımız gösteriyor ki organ bağışı yapılmamasının nedenleri arasında sisteme güvenmemek, organ mafyası korkusu, dinsel boyutu var” diye konuştu.
Özdemir, Covid-19 nedeniyle organ bağışlarında ciddi düşüş yaşandığını ifade etti: “Hem Covid hem de organ bağışının konuşulmaması bu düşüşe sebep. Sağlık Bakanlığı ile görüşmelerimiz neticesinde ülkede ve dünyada organ bağışı farklılıkları, eksiklik nedir bunu araştırıp sunacağız. Dünya standartlarına ulaşmak istiyoruz. İnsanlar bilgilendirilmeli. Birçok ülkede 18 yaşını geçmiş kişi özgür iradesiyle organ bağışı yaptıysa ailenin onayına gerek yok. Hastanelerde insanlar yaşama tutunmak için uzun yıllar bekliyor. Birçok hayat organ bağışıyla kurtulacak.”
