Türkiye'de yaşayan Ermeni vatandaşlar, en çok nefret söyleminden şikayetçi
TBMM İnsan Hakları Komisyonu, Azerbaycan ile Ermenistan arasında Dağlık Karabağ bölgesi nedeniyle yaşanan çatışmaların ardından iki ülke vatandaşları arasında yaşanan sorunlar ve bunun Türkiye’ye yansıması araştırması ardından rapor oluşturuldu.
TBMM İnsan Hakları Komisyonu, Azerbaycan ile Ermenistan arasında Dağlık Karabağ bölgesi nedeniyle yaşanan çatışmaların ardından iki ülke vatandaşları arasında yaşanan sorunlar ve bunun Türkiye’ye yansıması araştırması ardından rapor oluşturuldu. Rapora göre, Ermeniler, en çok nefret söylemine maruz kalmaktan şikâyetçi.
AKP’li Komisyon Başkanı Hakan Çavuşoğlu, Ermeni nüfusun Türkiye’de çektikleri sıkıntıları not ettiklerini belirtti ve bu kapsamda Ermeni din insanları, STK’ler ve basın kuruluşları ile görüştüklerini ifade etti.
BirGün'den Hüseyin Şimşek'in haberine göre, Ermeni nüfusun Türkiye’de çok sayıda konudan şikâyetçi olduklarını ve bunu gerekli kurum ve kuruluşlara iletmek için girişimde bulunacaklarını ifade eden AKP’li Çavuşoğlu, Meclis’in "Ermeni Vatandaşların Sorunları" raporundan şunları aktardı: “Özellikle nefret söyleminin altını çizdiler. Nefret söyleminin de daha çok dijital medyada olduğunu ve kendilerini buranın çok fazlasıyla rahatsız ettiğini ifade ettiler. Medya kuruluşu olan Agos’u ve Luys’u ziyaretimiz esnasında da kimi destek talepleri gündeme geldi, yanı sıra onlar da yine nefret söylemi içeren ifadelerle ilgili olarak özellikle dijital mecrada bunu çok sık yaşadıklarını ifade ettiler. Ermeni vatandaşlarımızın kamuda çalışmaları konusunda kendilerinin yeterince değerlendirilmediği gibi bir düşünceleri var. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın vermiş olduğu cevapta kamuya alımlarda esas kriterin Türk vatandaşı olma şartı olduğu, bunun dışında herhangi bir kriter öngörülmediği ifade edildi.”
RTÜK: Böyle bir ayrımcılık yok
Ermenilerin nefret söylemine görsel basında da rastladıklarını ifade etmelerine karşın, rapor için bir görüş hazırlayan RTÜK, bunu inkâr etti. RTÜK tarafından gönderilen görüşte, “Böyle bir ayrımcılığa dair, nefret suçuna dair bulgu yok” denildi. RTÜK’ün bu yanıtına HDP’li Gülüstan Kılıç Koçyiğit tepki gösterdi “Oysa biz de televizyon izliyoruz. Aynı yayınları izliyoruz muhtemelen, kendimiz de maruz kalıyoruz ama başka kesimlere dönüp bu ayrımcı ve nefret dilini öne çıkaran yayınlar olduğunu da bire bir gözlemleyebiliyoruz” dedi.