Zaman gazetesi yazarlarının davası yeniden görülecek
Kapatılan Zaman gazetesinin 11 yazar ve çalışanı hakkında açılan davada, Yargıtay’ın verdiği bozma kararları üzerine, dört sanık hakkındaki yeniden yargılama süreci yarın başlayacak.
Kapatılan Zaman gazetesinin 11 yazar ve çalışanı hakkında açılan davada, Yargıtay’ın verdiği bozma kararları üzerine, dört sanık hakkındaki yeniden yargılama süreci yarın başlayacak.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay’ın haklarındaki kararı bozduğu ve farklı suçtan cezalandırılmalarını istediği Ali Bulaç ve Mümtaz’er Türköne için yeniden karar verecek. Mahkeme, Yargıtay’ın durumunun yeniden değerlendirilmesini istediği Mehmet Özdemir ile AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararına rağmen hakkında ceza verilmesini hukuka aykırı bulduğu Şahin Alpay için de yeni hüküm kuracak.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 11 sanıklı davada, bazı sanıklara verilen cezaları yerinde bulup onamış, bazı sanıklar hakkındaki cezaları ise bozmuştu.
Daire, kararında, 11 sanık hakkında “anayasal düzeni değiştirmeye kalkıştıklarına yönelik delil olmadığını” vurgulayarak, sanıklara bu suçtan ceza verilmemesi kararını yerinde buldu.
Yargıtay, sanıklardan Ahmet Turan Alkan, Mustafa Ünal ve İbrahim Karayeğen'e örgüt üyeliği suçundan verilen cezaları onadı. Sanıklar Orhan Kemal Cengiz, Lalezer Sarıibrahimoğlu, İhsan Dağı, Nuriye Ural'a örgüt üyeliği suçundan beraat verilmesini de yerinde buldu.
Üyelik değil yardım
Kararda, Ali Bulaç ve Mümtaz'er Türköne'ye örgüt üyeliği suçundan verilen ceza konusunda ise "yanılgıya düşüldüğü" yorumu yapıldı ve bozma kararı verildi. Kararda, Türköne ve Bulaç'ın gazetecilik faaliyeti kapsamında gerçekleştirdikleri makale ve konuşmalarının eleştiri içeren muhtevasından ayrı olarak örgütün sözde meşruiyetini korumak amacına hizmet eder mahiyetteki gazetecilik faaliyeti olarak kabulü mümkün olmayan eylemlerinin "Örgütün yapısına dahil olmamakla birlikte terör örgütüne yardım etmek suçunu oluşturacağı" gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek örgüt üyeliği suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi yasaya aykırıdır" denildi.
Bulaç ve Türköne'nin yeniden yargılanarak, bu suçtan cezalandırılmaları istenildi.
Alpay için de bozma
Kararda, beraatine karar verilen sanıklardan Mehmet Özdemir'in hukuki durumunun, mahrem imamlarla ilişkilerinin, hakkında beyan yahut ifade bulunup bulunmadığının araştırılmadan karar verildiği belirtilerek, hukuki durumunun yeniden tayin edilmesi gerektiği de belirtildi.
Kararda, örgüt üyeliği suçundan cezalandırılan Şahin Alpay ile ilgili lehinde verilen Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararları anımsatıldı. Alpay'ın eylemlerinin örgüte üye olmaksızın yardım suçunu oluşturacağı gözetilmeden AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarındaki tespit ve değerlendirme ve çekinceler tartışılarak bertaraf edilmeden, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile örgüt üyeliğinden hüküm kurulmasının da hatalı olduğu belirtildi.
Kararda, bu konuda şu yorum yapıldı:
“Anayasada öngörülen güvenceler dikkate alınarak bireysel başvuru kapsamındaki temel hak ve özgürlüklerin ihlal edilip edilmediğine ilişkin herhangi bir inceleme 'yerindelik denetimi' olarak nitelendirilemez. Aksinin kabulü durumunda Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuruları karara bağlama yetki ve görevinin işlevsiz hale geleceği, bunun da bireysel başvurunun etkili bir hak arama yolu olarak öngörülmüş olması amacıyla bağdaşmayacağı açıktır. Kural olarak, yargılama ve olağan yasa yolları süreci tamamlanmadan yapılan bireysel başvuru incelemelerinde AYM'nin delil değerlendirmesinin hak ihlali bağlamında da olsa asıl yargılama mercileri ile bir yetki çatışması sonucu doğuracağı açıktır. Ne var ki yargılamanın devamı sırasında ihlal neticesini doğuracak tespitlerin yargılama mercilerince göz ardı edilmesi düşünülemez. Aslolanın haksız, ölçüsüz bir müdahaleye maruz bırakılan temel hakkın bir an önce teslimi olduğuna göre, sair çatışma ve tartışmaların bu değerin önüne geçmesine hukuk düzeninin tekliği ilkesi de müsaade etmez."